İçinde yl olan 9 harfli 70 kelime var. İçerisinde YL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yl olan kelimeler listesine ya da Sonu yl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEBEBİYLE
-
-
[zarf]
Nedeniyle
- "Hırçınlığı sebebiyle hiçbir yerde tutunamıyor."
-
[zarf]
Nedeniyle
- PAYLATMAK
-
-
[-i]
Birinin, başkasını paylamasına sebep olmak
-
[-i]
Birinin, başkasını paylamasına sebep olmak
- ÇAYLAKLIK
-
-
[isim]
Toyluk, deneyimsizlik, acemilik
-
[isim]
Toyluk, deneyimsizlik, acemilik
- BAYLANMAK
-
-
[nsz]
Nazlanmak, şımarmak
-
[nsz]
Nazlanmak, şımarmak
- LAYIKIYLA
-
-
[zarf]
Gerektiği gibi, gerektiğince
- "Düşmanın ancak bir bataryası var lakin bizim martinelli layıkıyla cevap veriyor." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Gerektiği gibi, gerektiğince
- SÖYLEŞMEK
-
-
[nsz]
Karşılıklı konuşmak, hasbihâl etmek, sohbet etmek
- "Tanıdıklardan biri rast gelirse durup konuşmak, söyleşmek, dedikodu etmek de var." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir işin nasıl yapılması gerektiği konusunda konuşmak, müzakere etmek
-
[nsz]
Karşılıklı konuşmak, hasbihâl etmek, sohbet etmek
- ONAYLAMAK
-
-
[-i]
Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek
- "Bu kitabın ahlak bozucu olduğunu elbet siz de onaylarsınız." (Salâh Birsel)
-
Denetlemek, doğrulamak
-
[-i]
Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek
- YAYLAKİYE
-
-
[isim]
Sürü sahiplerinin yaylak sahiplerine verdikleri kira
-
[isim]
Sürü sahiplerinin yaylak sahiplerine verdikleri kira
- KANALIYLA
-
-
[zarf]
Bir kimse veya bir şey aracılığıyla, yoluyla, eliyle
-
[zarf]
Bir kimse veya bir şey aracılığıyla, yoluyla, eliyle
- BAYLANLIK
-
-
[isim]
Zenginlik
- "Dokuz ay on gün sonra da Hacı doğdu. Bolluk baylanlık içinde büyütüldü." (Tarık Dursun K)
-
Şımarıklık, naz, işve
-
[isim]
Zenginlik
- KÖYLEŞMEK
-
-
[nsz]
Köy durumuna gelmek
-
[nsz]
Köy durumuna gelmek
- MUSABEYLİ
- ...
- SÖYLENMEK
-
-
[nsz]
Söyleme işi yapılmak
- "Suçluların ikisini de sağ bırakmayacağı söylenmekteydi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Kendi kendine konuşmak, kendi kendine bir şeyler söylemek
-
Çıkışmak, azarlamak, eleştirmek
- "Benim kırdığımı anlayınca bana söylenmeye başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Sızlanmak, yakınmak
-
[nsz]
Söyleme işi yapılmak
- SÖYLETMEK
-
-
[-i]
Söylemesine yol açmak
-
Söylemek zorunda bırakmak, itiraf ettirmek
- "Öldüreceği, laf söyleteceği adamı diri diri fırına kor, gözünün önünde yakardı." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Söylemesine yol açmak
- TAYLANDLI
- ...
- EŞEYLİLİK
-
-
[isim]
Eşeyli canlının durumu
-
[isim]
Eşeyli canlının durumu
- EMREYLEME
-
-
[isim]
Emreylemek işi veya durumu
-
[isim]
Emreylemek işi veya durumu
- TAMAMIYLA
-
-
[zarf]
Tam olarak, büsbütün, külliyen
- "Hiddetim tamamıyla geçtiği için bu kıymetli yadigâra acımaya başlamıştım." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Tam olarak, büsbütün, külliyen
- SURETİYLE
- ...
- MEYLETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-e]
Eğilmek
-
Gönül vermek
-
[-e]
Eğilmek