İçinde ül olan 8 harfli 172 kelime var. İçerisinde ÜL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ül olan kelimeler listesine ya da Sonu ül ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇÖPÇÜLÜK

  1. [isim] Çöpçünün yaptığı iş

GÜLÜNÇLÜ

  1. [sıfat] Güldürücü, eğlendirici özellikleri bulunan (oyun, hikâye, söz)

BÜZÜLMEK

  1. [nsz] Büzme işi yapılmak
    • "Sağ gözünün kuyruğu çiçek bozuğundan hafifçe büzülmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Ankara'ya kadar bir köşeye büzülüp kaldım." (Aka Gündüz)
  2. [-e] Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara sinmek, bir kenara çekilmek
    • "Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzülmüştük." (Falih Rıfkı Atay)

TENEZZÜL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kendi durumundan daha aşağıdaki bir işi, bir durumu kabul etme
    • "... onlara eliniz eteğiniz sürünmez, tenezzül edip başınızı çevirmeyebilirsiniz." (Refik Halit Karay)

ÖNCÜLLER

  1. [isim] Bir tasımda yargıya ulaştıran ilk iki önerme

TÖZCÜLÜK

  1. [isim] Bir veya birçok tözün varlığını öne süren öğretilerin genel adı

KÜLLİYEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Bütünüyle, tamamıyla, tamamen

MÜŞKÜLAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güçlük, güçlükler, zorluklar
    • "Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

BRÜLÖRLÜ
...
KÜLAHSIZ

  1. [sıfat] Külahı olmayan

DÖKÜLGEN

  1. [isim] Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde daha çok şıralık olarak üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli bir tür üzüm

ÜZÜNTÜLÜ

  1. [sıfat] Üzüntüsü olan, acılı, müteessir
    • "Ara sıra, saate üzüntülü bir göz atıyordu." (Peyami Safa)
  2. Üzüntü veren
    • "Onu güldüren ve bizi ağlatan bu uzun ve üzüntülü oyun feleğin sabrını tüketti." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. [zarf] Üzüntülü bir biçimde, üzüntülü olarak

GÜLABDAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gül suyu serpmek için kullanılan, ağzı emzikli, armut biçiminde küçük kap

GÜLDESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Seçki

GÖNÜLSÜZ

  1. [sıfat] Gönlü olmadan, isteksiz yapılan
  2. [zarf] Gönlü olmadan, istemeyerek

SÖVÜLMEK

  1. [-e] Sövme işine konu olmak

BÜKÜLMEK

  1. [nsz] Bükme işine konu olmak, katlanmak
    • "Yerde kenarı bükülmüş bir seccade vardı." (Falih Rıfkı Atay)
  2. İplik eğrilmek
  3. Eğilmek
  4. Yönelmek

KÜLLİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yazarın bütün eserlerini içeren dizi
    • "Başlıca şair ve nasirleri tamamıyla öğrenmek için külliyat okumak merakına düştüm." (Yahya Kemal Beyatlı)

GÜLLENME
...
GLOBÜLİN
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü