İçinde vr olan 6 harfli 31 kelime var. İçerisinde VR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vr olan kelimeler listesine ya da Sonu vr ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEVREK
- ...
- SAVRAN
- ...
- ÇEVRİK
-
-
[sıfat]
Çevrilmiş, dönük
- "Bu gücün içeriye ve dışarıya çevrik belirtileri insan için hep yararlıdır." (Azra Erhat)
-
[sıfat]
Çevrilmiş, dönük
- AVRUPA
- ...
- DEVRİM
-
-
[isim]
Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik
-
İhtilal
- "Fransız devrimi."
-
İnkılap
-
Çevrilme, katlanma, bükülme
-
[isim]
Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik
- HAVRAN
- ...
- NEVROZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle bunalım ve beden görevleri üzerinde yakınmalarla beliren, kişiliğin ve uyumun bütününü etkilemeyen, ruhsal kaynaklı sinir hastalığı, sinirce
-
[isim]
Genellikle bunalım ve beden görevleri üzerinde yakınmalarla beliren, kişiliğin ve uyumun bütününü etkilemeyen, ruhsal kaynaklı sinir hastalığı, sinirce
- PLEVRA
- ...
- KAVRUK
-
-
Kavrulmuş olan
-
Kurumaya yüz tutmuş
-
Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememiş olan
- "Kalem gibi baldırlı, kavruk çocuklara para verdim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kavrulmuş olan
- TEVRAT
- ...
- ÇEVRİM
-
-
[isim]
Devir
-
Bir elektrik akımının iletken üzerinde aldığı yol, devre
-
Elektrik enerjisinin bir başka enerjiye dönüştürülmesi
-
[isim]
Devir
- SAVRUK
-
-
[sıfat]
Aklını işine vermeyen, dikkatsiz
- "Tavırları şiir gibi ahenktar olan Leyla, ev hayatında ne kadar savruk, güler yüzü ne kadar abustu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yersiz para harcayan, tutumsuz
-
Düzensiz, dağınık
- "Savruk bir çalışma."
-
[sıfat]
Aklını işine vermeyen, dikkatsiz
- NEVRUZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan martın yirmi birine rastlayan gün
-
Çiçekleri aslanağzına benzeyen, türlü renkte bir kır bitkisi
-
Nevruz otu
-
[isim]
Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan martın yirmi birine rastlayan gün
- KAVRAM
-
-
[isim]
Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon
- "Herkesin kendine özgü bir mutluluk kavramı vardır." (Haldun Taner)
-
Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, konsept, mefhum, nosyon
-
Karın zarı, periton
-
Tutam, avuç dolusu
-
[isim]
Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon
- GEVREK
-
-
[sıfat]
Kolayca kırılıp ufalanan
- "Bazı taşlar çok gevrek olur."
- "Diğer dükkânların satılmayan mallarını ben sanki ne yapayım diye gevrek gevrek gülerek kendi kendine hak verirdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Şen, neşeli (gülüş)
- "Faik'in şişkin ağzından gevrek bir kahkaha boşaldı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Ağzın içinde kolayca parçalanıp dağılacak biçimde hazırlanmış bir tür çörek
-
[sıfat]
Kolayca kırılıp ufalanan
- DEVRAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dünya
- "Ben neyleyim büyükse devran."
-
Kader, talih
- "Herkesin başına yazılan gelir, devrandır." (Cem Sultan)
-
Zaman, çağ
- "Ben artık eskisi gibi değilim / Devran değişti." (Behçet Necatigil)
-
[isim]
Dünya
- DEVREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Devir (II) yoluyla, devrederek
- "Devren satılık bakkal dükkânı."
-
[zarf]
Devir (II) yoluyla, devrederek
- KAVRAÇ
-
-
[isim]
Ağır taşları tutup kaldırmaya yarayan, iki tutaklı demir araç
-
[isim]
Ağır taşları tutup kaldırmaya yarayan, iki tutaklı demir araç
- KIVRIM
-
-
[isim]
Bir şeyin kıvrılan yeri, büklüm
-
Bir tür tatlı
- "Cevizli kıvrım."
-
Ayrım, dönemeç
- "Yolun kıvrımında ayrılanlarla dönüp bakıştık." (Aka Gündüz)
-
Kıvrılma sonunda oluşan toprak dalgası
-
[isim]
Bir şeyin kıvrılan yeri, büklüm
- ÇİVRİL
- ...