İçinde zet olan 8 harfli 20 kelime var. İçerisinde ZET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında zet olan kelimeler listesine ya da Sonu zet ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TEZ
2 Harfli Kelimeler
ET, TE, ZE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BENZETİM
-
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
- BENZETME
-
-
[isim]
Benzetmek işi
-
Bir şeyin niteliğini anlatmak için o niteliği eksiksiz taşıyan bir şeyi örnek olarak gösterme işi, benzeti, teşbih
- "Bütün tumturaklı sözleri, bütün az rastlanır benzetmeleri tekrarladı." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Benzetmek işi
- BENZETİŞ
-
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- "Hoşa gidecek benzetişler buluyorlar, gülümsüyorsunuz." (Nurullah ataç)
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- ÖZETLEME
-
-
[isim]
Özetlemek işi
-
[isim]
Özetlemek işi
- VAZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Koymak
- "Dünyaya ilk defa olmak üzere monogaminin temel taşını vazettiler." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Koymak
- HAZZETME
-
-
[isim]
Hoşlanma
-
[isim]
Hoşlanma
- LEZZETLİ
-
-
[sıfat]
Tadı güzel
- "Bizim yazıcı için bundan daha iyi, bundan daha lezzetli bir ilaç olamaz." (Ahmet Rasim)
-
Zevkli, haz dolu
- "Bu gayretli millet önünde, bu gayretli millet için yaşamak ve gülmek, ne lezzetli bir sonuçtur." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Tadı güzel
- HACZETME
-
-
[isim]
Haczetmek işi veya biçimi
-
[isim]
Haczetmek işi veya biçimi
- GÖZETİCİ
-
-
[isim]
Gözetleme yapan kimse
-
Koruyucu kimse
-
Atletizmde ellişer metre aralıkla dönemeçlere dizilen en az dört gözlemciden her biri
-
[isim]
Gözetleme yapan kimse
- NEZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Koparmak, çekip almak
- "Bu hakkı benden nezedemezsiniz."
-
[nsz]
Can çekişmek
-
[-i]
Koparmak, çekip almak
- GAZETECİ
-
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
-
Gazeteye yazı yazmayı, haber toplayıp vermeyi veya gazetenin yazı işlerinde çalışmayı iş edinen kimse
-
Gazete satan kimse
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
- HIFZETME
-
-
[isim]
Hıfzetmek işi
-
[isim]
Hıfzetmek işi
- AHZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Almak, kabul etmek
-
[-i]
Almak, kabul etmek
- BEZETMEK
-
-
[-i]
Bezeme yaptırmak, süsletmek
-
[-i]
Bezeme yaptırmak, süsletmek
- BUĞZETME
-
-
[isim]
Buğzetmek durumu
-
[isim]
Buğzetmek durumu
- GÖZETMEN
-
-
[isim]
Sınavın kurallara uygun bir biçimde yapılmasını sağlayan kimse, gözcü
-
Film çalışmalarında yapımcı adına filmin sanat, teknik ve para yönünü düzenleyen kimse
-
[isim]
Sınavın kurallara uygun bir biçimde yapılmasını sağlayan kimse, gözcü
- REKZETME
-
-
[isim]
Rekzetmek işi
-
[isim]
Rekzetmek işi
- GÖZETMEK
-
-
[-i]
Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek
- "Büyük kardeşler küçükleri gözetir."
-
Önem vermek, göz önünde bulundurmak, ayrı tutmak
-
[nsz]
Kollamak, beklemek
- "Fırsat gözetmek. Uygun bir zaman gözetmek."
-
Bir sonuca giderken bütün ayrıntı ve etkenleri dikkate almak
-
Kayırmak
-
[-i]
Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek
- NAKZETME
-
-
[isim]
Nakzetmek işi
-
[isim]
Nakzetmek işi
- MARKİZET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş