İçinde çar olan 8 harfli 21 kelime var. İçerisinde ÇAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çar olan kelimeler listesine ya da Sonu çar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ÇAR
2 Harfli Kelimeler
AÇ, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇARPITMA
-
-
[isim]
Çarpıtmak işi
-
[isim]
Çarpıtmak işi
- NAÇARLIK
- ...
- ÇARŞAMBA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Haftanın dördüncü günü, salı ile perşembe arasındaki gün
-
[isim]
Haftanın dördüncü günü, salı ile perşembe arasındaki gün
- ÇARPILIŞ
-
-
[isim]
Çarpılma işi veya biçimi
-
[isim]
Çarpılma işi veya biçimi
- UÇARILIK
-
-
[isim]
Uçarı olma durumu veya uçarı davranış, sefahat
- "Böyle bir uçarılıkta bulundukça hemen ardından acı bir pişmanlık duyar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Uçarı olma durumu veya uçarı davranış, sefahat
- ÇARIKSIZ
-
-
[sıfat]
Çarığı olmayan veya çarık giymemiş
-
[sıfat]
Çarığı olmayan veya çarık giymemiş
- ÇARNAÇAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
İster istemez
- "Yenge hanıma söylemek ayıbıma gidiyor, çarnaçar size başvuruyorum kızım." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
İster istemez
- ÇARPITIŞ
-
-
[isim]
Çarpıtma işi veya biçimi
-
[isim]
Çarpıtma işi veya biçimi
- ÇARPILMA
-
-
[isim]
Çarpılmak işi
-
Çarpık duruma gelme
-
[isim]
Çarpılmak işi
- ÇARDAKLI
-
-
[sıfat]
Çardağı olan
- "Evlerinin önünde bir erik ağacı, çardaklı bir asma, çan çiçekleri..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Çardağı olan
- ÇARPINTI
-
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- "Müthiş bir kalp çarpıntısı ve korku ile kanepeden kalktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- ÇARPILAN
-
-
[isim]
Bir çarpma işleminde önce yazılan ve tekrarlanan sayı, madrup
- "7x3=7+7+7=21 işleminde 7 sayısı çarpılan durumundadır."
-
[isim]
Bir çarpma işleminde önce yazılan ve tekrarlanan sayı, madrup
- ÇARPINMA
-
-
[isim]
Çarpınmak işi
-
[isim]
Çarpınmak işi
- ÇARÇABUK
-
-
[zarf]
Çabucak
- "Hareket ve heyecanın arkasını kestiğimiz zaman çarçabuk hiç oluveririz." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Çabucak
- ÇARŞAFLI
-
-
[sıfat]
Üzerinde çarşaf olan
-
Çarşaf giymiş olan (kimse)
- "Türk Ocağının en ileri adımlarından biri, çarşaflı hanımı piyano çalmak için sahneye çıkarmak olmuştur." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Üzerinde çarşaf olan
- ÇARPIKÇA
-
-
[sıfat]
Biraz çarpık
-
[sıfat]
Biraz çarpık
- ÇARŞAFÇI
-
-
[isim]
Çarşaf yapan veya satan kimse
-
[isim]
Çarşaf yapan veya satan kimse
- ÇARPIŞMA
-
-
[isim]
Çarpışmak işi, müsademe, sadme
-
Öncülerin veya küçük birliklerin yaptıkları küçük savaşma
- "Bu, iki cephe arasında ilk çarpışmadır." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Çarpışmak işi, müsademe, sadme
- ÇARIKLIK
-
-
[isim]
Çarık konulacak yer
-
[sıfat]
Çarık yapmaya elverişli
- "Çarıklık deri."
-
[isim]
Çarık konulacak yer
- ÇARPMALI
-
-
[sıfat]
Çarpma yapılabilen
-
[sıfat]
Çarpma yapılabilen