İçinde çal olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde ÇAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çal olan kelimeler listesine ya da Sonu çal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ÇAL
2 Harfli Kelimeler
AÇ, AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇALKANMA
-
-
[isim]
Çalkanmak işi
- "Mehtap âlemiyle bütün Boğaziçi'nin çalkanmasına rağmen bu gecenin bir saz gecesi olacağını mutlaka herkes işitmiş olamazdı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Çalkanmak işi
- ÇALIŞTAY
-
-
[isim]
Bilim adamlarının ve uzmanların bir konuda ön hazırlık yapmak üzere katıldığı inceleme ve değerlendirme toplantısı
-
[isim]
Bilim adamlarının ve uzmanların bir konuda ön hazırlık yapmak üzere katıldığı inceleme ve değerlendirme toplantısı
- KARAÇALI
-
-
[isim]
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
-
İki kişinin arasına girerek ilişkileri bozan kimse
-
[isim]
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
- ALÇALTIŞ
-
-
[isim]
Alçaltma işi veya biçimi
-
[isim]
Alçaltma işi veya biçimi
- ÇALAPAÇA
-
-
[zarf]
Zorla yürüterek, sürükleye sürükleye
-
[zarf]
Zorla yürüterek, sürükleye sürükleye
- ÇALDIRAN
- ...
- ÇALIMSIZ
-
-
[sıfat]
Çalımı olmayan, gösterişsiz
-
[sıfat]
Çalımı olmayan, gösterişsiz
- ÇALDIRIŞ
-
-
[isim]
Çaldırma işi veya biçimi
-
[isim]
Çaldırma işi veya biçimi
- ÇALKANIŞ
-
-
[isim]
Çalkanma işi veya biçimi
-
[isim]
Çalkanma işi veya biçimi
- ÇALGISIZ
-
-
[sıfat]
Çalgısı olmayan
-
[sıfat]
Çalgısı olmayan
- ÇALKATMA
-
-
[isim]
Çalkatmak işi
-
[isim]
Çalkatmak işi
- KALÇALIK
-
-
[isim]
Davulcuların, davulun sürtünmesine karşı giysilerini korumak amacıyla sol kalçalarına koydukları deri parçası
-
[isim]
Davulcuların, davulun sürtünmesine karşı giysilerini korumak amacıyla sol kalçalarına koydukları deri parçası
- ÇALINMAK
-
-
[nsz]
Çalma işine konu olmak
- "Kapı kapanalı daha üç beş dakika olmadan tekrar çalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
İnme inmek
-
[nsz]
Çalma işine konu olmak
- ÇALDIRMA
-
-
[isim]
Çaldırmak işi
-
[isim]
Çaldırmak işi
- ÇALKAMAK
-
-
Çalkalamak
- "Dişim ağrıyor, rakı ile ağzımı çalkadım." (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Tahıl elemek
-
Çalkalamak
- ÇALTILIK
-
-
[isim]
Çaltısı çok olan yer
-
[isim]
Çaltısı çok olan yer
- SAÇALAMA
-
-
[isim]
Saçalamak işi
-
[isim]
Saçalamak işi
- SALÇALIK
-
-
[sıfat]
Salça yapmaya elverişli
-
Salça yapmak için ayrılmış
- "Salçalık domates."
-
[sıfat]
Salça yapmaya elverişli
- ÇALARMAK
-
-
[nsz]
Ekinler veya meyveler olmaya, olgunlaşmaya yüz tutmak
-
[nsz]
Ekinler veya meyveler olmaya, olgunlaşmaya yüz tutmak
- FIRÇALIK
-
-
[isim]
Resim yapmada kullanılan fırçaların konulduğu süzgeçli kap
-
[isim]
Resim yapmada kullanılan fırçaların konulduğu süzgeçli kap