İçinde yal olan 7 harfli 43 kelime var. İçerisinde YAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yal olan kelimeler listesine ya da Sonu yal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
YAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AY, LA, YA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİYALAJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Piroksen cinsinden, doğal kalsiyum, magnezyum ve demir silikatı
-
[isim]
Piroksen cinsinden, doğal kalsiyum, magnezyum ve demir silikatı
- HAYALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde bazen görüldüğü sanılan cin, peri, hortlak vb. görüntüler
-
Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, görüntü
- "Gözümün önünde durmaksızın geçen bir hayalet var." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Belli belirsiz görülen şey, gölge
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde bazen görüldüğü sanılan cin, peri, hortlak vb. görüntüler
- İNİSYAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İlk satırın ilk harfinin büyük puntoda ve süslü yazılarla dizilme işlemi
-
[isim]
İlk satırın ilk harfinin büyük puntoda ve süslü yazılarla dizilme işlemi
- YALPILI
-
-
[sıfat]
Bir yanı öbüründen yüksek veya kalın
-
[sıfat]
Bir yanı öbüründen yüksek veya kalın
- KENYALI
- ...
- RUSYALI
- ...
- DİYALİZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı cisimlerin gözenekli zarlardan geçebilmesi temeline dayanan bir çözümleme veya arıtma yöntemi
-
[isim]
Bazı cisimlerin gözenekli zarlardan geçebilmesi temeline dayanan bir çözümleme veya arıtma yöntemi
- KONYALI
- ...
- SEYYALE
- ...
- YALAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin üzerinden dilini sürüp geçirmek
- "Komşu köşklerden kopup gelen fasulye kokulu bir rüzgâr yüzümüzü yalayıp geçti." (Haldun Taner)
-
Dilini gezdirerek bir şeyin üzerindekini almak
- "Kara üzüm tıkınıyor ya, parmak uçlarına bulaşan görünmez balını, teker teker yalıyor." (Atilla İlhan)
-
Sıyırarak, dokunarak geçmek
- "Bir güneş parçası binanın yüzünü yalayarak açık kapılardan içeri giriyor." (Refik Halit Karay)
-
Dalgalar geminin içine girmeyip yalnız bordasını sıyırarak geçmek
-
[-i]
Bir şeyin üzerinden dilini sürüp geçirmek
- DİYALOG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Karşılıklı konuşma
- "Kendisiyle diyalog kuramamaktan yakındığımız insan, bazen en yakın çevremizden olabilir." (Haldun Taner)
-
Oyun, roman, hikâye vb. eserlerde iki veya daha çok kimsenin konuşması
- "Kişileri canlı, diyalogları kişilerin karakter özelliklerini yansıtacak gibi ustalıkla seçilmişti." (Necati Cumalı)
-
Konuşmaya dayanılarak yazılmış eser
-
Anlaşma, uyum sağlama veya bu yolda çalışma
-
[isim]
Karşılıklı konuşma
- BATİYAL
- ...
- YALANCI
-
-
[isim]
Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse
-
[sıfat]
Gerçek olmayan, gerçeğe benzetilmiş
- "Fakat ben bu yalancı neşeye inanıyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse
- ÇEKYALI
- ...
- YAHYALI
- ...
- YALITIM
-
-
[isim]
Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma, tecrit, izolasyon
-
Elektrik, ses ve ısı akımını engelleme, izolasyon
-
[isim]
Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma, tecrit, izolasyon
- DİYALEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir önermeyi başka bir önerme ile tanıtlamak yoluyla yapılan sofizm, üstü örtülü bir tür kısır döngü
-
[isim]
Bir önermeyi başka bir önerme ile tanıtlamak yoluyla yapılan sofizm, üstü örtülü bir tür kısır döngü
- RÖYALTİ
- ...
- TAYALIK
-
-
[isim]
Dadılık
- "Osman Efendi, tayalık vazifesini üstüne almıştı." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Dadılık
- FANYALI
- ...