İçinde ze olan 6 harfli 91 kelime var. İçerisinde ZE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ze olan kelimeler listesine ya da Sonu ze ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEZECİ
-
-
[isim]
Meze satan kimse
-
[isim]
Meze satan kimse
- KEPAZE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Niteliksiz, değersiz
- "Hele o İspanyol nezlesi, illetlerin en kepazesi..." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Onu kepaze etmek için bu rolü vermişlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Utanmaz, rezil
-
Gülünç
-
[isim]
Talim yaparken kullanılan gevşek ok yayı
-
[sıfat]
Niteliksiz, değersiz
- ZERRİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Altından yapılmış
-
[isim]
Fulya
-
[isim]
Altın rengi, sarı
-
Bu renkte olan
-
[sıfat]
Altından yapılmış
- BENZEŞ
-
-
[sıfat]
Birbirine benzeyen, aralarında benzerlik bulunan, müşabih, nazir
-
[sıfat]
Birbirine benzeyen, aralarında benzerlik bulunan, müşabih, nazir
- VECİZE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özdeyiş
- "Daima birtakım vecizeler zikreden eniştemiz yemeğe dair de böyle şeyler söyler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Özdeyiş
- LEZZET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağız yoluyla alınan tat
- "Tekrar odaya dönse bu kaynağın suyunda umduğu lezzeti tekrar bulabilecek miydi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Uysal hayatımız daima gönlümün de aklımın da en lezzet aldığı meşgalesi." (Refik Halit Karay)
-
Herhangi bir şey karşısında duyulan zevk, haz
- "Ona da dinlenmek gibi bir lezzet yetişir." (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Ağız yoluyla alınan tat
- SÜZENİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kasnağa gerilmiş kumaşa iğne veya tığla yapılan bir tür nakış
-
[isim]
Kasnağa gerilmiş kumaşa iğne veya tığla yapılan bir tür nakış
- KIZEVİ
-
-
[isim]
Evlilikte kız tarafı
-
[isim]
Evlilikte kız tarafı
- ELEZER
-
-
[sıfat]
Sadist
-
[sıfat]
Sadist
- NEYZEN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Ney üfleyici, ney çalan kimse
-
[isim]
Ney üfleyici, ney çalan kimse
- ÖZENLE
- ...
- İCAZET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İzin, onay, onaylama
- "Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum." (Ayşe Kulin)
-
Diploma
-
[isim]
İzin, onay, onaylama
- KLOZET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Alafranga tuvalet
-
[isim]
Alafranga tuvalet
- KAZEİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sütte bulunan protein maddesi
-
[isim]
Sütte bulunan protein maddesi
- GÖZEVİ
-
-
[isim]
Göz yuvası
- "Şimdi yeşil mavi gözleri daha keskin, gözevleri daha çöküktü." (Selim İleri)
-
[isim]
Göz yuvası
- GAZEKİ
-
-
[isim]
Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi
-
[isim]
Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi
- ÖZENİŞ
-
-
[isim]
Özenme işi veya biçimi
-
[isim]
Özenme işi veya biçimi
- MEVİZE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vaaz
-
Öğüt
-
[isim]
Vaaz
- ÖZENLİ
-
-
[sıfat]
Özen gösterilerek yapılan (iş), itinalı
-
Özenle çalışan (kimse)
-
[sıfat]
Özen gösterilerek yapılan (iş), itinalı
- ÖZENME
-
-
[isim]
Özenmek işi, özen
-
[isim]
Özenmek işi, özen