İçinde ü olan 4 harfli 152 kelime var. İçerisinde Ü harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ü harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ü harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KÜRT
- ...
- SÜİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Aynı tonda yazılmış şarkı biçimindeki dans müziği
-
Otellerde değişik amaçlar için kullanılmak üzere donatılmış ve birden çok odaya sahip olan özel bölüm
-
[isim]
Aynı tonda yazılmış şarkı biçimindeki dans müziği
- GÜCE
- ...
- ÖVÜŞ
-
-
[isim]
Övme işi veya biçimi
-
[isim]
Övme işi veya biçimi
- NÜKS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir durumun veya olayın yeniden ortaya çıkması
- "Hastalığı üç senede bir nüks eder." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir durumun veya olayın yeniden ortaya çıkması
- ÜŞME
-
-
[isim]
Üşmek işi veya durumu
-
[isim]
Üşmek işi veya durumu
- MÜGE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnci çiçeği
-
[isim]
İnci çiçeği
- BÜYÜ
-
-
[isim]
Tabiat kanunlarına aykırı sonuçlar elde etmek iddiasında olanların başvurdukları gizli işlem ve davranışlara verilen genel ad, afsun, sihir, füsun, bağı
- "Akkız Ana, Hasan'a gönül vermenin bir büyü olduğunu, ne kadar anlatmışsa da kâr etmemiş." (Halide Edip Adıvar)
- "Öldük, ölümden bir şeyler umarak / Bir büyük boşlukta bozuldu büyü." (Cahit Sıtkı Tarancı)
- "Durup durup başıma gelenlerin büyüsüne kapılıyordum." (Orhan Pamuk)
- "Şayeste'nin reise büyü yaptığına ve adamı başka kadınlara karşı efsunla bağladığına kanaat getirmişti." (Haldun Taner)
-
Karşı durulamaz güçlü etki
- "Ondan tüten görünmez bir büyünün içinde titriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Tabiat kanunlarına aykırı sonuçlar elde etmek iddiasında olanların başvurdukları gizli işlem ve davranışlara verilen genel ad, afsun, sihir, füsun, bağı
- ÖLÜŞ
-
-
[isim]
Ölme işi veya biçimi
-
[isim]
Ölme işi veya biçimi
- KLÜZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanyon
-
[isim]
Kanyon
- ÜZÜM
-
-
[isim]
Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi
-
[isim]
Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi
- BÜST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Vücudun, omuzlarla birlikte göğüsten yukarı bölümü
- "Vücudundaki oransızlık, nereden geliyor; büstü, bacaklarından daha mı uzun?" (Atilla İlhan)
-
Heykelcilikte başı, göğsü, bazen de omuzları içine alan sanat ürünü
- "Atatürk büstü."
-
[isim]
Vücudun, omuzlarla birlikte göğüsten yukarı bölümü
- ÜLÜŞ
-
-
[isim]
Kesilen hayvanın etinden alınan pay
-
[isim]
Kesilen hayvanın etinden alınan pay
- ÜMİT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Umma, beklenti, umut
- "Büyük bir ümit, sevinç ve heyecan içinde şu mektubu yazdım." (Aka Gündüz)
- "Hem ne güzeldi sesindeki yankı / Ben oraya ümitlerimi bağladımdı." (Behçet Necatigil)
- "... ve Cemil'in bu sözleri kalplerde hiç olmazsa yarın için biraz ümit bırakıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Geceyi oldukça rahat geçireceğinizi ümit ederim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Umma, beklenti, umut
- ÜÇER
-
-
[sıfat]
Üç sayısının üleştirme biçimi, her birine üç, her defasında üçü bir arada olan
-
[sıfat]
Üç sayısının üleştirme biçimi, her birine üç, her defasında üçü bir arada olan
- MÜLK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ev, dükkân, arazi vb. taşınmaz mal
-
Vakıf olmayıp doğrudan doğruya birinin malı olan yer veya yapı
-
Devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, ülke
- "Adalet mülkün temelidir."
-
[isim]
Ev, dükkân, arazi vb. taşınmaz mal
- GÜRZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Silah olarak kullanılan ağır topuz
-
[isim]
Silah olarak kullanılan ağır topuz
- ÖTÜM
- ...
- ÜMÜK
-
-
[isim]
Boğaz
-
Gırtlak
-
[isim]
Boğaz
- ÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar
- "Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, vokal, sesli, sesli harf: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
-
[sıfat]
Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar