İçinde ye olan 8 harfli 255 kelime var. İçerisinde YE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ye olan kelimeler listesine ya da Sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EY, YE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TEBAİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kanun, buyruk vb.ne uyma
  2. Devlete veya güçlü kişiye bağlanma

İŞGALİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İşgal edilen yere ödenen ücret veya vergi

KUTSİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kutsallık

PUDRİYER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Pudralık

ŞİFONYER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çekmecelerine çamaşır konulan dolap

YETİNGEN

  1. [sıfat] Kanaatkâr

POLİSİYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Konusu polisin ilgilendiği alanlarda olan (olay, roman, film vb.)
    • "Bu öyküleri polisiye tekniği açısından gözden geçirmeden içinin rahat etmeyeceği ortadaydı." (Tomris Uyar)

MANYEZİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Doğal magnezyum silikat, lüle taşı, Eskişehir taşı

YEZİTLİK

  1. [isim] Yezit olma durumu, yezit gibi davranma, kötülük, hainlik

FELAHİYE
...
EYYÜBİYE
...
VERESİYE

  1. [zarf] Karşılığı sonra ödenmek üzere, peşin karşıtı
    • "Bunların içinde Nihat'a istediği kadar veresiye alabileceğini söyleyenler de var." (Peyami Safa)
    • "Mütemadiyen veresiye veriyor ve müşteriler ay başında borç ödeyeceklerine Tevfik'e dert yanıyorlar." (Halide Edip Adıvar)
  2. Özensiz, gönülsüz, önem vermeden
    • "Çok veresiye iş görüyor."

ZÜRRİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Döl, soy sop, sulp
  2. Çocuk

İHBARİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Haber verme kâğıdı, bildirim, ihbarname
  2. Haber verme ücreti

YEMLEMEK

  1. [-i] Hayvana yem vermek, beslemek
  2. Yem takmak
    • "Paraketalarımızı yemledik, çekidüzen verdik..." (Halikarnas Balıkçısı)
  3. Bir kimseyi elde edecek, kandıracak biçimde davranmak
    • "Harcadığım zamana ve çabaya karşılık elime tek kuruş geçmediği gibi Kâmil Bey'i yemleyebilmek için bir yığın da masrafa girmiştim." (Sulhi Dölek)
  4. Toplara ağızotu koymak

DAVETİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir toplantıya, bir yere çağrılanlara gönderilen yazının bulunduğu belge
    • "Kapıda gülümseyen bir zat davetiye kontrol ediyor." (Burhan Felek)

YEĞLEYİŞ
...
OPTİSYEN
...
LEZBİYEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sevici

YERLİLİK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü