İçinde ye olan 6 harfli 109 kelime var. İçerisinde YE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ye olan kelimeler listesine ya da Sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ATÖLYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Zanaatçıların veya resim, heykel sanatlarıyla uğraşanların çalıştığı yer, işlik
-
[isim]
Zanaatçıların veya resim, heykel sanatlarıyla uğraşanların çalıştığı yer, işlik
- YEKTEN
-
-
[zarf]
Birden, birdenbire
- "Sabunlu elleriyle kapıyı açıp da kâhya kadın, selam sabahtan evvel, yekten ona, Rabia'yı niçin öğleden sonra dersten alıkoyduğunu sorunca şaşırdı." (Halide Edip Adıvar)
-
Durup dururken
-
[zarf]
Birden, birdenbire
- BADİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çöl
- "Bütün İslam diyarlarından, Afrika'nın badiyelerinde Müslümanlar hep bir Mehdi'yi beklerler." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Çöl
- EYERLİ
-
-
[sıfat]
Eyer vurulmuş, sırtına eyer konulmuş (hayvan)
-
[sıfat]
Eyer vurulmuş, sırtına eyer konulmuş (hayvan)
- ÖĞLEYE
- ...
- İYELİK
-
-
[isim]
Kendisinin olan bir şeyi yasa çerçevesi içinde istediği gibi kullanabilme hakkını taşıma durumu, sahiplik, mülkiyet
-
[isim]
Kendisinin olan bir şeyi yasa çerçevesi içinde istediği gibi kullanabilme hakkını taşıma durumu, sahiplik, mülkiyet
- HİKAYE
- ...
- LUTİYE
- ...
- VİKAYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Koruma
-
[isim]
Koruma
- HİMAYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Koruma, gözetme, esirgeme, koruyuculuk, gözetim
- "Henüz ana himayesine ne kadar muhtaç olduğunu görüyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Kayırma, elinden tutma
-
[isim]
Koruma, gözetme, esirgeme, koruyuculuk, gözetim
- TABİYE
- ...
- MAİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üst görevlinin yanında bulunan kimseler, alt kademedekiler
-
[isim]
Üst görevlinin yanında bulunan kimseler, alt kademedekiler
- YEMENİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalıpla basılıp elle boyanan, kadınların başlarına bağladıkları tülbent
- "Genç güzel aşçı kadının dört örgülü uzun saçları siyah bir yemeni ile örtülüydü." (Aka Gündüz)
-
Bir tür hafif ve kaba ayakkabı
- "Hacı, ayağından yemenisini çıkardı, arabadan uzattı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Kalıpla basılıp elle boyanan, kadınların başlarına bağladıkları tülbent
- DİZYEM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sıcakölçerde santigradın onda biri
-
[isim]
Sıcakölçerde santigradın onda biri
- HİJYEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sağlık bilgisi
-
Sağlık koruma, hıfzıssıhha
-
[sıfat]
Sağlıklı
-
[isim]
Sağlık bilgisi
- AFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hasta olmama durumu, sağlık, esenlik
- "Allah daha ziyade afiyet versin." (Necati Cumalı)
- "Cezveyi sürüyor, fincana boşaltıyor, kahveyi afiyetle içiyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Hasta olmama durumu, sağlık, esenlik
- HEDİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Armağan
- "Başında kâhyanın bol keseden hediye ettiği beyaz kasket, doğru arkadaşlarını bulmaya gitti." (Haldun Taner)
-
Fiyat
- "Bu masa örtüsünün hediyesi otuz milyon liradır."
-
[isim]
Armağan
- YELLOZ
-
-
[sıfat]
Ahlaksız, hafifmeşrep, şıllık (kadın)
- "Gülsüm adında, suratsız, yelloz bir kız bulmuştu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[sıfat]
Ahlaksız, hafifmeşrep, şıllık (kadın)
- YEGANE
- ...
- NEREYE
-
-
[zarf]
Hangi yere?
- "Kitabı nereye koydun?"
-
[zarf]
Hangi yere?