İçinde öl olan 4 harfli 12 kelime var. İçerisinde ÖL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında öl olan kelimeler listesine ya da Sonu öl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KÖLE
-
-
[isim]
Savaşta tutsak alınan, yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan veya başkasından satın alınan erkek, kul, esir, abd
-
Birinin emri altında bulunan, özgür olmayan kimse
- "Oğlum köleniz."
-
Herhangi bir şeye aşırı derecede bağlı olan kimse
- "İçkinin kölesi. Paranın kölesi."
-
[isim]
Savaşta tutsak alınan, yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan veya başkasından satın alınan erkek, kul, esir, abd
- RÖLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir cismin veya bir gücün biçimini değiştirmeye yarayan alet, değiştirgeç, konvertisör
-
[isim]
Bir cismin veya bir gücün biçimini değiştirmeye yarayan alet, değiştirgeç, konvertisör
- JÖLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Meyve suyunun şekerle kaynatılmasıyla istenilen yoğunlukta elde edilmiş şekerleme
-
Et suyunun soğuduktan sonra gevşek ve esnek bir kıvam almış durumu
- "Tavuk jölesi. Dana jölesi."
-
Saçın düzgün bir biçimde uzun süre kalmasını sağlayan yağlı, parlak ve yapışkan madde
-
[isim]
Meyve suyunun şekerle kaynatılmasıyla istenilen yoğunlukta elde edilmiş şekerleme
- BÖLÜ
-
-
[isim]
Bölme işlemini gösteren "/" veya ":" işaretlerinin okunuşu, taksim
- ""a/b" anlatımı, "a bölü b" diye okunur."
-
Bir bayağı kesrin gösterilişinde pay ile payda arasına konulan yatay çizginin okunuşu
- ""a/b" kesri "a bölü b" diye okunur."
-
[isim]
Bölme işlemini gösteren "/" veya ":" işaretlerinin okunuşu, taksim
- ÖLÇÜ
-
-
[isim]
Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan
- "Ateşli tartışmalara girdiği zaman bile ölçüyü kaçırmazdı." (Haldun Taner)
-
Bu değerlendirmede kullanılan birim, ölçme birimi
- "Ziyanımız, ölçülere sığmayacak kadar büyüktür." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Ölçme sonucu bulunan rakam
- "Odanın ölçüsü."
-
Belirlenmiş boyut
- "Elbise ölçüsü. Bel ölçüsü."
-
Ölçüt
-
Değer, itibar
- "Şimdiki ölçülere uymaz bir biçimi vardı." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Aşırı olmama, ılımlı, uygun olma durumu
- "Hiçbir şeyde ölçüyü aşmamalı."
-
Bir şiirdeki dizelerin hece ve durak bakımından denk oluşu, vezin
-
Bir ezginin eşit bölümlere ayrılışı
-
[isim]
Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan
- ÖLÜK
-
-
[sıfat]
Canlılığı azalmış, hâlsiz
-
[sıfat]
Canlılığı azalmış, hâlsiz
- GÖLE
- ...
- ÖLÜŞ
-
-
[isim]
Ölme işi veya biçimi
-
[isim]
Ölme işi veya biçimi
- ÖLME
-
-
[isim]
Ölmek işi, fevt, kabız, uful
- "O kafile her vatandaşın maddi ve manevi hak, selamet ve saadeti için ölmeye gidiyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Ölmek işi, fevt, kabız, uful
- ÖLET
-
-
[isim]
Öldürücü hastalık salgını, kıran
-
[isim]
Öldürücü hastalık salgını, kıran
- BÖLE
-
-
[isim]
Kuzen
-
Kuzin
-
[isim]
Kuzen
- ÖLÜM
-
-
[isim]
Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat
- "Çenesinde babamın ölüm günü gördüğüm asabi buruşmalar var." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Ölüm var dirim var, bu parayı alıp saklamalı."
- "Kim bilir hangi aşüftenin biri idi bu, ölümü göze alarak arkasından koştuğun mahluk?" (Refik Halit Karay)
- "Yüz yaşından daha çok insan ne kadar yaşar ki ölümün soluğunu ensemde duyuyorum." (Yahya Kemal)
-
Ölme biçimi
- "Yanarak ölümü, feciydi."
- "Ölüm Allahın emri, bu işi yapacağım."
-
İdam cezası
- "Ölüme mahkûm oldu."
-
[ünlem]
Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz
- "Zalimlere ölüm!"
-
Sona erme, yok olma, ortadan kalkma
- "Küçük sanayinin ölümü."
-
Çok büyük sıkıntı, üzüntü
- "Sürgün benim için ölüm gibi bir şey olmuştu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat