İçinde ç olan 3 harfli 57 kelime var. İçerisinde Ç harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ç harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ç harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇAD
...
ÇİT

  1. [isim] Bağ, bahçe, bostan vb. yerlerin çevresine çalı, kamış, ağaç dalı gibi şeylerden çekilen duvar türü, çeper, barı
    • "Çitten her akşam yaptığım gibi mektepten kalmış bir spor aşkı ile atladım." (Sait Faik Abasıyanık)

HİÇ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [zarf] Olumsuz yargılı cümlelerde fiilin anlamını pekiştiren bir söz
    • "Dersleri hiç de iyi değil."
    • "-Küçük tıpkı dedesi. -Hiç değil."
    • "Bu mahluk hiç değilse hep aynı noktada dönüp dolaştığının farkında değil." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Soru cümlelerinde belirsiz bir zamanı anlatan bir söz
    • "Hiç ava gittiniz mi?"
    • "Hiç değilse şu avuç içi kadar havuza bir fıskiye koysalarmış ya..." (Tarık Buğra)
  3. Bir soruya açık bir cevap verilmek istenmediğinde cevap cümlesinin başına getirilen bir söz
    • "Ne gördün? -Hiç."
    • "İnsan hiç olmazsa arada bir uğrar / Böyle ihmalci değildin önceleri," (Behçet Necatigil)
  4. [isim] Boş, değersiz, önemsiz olan şey veya kimse
    • "Bir hiç için darıldı. O benim gözümde hiçtir."

ÇAT

  1. [isim] Sert bir şeyin kırılırken çıkardığı ses
    • "Sizin sevgili bir yerde durmaz, çat orada çat burada çat kapı arkasındadır." (Osman Cemal Kaygılı)

İNÇ

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Futun on ikide biri olan, uzunluğu 2,54 cm olan İngiliz uzunluk ölçü birimi, parmak, pus

ÇIP
...
PEÇ

Kelime Kökeni : Rusça

  1. [isim] Rus mimarisinde odaları ısıtmak için yapılan fırın tarzı ocak

GEÇ

  1. [sıfat] Belirli zamandan sonra olan
  2. [zarf] Kararlaştırılan, beklenen veya alışılan zamandan sonra, erken karşıtı
    • "Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç / Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç" (Yahya Kemal Beyatlı)

HAÇ

Kelime Kökeni : Ermenice

  1. [isim] Hristiyanlığın sembolü sayılan ve birbirini dikey olarak kesen iki çizgiden oluşan biçim, istavroz, put (I), salip
    • "Beraber eski kilise harabesine girdiler, kadın burada haç çıkardı." (Refik Halit Karay)

ZAÇ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kükürtle demir bileşimlerinden biri

ÇÜŞ

  1. [ünlem] Yürüyen eşeği durdurmak için söylenen söz
  2. Yakışıksız bir davranış karşısında söylenen kaba bir söz

ÇEÇ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tahıl yığını
  2. Tahıl elenen kalbur

ÇİL

  1. [isim] Orman tavuğugillerden, eti için avlanan, ormanlarda yaşayan bir kuş, dağ tavuğu (Tetrastes bonasia)
    • "Çocuklar çil yavrusu gibi dağıldılar, biz de baştaki boş çadıra gittik." (Osman Cemal Kaygılı)

PÖÇ

  1. [isim] Kuyruk sokumu kemiği

ÇAV

  1. [isim] Ses, ün, haber

ÇAN

  1. [isim] İçinden sarkan tokmağının kenarlara vurmasıyla ses çıkaran madenden araç, kampana
    • "Harp gemisinde çan, düdük ve insan sesleri birbirine karıştı." (Falih Rıfkı Atay)
    • "İsterseniz çanıma ot tıkar, beni mahvedersiniz." (Orhan Kemal)

ÇAL

  1. [isim] Taşlık yer, çıplak tepe

ÇOK

  1. [sıfat] Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
    • "Bana matematik çok kolay geldi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Mehmetçiğimiz ayrıca anıtlara layıktır. Onun köylere kadar anıtlaştırılmasını çok görmem." (Peyami Safa)
    • "Sonra, çok şükür biz de bu dünyada bir şeyler gördük, diyerek rahat rahat ölür." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  2. [zarf] Aşırı bir biçimde
    • "Ben annemi çok severim."

ÇÖL

  1. [isim] Kumluk, susuz ve ıssız geniş arazi, sahra, badiye
    • "Koskoca çölü, yapı ve bahçelerle donattık." (Falih Rıfkı Atay)

ÇAĞ

  1. [isim] Zaman dilimi, vakit
  2. Hayatın çocukluk, gençlik vb. dönemlerinden her biri, yaş
    • "Yazık ki delikanlılık çağını çoktan aşmıştır, şakaklarına kır düşmüştür, ayrıca hastadır." (Refik Halit Karay)
  3. Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, dönem, devir
    • "Dünya atom çağında, biz hâlâ medeniyet kavgası içindeyiz." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Tarihin ayrıldığı dört büyük bölümden her biri, kurun
    • "İlk Çağ. Orta Çağ. Yakın Çağ. Yeni Çağ."
  5. Bir şeyin uygun, elverişli zamanı
    • "Kendi çocuğu daha evlenecek çağda olmadığına göre kim bilir kimleri baş göz etmiştir." (Sait Faik Abasıyanık)
  6. Bir katmanın oluştuğu süre

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü