İçinde yüzü olan 16 kelime var. İçerisinde YÜZÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yüzü olan kelimeler listesine ya da Sonu yüzü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
YÜZÜVERMEK
YÜZÜCÜLÜK, YÜZÜKOYUN, YÜZÜVERME
YÜZÜLMEK, YÜZÜNDEN
GÖKYÜZÜ, GÜNYÜZÜ, YERYÜZÜ, YÜZÜKSÜ, YÜZÜLME, YÜZÜNCÜ, YÜZÜSTÜ
YÜZÜCÜ
YÜZÜK, YÜZÜŞ
Y Z Ü Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
YÜZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YÜZÜVERMEK
- ...
- YÜZÜVERME
- ...
- YÜZÜKOYUN
-
-
[zarf]
Yüzüstü
- "Tam otların sarardığı zamanlar / Yere yüzükoyun uzanıyorum." (Behçet Necatigil)
-
[zarf]
Yüzüstü
- YÜZÜCÜLÜK
-
-
[isim]
Yüzücü olma durumu
-
[isim]
Yüzücü olma durumu
- YÜZÜLMEK
-
-
[nsz]
Yüzme işi yapılmak
- "Bu suda yüzülmez."
-
Derisi çıkarılmak
- "Koyun yüzüldü."
-
Sömürülmek
-
[nsz]
Yüzme işi yapılmak
- YÜZÜNDEN
-
-
[zarf]
Nedeniyle
- "O da çocuklar yüzünden alışmış, onlar yüzünden daha uygun görmüş, karısına anne derdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Nedeniyle
- YÜZÜNCÜ
-
-
[sıfat]
Yüz sayısının sıra sıfatı, sırada doksan dokuzuncudan sonra gelen
-
[sıfat]
Yüz sayısının sıra sıfatı, sırada doksan dokuzuncudan sonra gelen
- YERYÜZÜ
-
-
[isim]
Yer kabuğu
-
Üzerinde yaşadığımız toprak ve denizler
-
Dünya
- "Hayat bitip cümle mahlukat yeryüzünden silinince kıyamet borusunu bu üfürecektir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yer kabuğu
- GÜNYÜZÜ
- ...
- GÖKYÜZÜ
-
-
[isim]
Göğün görünen yüzeyi, sema
- "Gökyüzünün başka rengi de varmış / Geç fark ettim taşın sert olduğunu." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[isim]
Göğün görünen yüzeyi, sema
- YÜZÜSTÜ
-
-
[zarf]
Yüzü yere gelecek biçimde
- "Dişçi, kendini yüzüstü bir kanepeye attı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Altı hücreyle cümle kapısının taş kemeri, kalın meşe tahtasından kapı kanatları yüzüstü kaldılar." (Kemal Tahir)
-
Başlanmış fakat tamamlanmamış bir durumda
- "Evdeki işimi gücümü yüzüstü bıraktım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Yüzü yere gelecek biçimde
- YÜZÜKSÜ
- ...
- YÜZÜLME
-
-
[isim]
Yüzülmek işi
-
[isim]
Yüzülmek işi
- YÜZÜCÜ
-
-
[isim]
Yüzme sporu yapan kimse
-
Yüzme sporunu profesyonel olarak yapan kimse
-
Kasaplık hayvanların derilerini yüzen kimse
-
Birini sömüren kimse
-
[isim]
Yüzme sporu yapan kimse
- YÜZÜŞ
-
-
[isim]
Yüzme işi veya biçimi
- "Sevdalı yüzüşlerde yunuslar / Yol gösteriyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Yüzme işi veya biçimi
- YÜZÜK
-
-
[isim]
Parmağa geçirilen genellikle metal halka
- "Kalın parmaklarımın her bir boğumuna ayrı bir taştan, ayrı bir büyüklükte yüzükler geçirmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Yüzük oyunu
-
[isim]
Parmağa geçirilen genellikle metal halka