İçinde ça olan 8 harfli 178 kelime var. İçerisinde ÇA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ça olan kelimeler listesine ya da Sonu ça ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AÇ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇABALAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çabalamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çabalamak işi
                    
                    
 - ÇARPIKÇA
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Biraz çarpık
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Biraz çarpık
                    
                    
 - ÇAPLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Bir şeyin enini, boyunu ölçmek, çapkımak
                    
                    
 - 
                    
                        Keresteleri dört köşe olarak kesip biçmek
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Bir şeyin enini, boyunu ölçmek, çapkımak
                    
                    
 - ÇATILMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Çatma işine konu olmak
                    
                    
- "Hafifçe kaşları çatıldı fakat gene sakin bir sesle..." (Halide Edip Adıvar)
 
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Çatma işine konu olmak
                    
                    
 - TAŞLIÇAY
 - ...
 - ÇARNAÇAR
 - 
    
Kelime Kökeni : Farsça
- 
                        [zarf]
                    
                        İster istemez
                    
                    
- "Yenge hanıma söylemek ayıbıma gidiyor, çarnaçar size başvuruyorum kızım." (Atilla İlhan)
 
 
 - 
                        [zarf]
                    
                        İster istemez
                    
                    
 - ÇANTASIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çantası olmayan
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çantası olmayan
                    
                    
 - HIRVATÇA
 - ...
 - KARAÇALI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
                    
                    
 - 
                    
                        İki kişinin arasına girerek ilişkileri bozan kimse
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
                    
                    
 - KIVRAKÇA
 - 
    
- 
                    
                        Kıvrak bir biçimde
                    
                    
 
 - 
                    
                        Kıvrak bir biçimde
                    
                    
 - ÇALIMSIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çalımı olmayan, gösterişsiz
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çalımı olmayan, gösterişsiz
                    
                    
 - AKBURÇAK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Baklagillerden, burçağa yakın bir bitki cinsi (Lathyrus sativus)
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Baklagillerden, burçağa yakın bir bitki cinsi (Lathyrus sativus)
                    
                    
 - POĞAÇACI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Poğaça yapan veya satan kimse
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Poğaça yapan veya satan kimse
                    
                    
 - ÇALKANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çalkanmak işi
                    
                    
- "Mehtap âlemiyle bütün Boğaziçi'nin çalkanmasına rağmen bu gecenin bir saz gecesi olacağını mutlaka herkes işitmiş olamazdı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çalkanmak işi
                    
                    
 - ÇARIKSIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çarığı olmayan veya çarık giymemiş
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çarığı olmayan veya çarık giymemiş
                    
                    
 - UÇARILIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Uçarı olma durumu veya uçarı davranış, sefahat
                    
                    
- "Böyle bir uçarılıkta bulundukça hemen ardından acı bir pişmanlık duyar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Uçarı olma durumu veya uçarı davranış, sefahat
                    
                    
 - ÇAĞRILIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çağrılma işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çağrılma işi veya biçimi
                    
                    
 - BIÇAKLIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Bıçak koyacak yer
                    
                    
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Bıçak yapmaya elverişli (maden)
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Bıçak koyacak yer
                    
                    
 - KORKAKÇA
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Korkak
                    
                    
 - 
                    
                        Korkak bir biçimde
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Korkak
                    
                    
 - ÇANGIRTI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çangırdama sesi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çangırdama sesi