İçinde ze olan 6 harfli 91 kelime var. İçerisinde ZE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ze olan kelimeler listesine ya da Sonu ze ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GAZEKİ

  1. [isim] Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi

REZENE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Maydanozgillerden, 1-1,5 m yüksekliğinde, sarı çiçekli, yaprakları iplik biçiminde parçalı, hoş kokulu, baharatlı meyveleri anason gibi yemeklerde ve bazı içkilerde tat verici olarak kullanılan, hekimlikte gaz söktürücü olarak yararlanılan çok yıllık otsu bir bitki (Foeniculum vulgare)

ZEMBİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hasırdan örülmüş saplı torba
    • "Evin sabah alışverişini yapmış, elimde zembil, çarşıdan dönüyorum." (Necati Cumalı)

ZEVKÇE
...
ZEYBEK

  1. [isim] Batı Anadolu efesi
    • "Bizim de kalbimizi kımıldatır yerinden / Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin" (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  2. Ege yöresine özgü bir müzik veya oyun türü, zeybek havası

BEZELİ

  1. [sıfat] Bezesi olan
  2. Bezeği olan, bezekli

TAZECE

  1. [sıfat] Tazeye yakın, taze gibi

ÖZENLE
...
KLOZET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Alafranga tuvalet

NEYZEN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ney üfleyici, ney çalan kimse

VECİZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Özdeyiş
    • "Daima birtakım vecizeler zikreden eniştemiz yemeğe dair de böyle şeyler söyler." (Abdülhak Şinasi Hisar)

REZERV

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Saklanmış, biriktirilmiş şey
  2. Yedek, ihtiyat
    • "Döviz rezervi."
  3. Yatağında veya havzasında bulunduğu hesaplanan, henüz işletilmemiş kömür, demir, petrol vb
  4. Çekince

ZERRİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Altından yapılmış
  2. [isim] Fulya
  3. [isim] Altın rengi, sarı
  4. Bu renkte olan

ZENGİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Parası, malı çok olan, varlıklı, fakir, yoksul karşıtı
    • "Şık, zengin, keyfi yerinde, yazı Avrupa'da ve kışı Beyrut'ta geçiren Suriyelilerden biri idi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "En nihayet işi sigortacılığa dökerek bu yüzden hayli zengin olmuştu." (Haldun Taner)
  2. Yararlı veya kendisinden beklenilen, istenilen nitelikleri çok olan
    • "Zengin bir dil. Zengin bir kitaplık. Zengin bir anlatım."
  3. Verimli
    • "Zengin bir doğa."
  4. Gösterişli
    • "Zengin bir giysi."

CENAZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kefenlenip tabuta konmuş, gömülmeye hazırlanmış insan ölüsü
  2. Ölü, ölmüş kimse
    • "Evden iki sene içinde üç cenaze çıkmıştı." (Peyami Safa)
  3. Cenaze töreni

KAZEİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sütte bulunan protein maddesi

ŞİRAZE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit
  2. Pehlivan kispetinin paçası

ZEVZEK

  1. [sıfat] Geveze

LEZZET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ağız yoluyla alınan tat
    • "Tekrar odaya dönse bu kaynağın suyunda umduğu lezzeti tekrar bulabilecek miydi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Uysal hayatımız daima gönlümün de aklımın da en lezzet aldığı meşgalesi." (Refik Halit Karay)
  2. Herhangi bir şey karşısında duyulan zevk, haz
    • "Ona da dinlenmek gibi bir lezzet yetişir." (Ahmet Rasim)

ZEKİCE

  1. [zarf] Zeki olarak, zekiye uygun bir biçimde
    • "Ona göre, Habil'in Kabil'i öldürmesinde zekice bir yan aranmamalıdır." (Salâh Birsel)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü