İçinde vır olan 25 kelime var. İçerisinde VIR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vır olan kelimeler listesine ya da Sonu vır ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KIVIRCIKLAŞMAK
KIVIRCIKLAŞMA
KIVIRABİLMEK
KIVIRABİLME, VIRILDANMAK, VIRVIRCILIK
VIRAKLAMAK, VIRILDAMAK, VIRILDANMA
KIVIRTMAK, VIRAKLAMA, VIRILDAMA
KIVIRCIK, KIVIRMAK, KIVIRTMA, TIRIVIRI, VIRLAMAK, VIRVIRCI
KIVIRIŞ, KIVIRMA, SIVIRYA, TAVIRLI, VIRILTI, VIRLAMA
TAVIR
I R V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
IR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KIVIRCIKLAŞMAK
-
-
[nsz]
Kıvırcık duruma gelmek
- "Sanki sıcak bir iklimde bir parça kavrulmuş gibi biraz kıvırcıklaşmış sakalıyla ... ancak kırk beş yaşlarında olmalıydı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[nsz]
Kıvırcık duruma gelmek
- KIVIRCIKLAŞMA
-
-
[isim]
Kıvırcıklaşmak işi
-
[isim]
Kıvırcıklaşmak işi
- KIVIRABİLMEK
- ...
- VIRILDANMAK
-
-
[nsz]
Kendi kendine sürekli konuşmak
-
[nsz]
Kendi kendine sürekli konuşmak
- KIVIRABİLME
- ...
- VIRVIRCILIK
-
-
[isim]
Vırvırcı olma durumu
-
[isim]
Vırvırcı olma durumu
- VIRILDANMA
-
-
[isim]
Vırıldanmak işi
-
[isim]
Vırıldanmak işi
- VIRILDAMAK
-
-
[nsz]
Usandıracak, sinirlendirecek biçimde durmadan konuşmak
-
[nsz]
Usandıracak, sinirlendirecek biçimde durmadan konuşmak
- VIRAKLAMAK
- ...
- VIRAKLAMA
- ...
- KIVIRTMAK
-
-
[-i]
Kıvırma işini yaptırmak
-
[-i]
Kıvırma işini yaptırmak
- VIRILDAMA
-
-
[isim]
Vırıldamak işi
-
[isim]
Vırıldamak işi
- VIRVIRCI
-
-
[isim]
Can sıkacak kadar çok konuşan kimse
-
[isim]
Can sıkacak kadar çok konuşan kimse
- KIVIRCIK
-
-
[isim]
Genellikle Trakya ve Marmara'da yetiştirilen, beyaz tüylü, ince kuyruklu bir tür koyun, kıvırcık koyun
-
Bu koyunun eti
-
Kıvırcık marul
-
[sıfat]
Küçük küçük kıvrımları olan
- "Altı yaşlarında sarı, kıvırcık saçlı bir kız çocuğu, tepine tepine ağlıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Genellikle Trakya ve Marmara'da yetiştirilen, beyaz tüylü, ince kuyruklu bir tür koyun, kıvırcık koyun
- KIVIRMAK
-
-
[-i]
Herhangi bir şeyi bükmek
- "Fino, beni görünce kuyruğunu kıvırıp düşmanca havlaya havlaya beyaz dişlerini gösterdi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Kenarından katlamak
-
Bir giysinin veya kumaşın kenarını bükerek tersinden dikmek
-
Kalçalarını iki yana sallayarak oynamak veya yürümek
-
Uydurup söylemek
- "Gene yalanları kıvırmaya başladı."
-
[-e]
Sapmak
- "Araba birdenbire sağa kıvırdı."
-
[nsz]
Yapmak istememek, yan çizmek
-
[nsz]
Başarmak, başa çıkmak, becermek, hakkından gelmek
- "Hâlbuki Nahit onu odasına çekip de baş başa prova yaptığı zamanlarda pek âlâ kıvıracağa benziyordu." (Tarık Buğra)
-
[-i]
Herhangi bir şeyi bükmek
- KIVIRTMA
-
-
[isim]
Kıvırtmak işi
-
[isim]
Kıvırtmak işi
- VIRLAMAK
-
-
[nsz]
Vırıldamak
-
[nsz]
Vırıldamak
- TIRIVIRI
-
-
[isim]
Misina ağından çeşitli boyutlarda örülmüş, ucuna kurşun ağırlık takılan av malzemesi
-
[isim]
Misina ağından çeşitli boyutlarda örülmüş, ucuna kurşun ağırlık takılan av malzemesi
- VIRILTI
-
-
[isim]
Vırıldama sesi
-
[isim]
Vırıldama sesi
- VIRLAMA
-
-
[isim]
Vırlamak işi veya durumu
-
[isim]
Vırlamak işi veya durumu