İçinde zet olan 8 harfli 20 kelime var. İçerisinde ZET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında zet olan kelimeler listesine ya da Sonu zet ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TEZ
2 Harfli Kelimeler
ET, TE, ZE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HACZETME
-
-
[isim]
Haczetmek işi veya biçimi
-
[isim]
Haczetmek işi veya biçimi
- BUĞZETME
-
-
[isim]
Buğzetmek durumu
-
[isim]
Buğzetmek durumu
- HAZZETME
-
-
[isim]
Hoşlanma
-
[isim]
Hoşlanma
- GÖZETİCİ
-
-
[isim]
Gözetleme yapan kimse
-
Koruyucu kimse
-
Atletizmde ellişer metre aralıkla dönemeçlere dizilen en az dört gözlemciden her biri
-
[isim]
Gözetleme yapan kimse
- GÖZETMEK
-
-
[-i]
Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek
- "Büyük kardeşler küçükleri gözetir."
-
Önem vermek, göz önünde bulundurmak, ayrı tutmak
-
[nsz]
Kollamak, beklemek
- "Fırsat gözetmek. Uygun bir zaman gözetmek."
-
Bir sonuca giderken bütün ayrıntı ve etkenleri dikkate almak
-
Kayırmak
-
[-i]
Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek
- BENZETİŞ
-
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- "Hoşa gidecek benzetişler buluyorlar, gülümsüyorsunuz." (Nurullah ataç)
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- GAZETECİ
-
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
-
Gazeteye yazı yazmayı, haber toplayıp vermeyi veya gazetenin yazı işlerinde çalışmayı iş edinen kimse
-
Gazete satan kimse
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
- BENZETME
-
-
[isim]
Benzetmek işi
-
Bir şeyin niteliğini anlatmak için o niteliği eksiksiz taşıyan bir şeyi örnek olarak gösterme işi, benzeti, teşbih
- "Bütün tumturaklı sözleri, bütün az rastlanır benzetmeleri tekrarladı." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Benzetmek işi
- HIFZETME
-
-
[isim]
Hıfzetmek işi
-
[isim]
Hıfzetmek işi
- REKZETME
-
-
[isim]
Rekzetmek işi
-
[isim]
Rekzetmek işi
- NEZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Koparmak, çekip almak
- "Bu hakkı benden nezedemezsiniz."
-
[nsz]
Can çekişmek
-
[-i]
Koparmak, çekip almak
- GÖZETMEN
-
-
[isim]
Sınavın kurallara uygun bir biçimde yapılmasını sağlayan kimse, gözcü
-
Film çalışmalarında yapımcı adına filmin sanat, teknik ve para yönünü düzenleyen kimse
-
[isim]
Sınavın kurallara uygun bir biçimde yapılmasını sağlayan kimse, gözcü
- NAKZETME
-
-
[isim]
Nakzetmek işi
-
[isim]
Nakzetmek işi
- LEZZETLİ
-
-
[sıfat]
Tadı güzel
- "Bizim yazıcı için bundan daha iyi, bundan daha lezzetli bir ilaç olamaz." (Ahmet Rasim)
-
Zevkli, haz dolu
- "Bu gayretli millet önünde, bu gayretli millet için yaşamak ve gülmek, ne lezzetli bir sonuçtur." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Tadı güzel
- BEZETMEK
-
-
[-i]
Bezeme yaptırmak, süsletmek
-
[-i]
Bezeme yaptırmak, süsletmek
- AHZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Almak, kabul etmek
-
[-i]
Almak, kabul etmek
- MARKİZET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş
- BENZETİM
-
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
- ÖZETLEME
-
-
[isim]
Özetlemek işi
-
[isim]
Özetlemek işi
- VAZETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Koymak
- "Dünyaya ilk defa olmak üzere monogaminin temel taşını vazettiler." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Koymak