İçinde ye olan 4 harfli 20 kelime var. İçerisinde YE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ye olan kelimeler listesine ya da Sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EY, YE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EYER

  1. [isim] Binek hayvanlarının sırtına konulan, oturmaya yarayan nesne
    • "Gözlerini eyerin kuburluklarıyla atın doru boynunda hasıl olan gölgeli çizgiye dikmişti." (Ömer Seyfettin)

EVYE
...
YEME

  1. [isim] Yemek işi
    • "Herkes yemeye ekmek bulamazken onlar rahat geçiniyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Yiyecek
    • "Bu ay yeme masrafımız çok oldu."

YEDİ

  1. [isim] Altıdan sonra gelen sayının adı
  2. Bu sayıyı gösteren 7, VII rakamlarının adı
  3. [sıfat] Altıdan bir artık
    • "Yedi kalem."

NİYE

  1. [zarf] Niçin, neden
    • "Sen bana niye söylemedin, sadaka verirdik, adak adardık." (Memduh Şevket Esendal)

GAYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Amaç, hedef
    • "Para? O bir gaye değil fakat harcamayı sevdiğim bir şey." (Halide Edip Adıvar)

REYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Çizgili çubuklu çizgileri olan (kumaş)
    • "Fenerliler, sarı lacivert reye fanila giymişler." (Haldun Taner)

YEKE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Kayıkta dümeni kullanmak için dümenin baş tarafına takılan kol

AYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kur'an surelerini oluşturan kısımlardan her biri
    • "Unutmadığı ayetlerle namaz kılıyor, dua ediyordu." (Ömer Seyfettin)

PAYE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Rütbe
    • "Lalalık, kavaslık derecelerinden kalfalık payesine yükseldiği bir sırada yanımdan uzaklaştırıldı, gitti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Onlar, bize bir esirden fazla paye vermemek fikrindedirler." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Derece, aşama

ÜNYE
...
YENİ

  1. [sıfat] Kullanılmamış olan, eski karşıtı
    • "Yeni giysi. Yeni ayakkabı."
  2. Oluş veya çıkışından beri çok zaman geçmemiş olan
    • "Yeni haber. Yeni moda."
  3. En son edinilen
    • "Yeni eve taşındık."
  4. İşe henüz başlamış
    • "Yeni öğrenci. Yeni asker."
  5. O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan
    • "Yeni bir buluş. Yeni bir düşünce."
  6. Tanınmayan, bilinmeyen
    • "Yeni imzalara rastlıyoruz."
  7. Daha öncekilerden farklı olan
    • "Yeni ihtiyaçlarımız var."
  8. [zarf] Biraz önce, çok zaman geçmeden
    • "Yeni tanıştığım orman uzmanları çok nazik ve kibar insanlardı." (Çetin Altan)

DAYE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çocuk bakıcısı, sütnine, dadı

DİYE

  1. [zarf] Herhangi bir yargıya vararak
  2. Niteleyerek
  3. Sanarak, diyerek

NEYE
...
SAYE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gölge
  2. Koruma, yardım

YELE

  1. [isim] At, aslan vb. hayvanların ensesinde veya boynunda bulunan uzun kıllar
    • "O aslan yelesine benzer saçlar şimdi süt beyaz olmuş." (Haldun Taner)
  2. Balıklarda sırt yüzgeci

YETİ

  1. [isim] İnsanda bulunan, bir şey yapabilme yeteneği, meleke
    • "Aklımız fikrimiz hep insanda, yetilerimizi var gücümüzle çoğaltıp onun rahatlığına çalışıyoruz." (Azra Erhat)
  2. Bellek, usa vurma, algılama veya imgeleme gibi insanın doğuştan gelen zihin güçlerinden herhangi biri, meleke

YEİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü
    • "Seni bu derece derin bir ıstıraba, karanlık bir yeise düşüren şey nedir?" (Hüseyin Cahit Yalçın)
    • "Bu kelimeyi işitince derin bir yeis, anlatılmaz bir elem duyarım." (Ömer Seyfettin)
    • "Omuzları bir ihtiyar gibi çökmüş, sesi yeise bürünmüş, kendi kendine söyleniyordu." (Halide Edip Adıvar)
    • "Şimdi bu ümidin boşa çıktığını anlayınca birden yeise kapıldı." (Refik Halit Karay)

BİYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Genellikle giysinin yaka, kol, etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü