İçinde çı olan 5 harfli 48 kelime var. İçerisinde ÇI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çı olan kelimeler listesine ya da Sonu çı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAÇIK
-
-
[sıfat]
Bir yana kaçmış, kaymış
-
İlmeği kaçmış (çorap vb.)
-
[isim]
Çorabın ilmeği kaçmış yeri
-
Bazı davranışları dengesiz olan, zıvanasız
- "Bu köşkün perileri de kaçık galiba." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Bir yana kaçmış, kaymış
- SAÇIK
-
-
[sıfat]
Saçılmış, serpilmiş
-
[sıfat]
Saçılmış, serpilmiş
- ÇIRAK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Zanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse
- "Bu çocuğu sekiz yaşındayken, araba boyacısına çırak vermişler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Dükkânda ayak işlerine bakan kimse
- "Ekseriya bahçıvan, uşak, bakkal çırağı ile karşılaşırdım." (Refik Halit Karay)
-
Saray, daire vb. büyük yerlerde yıllarca hizmet ettikten sonra geçimi sağlanarak başka yerde yaşamasına izin verilen kimse
-
[isim]
Zanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse
- ÇIKIM
- ...
- ÇITAK
-
-
[sıfat]
Dağda yaşayan ve geçimini odun satarak sağlayan
-
Kaba, huysuz, kavgacı
-
[sıfat]
Dağda yaşayan ve geçimini odun satarak sağlayan
- LAFÇI
-
-
[sıfat]
Geveze
-
İyi, etkili konuşan
-
Söz götürüp getiren, dedikoducu
-
[sıfat]
Geveze
- MIHÇI
- ...
- PASÇI
- ...
- YATÇI
-
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşan kimse
-
Yat yapan veya satan kimse
-
Yat ile seyahat etmeyi seven kimse
- "Yatçı turistler..."
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşan kimse
- HAPÇI
-
-
Afyon vb. uyuşturuculara alışmış olan kimse
-
Afyon vb. uyuşturuculara alışmış olan kimse
- YAMÇI
-
-
[isim]
Bir yüzü uzun tüylü, kalın yünden dokunarak yapılmış yağmurluk
-
[isim]
Bir yüzü uzun tüylü, kalın yünden dokunarak yapılmış yağmurluk
- ÇIKIN
-
-
[isim]
Bir beze sarılarak düğümlenmiş küçük bohça, çıkı
- "Eteğinin altında çıkın çıkın altınları vardır." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir beze sarılarak düğümlenmiş küçük bohça, çıkı
- ÇIKAN
-
-
[isim]
Çıkarma işleminde bütünden alınan sayı
-
[isim]
Çıkarma işleminde bütünden alınan sayı
- ÇIVMA
-
-
[isim]
Çıvmak işi
-
[isim]
Çıvmak işi
- ARPÇI
-
-
[isim]
Arp çalan kimse
-
[isim]
Arp çalan kimse
- ÇIĞIR
-
-
[isim]
Çığın kar üzerinde açtığı iz
- "Hepsi birden Atatürk'ün açmakta olduğu bir çığırda çalışıyorlardı." (Azra Erhat)
-
Hayvanların gide gele açtıkları ince yol, keçi yolu, patika
-
İz
- "Sabanın sapına çalımlı çalımlı sarılarak kuvvetli demirin açtığı çığır üzerinde ağır adımlarla yürümekteydi." (Nabizade Nazım)
-
Büyük hattatların sanat yolu
- "Mustafa Rakım çığırı."
-
Yeni bir biçim, yöntem veya yol
- "Edebiyatımızda büyük bir çığırın ilk ve güçlü öncüsü olan bu hikâyeler..." (Haldun Taner)
-
[isim]
Çığın kar üzerinde açtığı iz
- ÇIKAR
-
-
[isim]
Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar
- "Kimse siyasi ve kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz." (Anayasa)
-
[isim]
Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar
- SAÇIŞ
-
-
[isim]
Saçma işi veya biçimi
-
[isim]
Saçma işi veya biçimi
- BAÇÇI
-
-
[isim]
Baç alan kimse
-
[isim]
Baç alan kimse
- BAŞÇI
-
-
[isim]
İşçi başı
-
Çiğ veya pişmiş koyun, kuzu, sığır başı satan kimse
-
[isim]
İşçi başı