İçinde çat olan 8 harfli 15 kelime var. İçerisinde ÇAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çat olan kelimeler listesine ya da Sonu çat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ÇAT, TAÇ
2 Harfli Kelimeler
AÇ, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇATLAYIŞ
-
-
[isim]
Çatlatma işi veya biçimi
-
[isim]
Çatlatma işi veya biçimi
- ÇATKILIK
-
-
[isim]
Çift öküzlerini birbirlerine bağlayan çifte boyunduruklu ağaç
-
[isim]
Çift öküzlerini birbirlerine bağlayan çifte boyunduruklu ağaç
- ÇÖPÇATAN
-
-
[isim]
Evlenmelerde aracılık eden kimse
-
Kimin kiminle evleneceğini önceden kararlaştırıp gerçekleştirdiğine inanılan manevi güç
- "Çöpçatan böyle çatmış."
-
[isim]
Evlenmelerde aracılık eden kimse
- ÇATLATIŞ
-
-
[isim]
Çatlatma işi veya biçimi
-
[isim]
Çatlatma işi veya biçimi
- ÇATLATMA
-
-
[isim]
Çatlatmak işi
-
[isim]
Çatlatmak işi
- ÇATTIRMA
-
-
[isim]
Çattırmak işi
-
[isim]
Çattırmak işi
- ÇATILMAK
-
-
[nsz]
Çatma işine konu olmak
- "Hafifçe kaşları çatıldı fakat gene sakin bir sesle..." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Çatma işine konu olmak
- ÇATANACI
-
-
[isim]
Çatana işleten kimse
-
[isim]
Çatana işleten kimse
- ÇATIKLIK
-
-
[isim]
Çatık olma durumu
- "İki gözün arasında, burnun üstündeki çatıklık ödün vermezliğin işaretidir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Çatık olma durumu
- ÇATALLIK
-
-
[isim]
Çatal konulan yer
-
[isim]
Çatal konulan yer
- ÇATIŞMAK
-
-
[nsz]
Birbirine çatmak veya çatılmak
- "Ulu denizin üstünü çatışan, şimşeklenen kara bulutlar sardı." (Yahya Kemal)
-
Söz, iddia veya davranış birbirini tutmamak, birbirini çelmek, mütenakız olmak
-
Karşılıklı vuruşmak
-
Kavga etmek
-
Deve ve köpek çiftleşmek
-
[nsz]
Birbirine çatmak veya çatılmak
- ÇATALSIZ
-
-
[sıfat]
Çatalı olmayan
-
[sıfat]
Çatalı olmayan
- ÇATKISIZ
-
-
[sıfat]
Çatkısı olmayan
-
[sıfat]
Çatkısı olmayan
- ÇATLAMAK
-
-
[nsz]
Parçaları ayrılıp dağılmayacak biçimde yarılmak
- "Bardak çatladı."
-
Bir yüzeyde kırışıklar, çizgiler oluşmak
- "Meşin ciltlerin çoğu kıvrılmış, bir kısmı da arkalarından çatlamıştı." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Aşırı yemekten, içmekten, yorgunluktan, ağlamaktan ölecek duruma gelmek veya ölmek
-
[-den]
Sıkıntı, sevinç, yalnızlık, heyecan, sabırsızlık, kıskançlık vb. ruhsal durumları aşırı derecede duymak
- "Neredeyse sevincinden yüreği çat deyip ortasından çatlayacaktı." (Yahya Kemal)
-
[nsz]
Parçaları ayrılıp dağılmayacak biçimde yarılmak
- ÇATINMAK
-
-
[nsz]
Kaşlarını çatıp surat asmak
- "Bazen kız, çatınmakta inat ederse birden hatırına her müşkülü halledecek bir çare gelmişçesine..." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[nsz]
Kaşlarını çatıp surat asmak