İçinde ça olan 10 harfli 170 kelime var. İçerisinde ÇA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ça olan kelimeler listesine ya da Sonu ça ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AÇ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇAKMACILIK
 - ...
 - SALÇALANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Salçalanmak işi veya durumu
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Salçalanmak işi veya durumu
                    
                    
 - ÇALDIRILMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çaldırılmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çaldırılmak işi
                    
                    
 - ÇALIŞILMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Çalışma işine konu olmak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Çalışma işine konu olmak
                    
                    
 - PARÇALAYIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Parçalama işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Parçalama işi veya biçimi
                    
                    
 - ÇAKOZLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Uygunsuz bir durumu fark etmek
                    
                    
 - 
                    
                        Anlamak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Uygunsuz bir durumu fark etmek
                    
                    
 - ÇATIRDAYIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çatırdama işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çatırdama işi veya biçimi
                    
                    
 - BIÇAKÇILIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Bıçak vb. şeyleri yapma veya satma işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Bıçak vb. şeyleri yapma veya satma işi
                    
                    
 - ÇAPULLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Bir yeri soymak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Bir yeri soymak
                    
                    
 - ÇAKIRCILIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çakırcının işi ve mesleği
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çakırcının işi ve mesleği
                    
                    
 - PARÇALANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Parçalanmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Parçalanmak işi
                    
                    
 - ÇALIŞTIRMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çalıştırmak işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çalıştırmak işi veya biçimi
                    
                    
 - ÇALÇENELİK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çalçene olma durumu
                    
                    
- "Bu çalçeneliğin için evvela sen kendine acı, sonra ben sana acıyayım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çalçene olma durumu
                    
                    
 - ÇANGIRDAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çangırdamak işi veya durumu
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çangırdamak işi veya durumu
                    
                    
 - ÇALIMLANIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çalımlanma işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çalımlanma işi veya biçimi
                    
                    
 - ÇAPAKLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çapaklanmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çapaklanmak işi
                    
                    
 - PARÇALAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Parçalara ayırmak, bütünlüğünü bozmak, parça parça etmek
                    
                    
- "Biraz iyi bakınca gördüm ki kuş, yılanı parçalayıp yiyor." (Memduh Şevket Esendal)
 
 - 
                    
                        Birliği bozmak amacıyla bölmek
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Parçalara ayırmak, bütünlüğünü bozmak, parça parça etmek
                    
                    
 - BIÇAKSIRTI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çok az fark, çok yakın aralık
                    
                    
- "Büyük bir maharetle kurulan pusuya düşmeme bıçaksırtı kalmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çok az fark, çok yakın aralık
                    
                    
 - ÇATALLANIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çatallanma işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çatallanma işi veya biçimi
                    
                    
 - ÇABUKLAŞMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çabuklaşmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çabuklaşmak işi