İçinde öz olan 6 harfli 39 kelime var. İçerisinde ÖZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında öz olan kelimeler listesine ya da Sonu öz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖZELİ
-
-
[sıfat]
Gözesi olan
-
[sıfat]
Gözesi olan
- ÖZÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı
-
[sıfat]
Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı
- ÖZCESİ
-
-
[zarf]
Özet olarak, kısacası, sözün özü, sözün kısası
-
[zarf]
Özet olarak, kısacası, sözün özü, sözün kısası
- SÖZLÜK
-
-
[isim]
Bir dilin bütün veya belli bir çağda kullanılmış kelime ve deyimlerini alfabe sırasına göre alarak tanımlarını yapan, açıklayan, başka dillerdeki karşılıklarını veren eser, lügat
- "Türkçe Sözlük. Tarama Sözlüğü. Fransızca-Türkçe Sözlük. Türkçeden Almancaya Sözlük."
-
[isim]
Bir dilin bütün veya belli bir çağda kullanılmış kelime ve deyimlerini alfabe sırasına göre alarak tanımlarını yapan, açıklayan, başka dillerdeki karşılıklarını veren eser, lügat
- ÖZELGE
- ...
- GÖZEVİ
-
-
[isim]
Göz yuvası
- "Şimdi yeşil mavi gözleri daha keskin, gözevleri daha çöküktü." (Selim İleri)
-
[isim]
Göz yuvası
- ŞANTÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kadın şarkıcı
-
[isim]
Kadın şarkıcı
- ÖZEMEK
-
-
[-i]
Yoğurt, pekmez vb. koyu şeyleri suyla inceltmek, sulandırmak
-
[-i]
Yoğurt, pekmez vb. koyu şeyleri suyla inceltmek, sulandırmak
- ÖZENİŞ
-
-
[isim]
Özenme işi veya biçimi
-
[isim]
Özenme işi veya biçimi
- DANSÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın
- CAMGÖZ
-
-
[isim]
Deniz kıyısına yakın yaşayan, boyu 1,5 m kadar olan, eti lezzetli bir tür köpek balığı (Galeius canis)
-
[isim]
Deniz kıyısına yakın yaşayan, boyu 1,5 m kadar olan, eti lezzetli bir tür köpek balığı (Galeius canis)
- ÖZVERİ
-
-
[isim]
Bir amaç uğruna veya gerçekleştirilmesi istenen herhangi bir şey için kendi çıkarlarından vazgeçme, fedakârlık
- "Özveri, kadında ille çocuk doğurmakla da başlamaz." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir amaç uğruna veya gerçekleştirilmesi istenen herhangi bir şey için kendi çıkarlarından vazgeçme, fedakârlık
- GÖZSÜZ
-
-
[sıfat]
Gözü olmayan
- "Gözsüz masa."
-
Görme engelli
-
[sıfat]
Gözü olmayan
- ÖZGECİ
-
-
[sıfat]
Kişisel yarar gözetmeksizin başkasına yararlı olmaya çalışan (kimse), diğerkâm
-
[sıfat]
Kişisel yarar gözetmeksizin başkasına yararlı olmaya çalışan (kimse), diğerkâm
- CİNGÖZ
-
-
[sıfat]
Açıkgöz
-
[sıfat]
Açıkgöz
- ÖZENLİ
-
-
[sıfat]
Özen gösterilerek yapılan (iş), itinalı
-
Özenle çalışan (kimse)
-
[sıfat]
Özen gösterilerek yapılan (iş), itinalı
- SUFLÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan kadın
-
[isim]
Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan kadın
- GÖZLÜK
-
-
[isim]
Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç
- "Doktor, elinden gazetesini bıraktı, gözlüğünü düzeltti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Atların çevreden ürkmemeleri için gözlerinin iki yanına takılan siper
- "Hakem, gözlük tak!"
-
Gözene
-
[isim]
Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç
- ÖZLEME
-
-
[isim]
Özlemek işi, iştiyak
-
[isim]
Özlemek işi, iştiyak
- VANDÖZ
- ...