İçinde ül olan 8 harfli 172 kelime var. İçerisinde ÜL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ül olan kelimeler listesine ya da Sonu ül ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇÖPÇÜLÜK
-
-
[isim]
Çöpçünün yaptığı iş
-
[isim]
Çöpçünün yaptığı iş
- GÜLÜNÇLÜ
-
-
[sıfat]
Güldürücü, eğlendirici özellikleri bulunan (oyun, hikâye, söz)
-
[sıfat]
Güldürücü, eğlendirici özellikleri bulunan (oyun, hikâye, söz)
- BÜZÜLMEK
-
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak
- "Sağ gözünün kuyruğu çiçek bozuğundan hafifçe büzülmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Ankara'ya kadar bir köşeye büzülüp kaldım." (Aka Gündüz)
-
[-e]
Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara sinmek, bir kenara çekilmek
- "Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzülmüştük." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak
- TENEZZÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kendi durumundan daha aşağıdaki bir işi, bir durumu kabul etme
- "... onlara eliniz eteğiniz sürünmez, tenezzül edip başınızı çevirmeyebilirsiniz." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Kendi durumundan daha aşağıdaki bir işi, bir durumu kabul etme
- ÖNCÜLLER
-
-
[isim]
Bir tasımda yargıya ulaştıran ilk iki önerme
-
[isim]
Bir tasımda yargıya ulaştıran ilk iki önerme
- TÖZCÜLÜK
-
-
[isim]
Bir veya birçok tözün varlığını öne süren öğretilerin genel adı
-
[isim]
Bir veya birçok tözün varlığını öne süren öğretilerin genel adı
- KÜLLİYEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bütünüyle, tamamıyla, tamamen
-
[zarf]
Bütünüyle, tamamıyla, tamamen
- MÜŞKÜLAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güçlük, güçlükler, zorluklar
- "Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Güçlük, güçlükler, zorluklar
- BRÜLÖRLÜ
- ...
- KÜLAHSIZ
-
-
[sıfat]
Külahı olmayan
-
[sıfat]
Külahı olmayan
- DÖKÜLGEN
-
-
[isim]
Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde daha çok şıralık olarak üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli bir tür üzüm
-
[isim]
Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde daha çok şıralık olarak üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli bir tür üzüm
- ÜZÜNTÜLÜ
-
-
[sıfat]
Üzüntüsü olan, acılı, müteessir
- "Ara sıra, saate üzüntülü bir göz atıyordu." (Peyami Safa)
-
Üzüntü veren
- "Onu güldüren ve bizi ağlatan bu uzun ve üzüntülü oyun feleğin sabrını tüketti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[zarf]
Üzüntülü bir biçimde, üzüntülü olarak
-
[sıfat]
Üzüntüsü olan, acılı, müteessir
- GÜLABDAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gül suyu serpmek için kullanılan, ağzı emzikli, armut biçiminde küçük kap
-
[isim]
Gül suyu serpmek için kullanılan, ağzı emzikli, armut biçiminde küçük kap
- GÜLDESTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Seçki
-
[isim]
Seçki
- GÖNÜLSÜZ
-
-
[sıfat]
Gönlü olmadan, isteksiz yapılan
-
[zarf]
Gönlü olmadan, istemeyerek
-
[sıfat]
Gönlü olmadan, isteksiz yapılan
- SÖVÜLMEK
-
-
[-e]
Sövme işine konu olmak
-
[-e]
Sövme işine konu olmak
- BÜKÜLMEK
-
-
[nsz]
Bükme işine konu olmak, katlanmak
- "Yerde kenarı bükülmüş bir seccade vardı." (Falih Rıfkı Atay)
-
İplik eğrilmek
-
Eğilmek
-
Yönelmek
-
[nsz]
Bükme işine konu olmak, katlanmak
- KÜLLİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yazarın bütün eserlerini içeren dizi
- "Başlıca şair ve nasirleri tamamıyla öğrenmek için külliyat okumak merakına düştüm." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Bir yazarın bütün eserlerini içeren dizi
- GÜLLENME
- ...
- GLOBÜLİN
- ...