İçinde yüt olan 18 kelime var. İçerisinde YÜT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yüt olan kelimeler listesine ya da Sonu yüt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BÜYÜTÜLEBİLMEK
BÜYÜTÜLEBİLME
BÜYÜTEBİLMEK
BÜYÜTEBİLME, BÜYÜTTÜRMEK
BÜYÜTTÜRME, BÜYÜTÜLMEK, BÜYÜTÜRLÜK
BÜYÜTÜLME, BÜYÜTÜLÜŞ
BÜYÜTKEN, BÜYÜTMEK, TAKAYYÜT
BÜYÜTEÇ, BÜYÜTME, BÜYÜTÜŞ, TEEYYÜT, TEZAYÜT
T Y Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TÜY
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BÜYÜTÜLEBİLMEK
-
-
[-i]
Büyütülme imkânı veya olasılığı bulunmak
-
[-i]
Büyütülme imkânı veya olasılığı bulunmak
- BÜYÜTÜLEBİLME
-
-
[isim]
Büyütülebilmek işi
-
[isim]
Büyütülebilmek işi
- BÜYÜTEBİLMEK
-
-
[-i]
Büyütme imkânı veya olasılığı bulunmak
-
[-i]
Büyütme imkânı veya olasılığı bulunmak
- BÜYÜTTÜRMEK
- ...
- BÜYÜTEBİLME
-
-
[isim]
Büyütebilmek işi
-
[isim]
Büyütebilmek işi
- BÜYÜTÜRLÜK
-
-
[isim]
Aşırılaştırma
-
[isim]
Aşırılaştırma
- BÜYÜTÜLMEK
-
-
[nsz]
Büyütme işi yapılmak
- "Resmi ötekilerden ayrılarak büyütülmüştür." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Büyütme işi yapılmak
- BÜYÜTTÜRME
- ...
- BÜYÜTÜLÜŞ
-
-
[isim]
Büyütülme işi veya biçimi
-
[isim]
Büyütülme işi veya biçimi
- BÜYÜTÜLME
-
-
[isim]
Büyütülmek işi
-
[isim]
Büyütülmek işi
- BÜYÜTMEK
-
-
[-i]
Büyük duruma getirmek, genişletmek
-
Yetiştirmek, bakmak
- "Büyüt bu fidanı ey genç / Hazır yeşermişken." (Behçet Necatigil)
-
Abartmak, mübalağa etmek
- "Bir ara yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Büyük duruma getirmek, genişletmek
- TAKAYYÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bağlı olma, bağlanma
-
Üstüne düşme, özen gösterme
-
[isim]
Bağlı olma, bağlanma
- BÜYÜTKEN
-
-
[sıfat]
Büyümeye yol açan
-
[sıfat]
Büyümeye yol açan
- TEZAYÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çoğalma, artma
- "Kalamış'tan istimbota binildiği vakit neşeler tezayüt etmişti." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Çoğalma, artma
- BÜYÜTME
-
-
[isim]
Büyütmek işi
-
Birisi tarafından yetiştirilmiş kimse
- "O, filancanın büyütmesidir."
-
Uzakta duran cisimlere dürbün vb. bir araçla bakıldığında cismi gören açının çıplak gözle bakıldığı zamanki açıya oranı
-
[isim]
Büyütmek işi
- BÜYÜTÜŞ
-
-
[isim]
Büyütme işi veya biçimi
-
[isim]
Büyütme işi veya biçimi
- TEEYYÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğru çıkma, gerçeklenme
-
[isim]
Doğru çıkma, gerçeklenme
- BÜYÜTEÇ
-
-
[isim]
Cisimleri büyüterek gösteren alet, pertavsız
- "Büyüteç, teleskoba girdi, bize küçüklüğümüzü; mikroskoba girdi, büyüklüğümüzü öğretti." (Haldun Taner)
-
[isim]
Cisimleri büyüterek gösteren alet, pertavsız