İçinde çağ olan 8 harfli 14 kelime var. İçerisinde ÇAĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çağ olan kelimeler listesine ya da Sonu çağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A Ç Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ÇAĞ

2 Harfli Kelimeler

AÇ, AĞ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇAĞRIŞMA

  1. [isim] Çağrışmak işi
    • "Sağdan soldan bağrışmalar, çağrışmalar, üstüne saldırır gibi davranışlar..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÇAĞLAYAN

  1. [isim] Küçük bir akarsuyun, çok yüksek olmayan bir yerden dökülüp aktığı yer, küçük şelale, çağlar
    • "Yüksekten karşıda çağlayanın şırıltısı duyuluyordu." (Ömer Seyfettin)

ÇAĞRILIŞ

  1. [isim] Çağrılma işi veya biçimi

ÇAĞRILIK

  1. [isim] Davet için yazılan kâğıt, davetiye, okuntu

NAVÇAĞAN

  1. [isim] Çiçekleri katmerli ve mor renkte olan bir tatula türü (Datura)

ÇAĞRILMA

  1. [isim] Çağrılmak işi

ÇAĞLAYIK

  1. [isim] Yerden ses çıkararak, gürültüyle kaynayarak çıkan genellikle sıcak su, kaynak

ÇAĞIRTMA

  1. [isim] Çağırtmak işi

ÇAĞLAYIŞ

  1. [isim] Çağlama işi veya biçimi

ÇAĞRISIZ

  1. [sıfat] Çağrılmamış veya çağrılmayan (kimse)

YENİÇAĞA
...
ÇAĞRIŞIM

  1. [isim] Bir düşünce, görüntü vb.nin bir başkasını hatırlatması
    • "Goethe denince herkesin aklına gelen ilk çağrışım, dünyanın sayılı iki üç dâhi yazarından biri olduğudur." (Haldun Taner)
  2. Davranışlar, düşünceler ve kavramlar arasında yer ve zaman birliğinin etkisiyle kurulan bağlantılar sonucu, bilinç alanına bunlardan birisi girdiğinde ötekini de bilince çekmesi olayı, tedai
    • "Gününde dedikleriyle günümüzde olanlar arasında kolaylıkla çağrışımlar, karşılaştırmalar kurabiliriz." (Necati Cumalı)

ÇAĞIRMAK

  1. [-i] Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
    • "Beyaz gömlekli zurnacısını çağırarak sandalyeye çıkardı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [-i] Herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek
    • "O akşam Orhan'ı yemeğe çağırdı." (Tarık Buğra)
  3. [nsz] Binmek için bir araç istemek
    • "Bir taksi çağırdım." (Cahit Uçuk)
  4. [nsz] Yüksek sesle şarkı, türkü söylemek
    • "Türküler çağırarak tahta siliyor." (Yusuf Ziya Ortaç)

ÇAĞLAMAK

  1. [nsz] Su, köpürerek ve ses çıkararak coşkun bir biçimde akmak
    • "Bir gün nehirler gibi çağlayarak derinden." (Ömer Bedrettin Uşaklı)
  2. Coşmak
    • "Musiki, gönüllerin hüzünleriyle zevklerinin birleştiği sınırda çağlayan sesleridir." (Abdülhak Şinasi Hisar)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü