İçinde yer olan 8 harfli 21 kelime var. İçerisinde YER bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yer olan kelimeler listesine ya da Sonu yer ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
REY, YER
2 Harfli Kelimeler
ER, EY, RE, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YERLEŞİM
-
-
[isim]
Yerleşme, iskân
-
[isim]
Yerleşme, iskân
- ŞARNİYER
- ...
- MUHAYYER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Beğenilmediğinde geri verilmek şartıyla alınan (eşya vb.)
-
[isim]
Türk müziğinde bir makam
-
[sıfat]
Beğenilmediğinde geri verilmek şartıyla alınan (eşya vb.)
- YERİNMEK
-
-
[-e]
Acınmak, teessüf etmek
-
Pişman olmak
-
[-e]
Acınmak, teessüf etmek
- YERLEŞKE
-
-
[isim]
Şehir dışında kurulmuş bir üniversitenin alanı ve yapıları, kampüs
-
[isim]
Şehir dışında kurulmuş bir üniversitenin alanı ve yapıları, kampüs
- JARTİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çorapları dizin altında veya üstünde tutmaya yarayan lastikli bağ
-
[isim]
Çorapları dizin altında veya üstünde tutmaya yarayan lastikli bağ
- YERİLMEK
-
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
- ŞİFONYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çekmecelerine çamaşır konulan dolap
-
[isim]
Çekmecelerine çamaşır konulan dolap
- CUMAYERİ
- ...
- YEREŞEĞİ
-
-
[isim]
Makaslı böcek
-
[isim]
Makaslı böcek
- PUDRİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pudralık
-
[isim]
Pudralık
- YERLİLİK
- ...
- KURSİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kurs öğrencisi
-
[isim]
Kurs öğrencisi
- BURSİYER
- ...
- TERSİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Üçüncül
-
[sıfat]
Üçüncül
- VESTİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Otel, lokanta vb. yerlerde veya evlerde şapka, palto, pardösü gibi eşyayı bırakmak ve korumak için ayrılmış yer, askılık
- "Vestiyerde bir kadın şapkası unutulmuş olduğunu görmüştüm." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Otel, lokanta vb. yerlerde veya evlerde şapka, palto, pardösü gibi eşyayı bırakmak ve korumak için ayrılmış yer, askılık
- YERLEŞİK
-
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş
- "Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez." (Atilla İlhan)
-
Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
-
Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan
- "Ankara'daki yerleşik tiyatro sayısı altıya yükseldi."
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş
- YERLEŞME
-
-
[isim]
Yerleşmek işi
-
Yerleşim alanı veya merkezi
- "Boğaziçi köyleri, İstanbul'la ancak deniz yoluyla bağlanan, kopuk yerleşmelerdi." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Yerleşmek işi
- PRÖMİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İlk gösteri
-
[isim]
İlk gösteri
- EYERLEME
-
-
[isim]
Eyerlemek işi
-
[isim]
Eyerlemek işi