İçinde yar olan 7 harfli 46 kelime var. İçerisinde YAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yar olan kelimeler listesine ya da Sonu yar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
RAY, YAR
2 Harfli Kelimeler
AR, AY, RA, YA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YARATIM
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Özel yetenekle ortaya konulan eser veya nesne, yaratı, kreasyon
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Özel yetenekle ortaya konulan eser veya nesne, yaratı, kreasyon
                    
                    
- YARAYIŞ
- ...
- YARASIN
- 
    - 
                    
                        "afiyet olsun" anlamında kullanılan bir söz
                    
                    - "Kuru lafın işe yarayacağına hiç aklı ermedi." (Ömer Seyfettin)
- "Ona iyilik yaramaz."
 
 
- 
                    
                        "afiyet olsun" anlamında kullanılan bir söz
                    
                    
- UYARLIK
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Uygun olma durumu, uygunluk
                    
                    - "Ben o aralık -üçü yirmi geçiyor- deyivermiştim. Bu uyarlığa önce kimse şaşmadı." (Haldun Taner)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Uygun olma durumu, uygunluk
                    
                    
- YARARCI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yarar peşinde koşan kimse, faydacı, pragmatik
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yarar peşinde koşan kimse, faydacı, pragmatik
                    
                    
- YARATMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yaratmak işi
                    
                    - "Bir sihirli kelimesi içinde şimşekler yaratmaya kadirdi." (Hüseyin Cahit Yalçın)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yaratmak işi
                    
                    
- KAYARTO
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Ahlaksız kimse, melun
                    
                    - "Vah vah, aynalı şeydi doğrusu, kayartonun elinden kurtaramadınız." (Refik Halit Karay)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ahlaksız kimse, melun
                    
                    
- AYARTMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Ayartmak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ayartmak işi
                    
                    
- YARGILI
- ...
- ZİYARET
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Birini görmeye, biriyle görüşmeye gitme, görüşme
                    
                    - "Haftada iki gece ziyaretine giderdik." (Halit Fahri Ozansoy)
- "Eli rehberli Amerikan turistleri gibi, geldikleri şehrin önce tarihî anıtlarını ziyaret ederler." (Haldun Taner)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Birini görmeye, biriyle görüşmeye gitme, görüşme
                    
                    
- YARAŞIK
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yaraşma, uyma, uygunluk
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yaraşma, uyma, uygunluk
                    
                    
- YARAMAK
- 
    - 
                        [-e]
                    
                        Bir şey yararlı olmak, yarar sağlamak
                    
                    - "Kuru lafın işe yarayacağına hiç aklı ermedi." (Ömer Seyfettin)
- "Ona iyilik yaramaz."
 
- 
                    
                        Bir iş için uygun olmak, kullanılır olmak
                    
                    
 
- 
                        [-e]
                    
                        Bir şey yararlı olmak, yarar sağlamak
                    
                    
- YARIŞIM
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yarışma
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yarışma
                    
                    
- YARGICI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Hakem
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Hakem
                    
                    
- YARAMAZ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Uygun ve yararlı olmayan, bir işe yaramayan
                    
                    
- 
                    
                        Söz dinlemeyen, uslu durmayan, yasaklanan şeyleri yapmakta ayak direyen, haşarı (çocuk), uslu karşıtı
                    
                    - "Annesine bakabilmek için akşama kadar elliye yakın yaramazın kahrını çekiyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
 
- 
                    
                        Çapkın
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Uygun ve yararlı olmayan, bir işe yaramayan
                    
                    
- YARANIŞ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yaranma işi veya biçimi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yaranma işi veya biçimi
                    
                    
- TAYYARE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Uçak
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Uçak
                    
                    
- YARAŞIR
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Layık, uygun
                    
                    - "Devlet ... malul ve gazileri korur ve toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlar." (Anayasa)
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Layık, uygun
                    
                    
- SEYYARE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Gezegen
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Gezegen
                    
                    
- YARILMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yarılmak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yarılmak işi
                    
                    
