İçinde zif olan 21 kelime var. İçerisinde ZİF bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında zif olan kelimeler listesine ya da Sonu zif ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
VAZİFELENDİRMEK
VAZİFELENDİRME
VAZİFESİZLİK
VAZİFEŞİNAS
ZİFTLENMEK
VAZİFESİZ, ZİFTLEMEK, ZİFTLENME
MERZİFON, TANZİFAT, VAZİFELİ, ZİFTLEME
TAVZİF, VAZİFE, ZİFİRİ
NEZİF, ZİFAF, ZİFİN, ZİFİR, ZİFOS
ZİFT
F Z İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VAZİFELENDİRMEK
-
-
[-i]
Ödevlendirmek
-
Görevlendirmek
-
[-i]
Ödevlendirmek
- VAZİFELENDİRME
-
-
[isim]
Vazifelendirmek işi
-
[isim]
Vazifelendirmek işi
- VAZİFESİZLİK
-
-
[isim]
Vazifesiz olma durumu
-
[isim]
Vazifesiz olma durumu
- VAZİFEŞİNAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ödevine, işine bağlı
-
[sıfat]
Ödevine, işine bağlı
- ZİFTLENMEK
-
-
[nsz]
Zift sürülmek, ziftle kaplanmak
-
Bir işten kendine yolsuz kazanç sağlamak
-
Yemek
- "Ham erikleri ziftlendi de midesini bozdu."
-
[nsz]
Zift sürülmek, ziftle kaplanmak
- VAZİFESİZ
-
-
[sıfat]
Ödevi, görevi olmayan
-
[sıfat]
Ödevi, görevi olmayan
- ZİFTLENME
-
-
[isim]
Ziftlenmek işi
-
[isim]
Ziftlenmek işi
- ZİFTLEMEK
-
-
[-i]
Zift sürmek, ziftle kaplamak
-
[-i]
Zift sürmek, ziftle kaplamak
- TANZİFAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belediyece yaptırılan temizlik işleri
-
[isim]
Belediyece yaptırılan temizlik işleri
- ZİFTLEME
-
-
[isim]
Ziftlemek işi
-
[isim]
Ziftlemek işi
- VAZİFELİ
-
-
[sıfat]
Ödevli
-
Görevli
- "Bu sırada vazifeli polisler, şehrin her köşesinde işbaşında idiler." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Ödevli
- MERZİFON
- ...
- VAZİFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ödev
- "Şimdi artık vazife bitmiş, gülüp eğlenmeye sıra gelmiştir." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Geçici Bakanlar Kurulu, seçim süresince ve yeni Meclis toplanıncaya kadar vazife görür." (Anayasa)
- "Biz burada beklemişiz, onun vazifesi mi?"
-
Görev
- "Nedim bugün vazifesine geç geldi." (Aka Gündüz)
-
Günlük ücret, yevmiye
-
[isim]
Ödev
- ZİFİRİ
- ...
- TAVZİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vazifelendirme, görevlendirme, iş verme
-
[isim]
Vazifelendirme, görevlendirme, iş verme
- ZİFİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tütün dumanının bıraktığı yağlı kir
- "Bıyıklarının ortası belli ki tütün zifirinden kınalı bir renk almıştı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Tütün dumanının bıraktığı yağlı kir
- ZİFAF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerdeğe girme, gerdek
- "Zifafa girdiği gece kaynatası ölüverdi." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Gerdeğe girme, gerdek
- ZİFOS
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yerden sıçrayan çamur
- "Otomobiller korna çalarak, etrafa zifoslar saçarak kayıp geçiyorlardı." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Yararsız, boş
-
[isim]
Yerden sıçrayan çamur
- ZİFİN
-
-
[isim]
Sarıağı
-
[isim]
Sarıağı
- NEZİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kanama
- "Bu şiddetli nezfin önüne geçememekten korkuyordu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Kanama