İçinde çal olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde ÇAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çal olan kelimeler listesine ya da Sonu çal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ÇAL

2 Harfli Kelimeler

AÇ, AL, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ALÇALTIŞ

  1. [isim] Alçaltma işi veya biçimi

ALÇALMAK

  1. [nsz] Alçak duruma gelmek, yüksekten aşağı doğru inmek
  2. İnsanın değeri azalmak

ÇALDIRAN
...
ÇALDIRIŞ

  1. [isim] Çaldırma işi veya biçimi

FIRÇALIK

  1. [isim] Resim yapmada kullanılan fırçaların konulduğu süzgeçli kap

KALÇALIK

  1. [isim] Davulcuların, davulun sürtünmesine karşı giysilerini korumak amacıyla sol kalçalarına koydukları deri parçası

ÇALKANIŞ

  1. [isim] Çalkanma işi veya biçimi

ÇALIMSIZ

  1. [sıfat] Çalımı olmayan, gösterişsiz

ÇALKANMA

  1. [isim] Çalkanmak işi
    • "Mehtap âlemiyle bütün Boğaziçi'nin çalkanmasına rağmen bu gecenin bir saz gecesi olacağını mutlaka herkes işitmiş olamazdı." (Abdülhak Şinasi Hisar)

ÇALGISAL

  1. [sıfat] Sözsüz

ÇALARMAK

  1. [nsz] Ekinler veya meyveler olmaya, olgunlaşmaya yüz tutmak

ÇALKANTI

  1. [isim] Deniz ve gölde dalgalanma
  2. Çalkanmış şey
    • "Yumurta çalkantısı."
  3. Kalbur yardımıyla ayrılan çer çöp
  4. Coşku
    • "Lodos rüzgârı es esebildiğine / Dinmesin gönlümdeki çalkantı." (Behçet Necatigil)
  5. Kargaşa ve bunalımın yol açtığı düzensiz, karışık, sıkıntılı durum
    • "Beraat etmen büyük çalkantı yaratır basında." (Çetin Altan)

ÇALIŞMAK

  1. [nsz] Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak
    • "Bu eser için üç yıl çalıştım."
    • "Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı." (Halide Edip Adıvar)
  2. Herhangi bir iş üzerinde olmak
  3. İşi veya görevi olmak, bulunmak
    • "Kışları onun mandırasında çalışıyor." (Haldun Taner)
  4. Makine veya aletler işe yarar durumda olmak veya işlemekte bulunmak
  5. [-e] Bir şeyi yapmak için gereken çarelere başvurmak, o şeyi gerçekleştirmek için kendini zorlamak, çaba harcamak
    • "Olduğundan fazla yaşlı görünmeye çalıştığını sezdim." (Refik Halit Karay)
  6. [-e] Bir şeyi öğrenmek veya yapmak için emek vermek
    • "Dar ve sapa yollardan hızla yürümeye çalışıyorduk." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

ÇALKAYIŞ

  1. [isim] Çalkama işi veya biçimi

SARIÇALI

  1. [isim] Ayrı taç yapraklı iki çeneklilerden, çiçekleri sarı, meyvesi ekşi ve kırmızı renkte, kabuğu ve kökü solucan düşürücü ilaç olarak kullanılan bir bitki, kadıntuzluğu, çobantuzluğu, amberbaris (Berberis vulgaris)

SAÇALAMA

  1. [isim] Saçalamak işi

ÇALIMLIK

  1. Yoğurt veya maya çalmaya yetecek kadar

ÇALTILIK

  1. [isim] Çaltısı çok olan yer

ÇALINMAK

  1. [nsz] Çalma işine konu olmak
    • "Kapı kapanalı daha üç beş dakika olmadan tekrar çalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. İnme inmek

AKÇALAMA

  1. [isim] Akçalamak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü