İçinde öy olan 8 harfli 25 kelime var. İçerisinde ÖY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında öy olan kelimeler listesine ya da Sonu öy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HÖYKÜRME

  1. [isim] Tarikattaki kimselerin dua ederken kendilerinden geçerek hep bir ağızdan yüksek sesle bağrışmaları

SÖYLENİŞ

  1. [isim] Söyleyiş, telaffuz

SÖYLETME

  1. [isim] Söyletmek işi

GÖYNÜCEK
...
KÖYCÜLÜK

  1. [isim] Köy sorunları ile ilgilenme anlayışı veya köyü kalkındırma çalışması
    • "Köycülük kollarında gecemi gündüzüme kattım." (Yusuf Ziya Ortaç)

SÖYLENTİ

  1. [isim] Ağızdan ağıza dolaşan, kesinlik kazanmayan haber, rivayet, şayia
    • "Önce kulaktan kulağa fısıldanan bu söylentilerin meclis kürsülerinde açıkça ifade edildiği oluyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÖYKÜNMEK

  1. [-e] Birinin yaptığı gibi yapmak, birine veya bir şeye benzemeye çalışmak, taklit etmek
    • "Ölçümüz ve ölçütümüz, varsa yoksa Batı. Batı'ya öykünüyoruz." (Tarık Dursun K)

SARAYKÖY
...
TEKKEKÖY
...
ÖYKÜLEME

  1. [isim] Tahkiye

GÖYNÜMEK

  1. [nsz] Dertlenmek, üzülmek, içlenmek
  2. Ham meyve olgunlaşmak

KÖPRÜKÖY
...
ÇEKMEKÖY
...
SÖYLEYİŞ

  1. [isim] Bir kelimenin ses, hece, ton ve vurgu bakımından söylenme biçimi, söyleniş, sesletim, telaffuz

SÖYLEVCİ

  1. [isim] Coşkulu ve güzel konuşan, hitabede bulunan kimse
    • "İttihat ve Terakki'nin en iyi söylevcisi odur." (Salâh Birsel)

ÖYLESİNE

  1. [zarf] Aşırı bir biçimde, fazla, o kadar çok
    • "Göz öylesine alışır ki yeni yapılara, insan ne kadar kendini zorlasa o boş arsanın nasıl olduğunu gözünün önüne getiremez." (Necati Cumalı)

SÖYLEMEK

  1. [-i] Düşündüğünü veya bildiğini sözle anlatmak
    • "Bu konak için de yine senelerden beri aynı şeyi söylerim." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Bir vakitler aralarında su sızmayan hatun kişiler şimdi birbirlerini çekemiyorlar, birbirlerinin arkasından söylemediklerini bırakmıyorlardı." (Haldun Taner)
  2. Bir düşünceyi ileri sürmek, ortaya atmak
    • "Hececiler kendilerinden sonra yeni bir edebî neslin yetişmediğini söylüyorlar." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Yapılmasını istemek
    • "Biraz sonra nazırın yine beni istediğini söylediler." (Falih Rıfkı Atay)
  4. [nsz] Türkü, şarkı vb. okumak
    • "Kanto söyler gibi hareketler ve taklitlerle söylediği şarkılar pek eğlenceli şeylerdi." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [nsz] Yazmak, düzmek
    • "Şiir söylemek."
  6. [-e] Haber vermek
    • "Benim burada nasıl yaşadığımı görenler gidip babama da söylerler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  7. [-i] Önceden bildirmek, tahmin etmek
    • "Bir değil iki tane olduğunu size söylemiştim." (Refik Halit Karay)
  8. [nsz] Herhangi bir şeyi bildirmek, anlatmak, demek istemek, hatırlatmak
    • "Ne söyler bu türküler / Ay karanlık gecelerde yüzen gemiler." (Necati Cumalı)

SÖYLENCE

  1. [isim] Efsane

KÖYCEĞİZ
...
KÖYLÜLÜK

  1. [isim] Köylü olma durumu
  2. Köylülere özgü davranış

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü