İçinde örne olan 14 kelime var. İçerisinde ÖRNE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında örne olan kelimeler listesine ya da Sonu örne ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLEYEBİLMEK

14 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLENDİRMEK, ÖRNEKLEYEBİLME

13 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLENDİRME

11 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLENMEK

10 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLEMEK, ÖRNEKLENME, ÖRNEKSEMEK

9 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLEME, ÖRNEKSEME

8 Harfli Kelimeler

ÖRNEKLEM, ÖRNEKLİK

7 Harfli Kelimeler

ÖRNEĞİN

5 Harfli Kelimeler

ÖRNEK


Kelime bulma makinesi

E N R Ö Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

ÖREN

3 Harfli Kelimeler

REN

2 Harfli Kelimeler

EN, ER, NE, ÖN, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÖRNEKLEYEBİLMEK
...
ÖRNEKLEYEBİLME
...
ÖRNEKLENDİRMEK

  1. [-i] Örneklerle göstermek, örneklerle açıklamak

ÖRNEKLENDİRME

  1. [isim] Örneklendirmek işi veya durumu

ÖRNEKLENMEK

  1. [nsz] Örnek verilmek

ÖRNEKSEMEK

  1. [-i] Örnek olarak almak

ÖRNEKLEMEK

  1. [-i] Örnek vermek

ÖRNEKLENME

  1. [isim] Örneklenmek işi veya durumu

ÖRNEKSEME

  1. [isim] Örneksemek işi
  2. Bir kelime örnek tutularak başka kelimelerin yaratılması, kıyas, analoji
    • ""Örnekseme" sözü "mühimseme", "önemseme" sözleri örnek tutularak yapılmıştı."

ÖRNEKLEME

  1. [isim] Örneklemek işi veya durumu

ÖRNEKLİK

  1. [sıfat] Örnek olarak ayrılmış bulunan, numunelik
    • "Dolap arkalarındaki örneklik bulgur kâğıtlarının arasında fareler yavrulamıştı." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Bu eşya yalnız Balkanlara değil, Avrupa tezgâhlarına dahi örneklik etti." (Falih Rıfkı Atay)

ÖRNEKLEM

  1. [isim] Bir araştırmada bütünü anlamak için bütünden seçilen araştırma tekniklerinin uygulanacağı grup

ÖRNEĞİN

  1. [edat] Söz gelişi

ÖRNEK

  1. [isim] Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model
    • "Cemal Paşa ecnebi mütehassısların yardımı ile örnek çiftlikler de yapmıştır." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Atatürk sarı bıyıklarını kestiğinden bu yana devlet adamlarının çoğu onu örnek aldılar." (Haldun Taner)
    • "Ne örnek olmaya değerim ne de gülünç olmaktan zevk alırım." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Göstermelik
    • "Vali, burada yapılmış olan peynirlerden bir örnek görmek istedi." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bu çocuk babasını örnek alıyor."
  3. Bir şeyin benzeri, tıpkısı, misil
    • "Bu yapının bir örneği daha yoktur."
  4. Bir düşünceyi, kuralı, gözlemi veya savı desteklemek ve açıklamak amacıyla ileri sürülen söz, yapılan davranış, misal
  5. Durum ve niteliği benimsenmeye değer kimse veya şey
    • "Örnek aransa öyle sanıyorum ki bizimkinden âlâsı bulunmaz." (Haldun Taner)
  6. [sıfat] En iyi biçimde olan
    • "Bir dâhinin, olağanüstü bir adamın, örnek bir hoca olmamasını doğal karşılamalı." (Haldun Taner)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü