İçinde vla olan 8 harfli 20 kelime var. İçerisinde VLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vla olan kelimeler listesine ya da Sonu vla ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LAV
2 Harfli Kelimeler
AL, AV, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AVLANMAK
-
-
[nsz]
Avlama işine konu olmak
-
Ava gitmek, ava çıkmak, av için dolaşmak
- "Ben her yıl bu ormanda avlanırım."
-
[nsz]
Avlama işine konu olmak
- AVLATMAK
-
-
[-i]
Avlanma işini yaptırmak
- "Valinin bunları avlatıp yemesi oralılara çirkin, biraz da iğrenç görünürdü." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Avlanma işini yaptırmak
- EVLATSIZ
-
-
[sıfat]
Evladı olmayan
- "Kadınları dul, çocukları yetim, aileleri evlatsız bırakmadık." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Evladı olmayan
- TAVLANMA
-
-
[isim]
Tavlanmak işi
-
[isim]
Tavlanmak işi
- KAVLANMA
-
-
[isim]
Kavlanmak işi
-
[isim]
Kavlanmak işi
- KAVLATMA
-
-
[isim]
Kavlatmak işi
-
[isim]
Kavlatmak işi
- KOVLAMAK
-
-
[-i]
Birinin yaptığı işi, söylediği sözü yermek, kötülemek, birisini yerip çekiştirmek, fitlemek, gammazlamak
-
[-i]
Birinin yaptığı işi, söylediği sözü yermek, kötülemek, birisini yerip çekiştirmek, fitlemek, gammazlamak
- ÇAVLANMA
-
-
[isim]
Çavlanmak işi
-
[isim]
Çavlanmak işi
- HAVLAMAK
-
-
[nsz]
Köpek bağırmak, ürümek
-
[nsz]
Köpek bağırmak, ürümek
- HAVLATMA
-
-
[isim]
Havlatmak işi
-
[isim]
Havlatmak işi
- KAVLAĞAN
-
-
[isim]
Çınar ağacı
-
[isim]
Çınar ağacı
- TAVLAMAK
-
-
[-i]
İşlenilecek bir nesneye gereken ısıyı veya nemi sağlamak, tav vermek
-
Yolsuz ve kolay kazanç umudu vererek dolandırmak
-
Ümit vererek kandırmak, kendine bağlamak, aldatmak
-
Karşı cinsin gönlünü çelmek, kandırıp elde etmek
- "Hiçbir namuslu insan kendisine gönül vermiş bir kızdan, tavladım, diye söz etmez." (Orhan Kemal)
-
[-i]
İşlenilecek bir nesneye gereken ısıyı veya nemi sağlamak, tav vermek
- KAVLAMAK
-
-
[nsz]
Kabarıp dökülmek, soyulmak
-
[nsz]
Kabarıp dökülmek, soyulmak
- EVLATLIK
-
-
[isim]
Evlat olma durumu
- "Evdekiler Tanrı huzurunda şahit tutup Seyit'i evlatlıktan reddetti." (Lâtife Tekin)
-
Küçük yaştan beri eve alınıp yetiştirilen kimse
- "Albayın evlatlığı kendini göstermek için terliklerini şaplata şaplata aşırı bir kırıtışla geçmişti." (Haldun Taner)
-
Birinin yasayla evlat olma hakkı tanıdığı kimse
-
[isim]
Evlat olma durumu
- KAVLAŞMA
-
-
[isim]
Kavlaşmak işi
-
[isim]
Kavlaşmak işi
- SAVLAMAK
-
-
[-i]
İddia etmek
- "Nasıl eleştirmen yazarın kişisel yaşamını bildiğini iddia ediyorsa romancı da falancanınkini bildiğini savlayacak." (Selim İleri)
-
[-i]
İddia etmek
- HAVLAYIŞ
-
-
[isim]
Havlama işi veya biçimi
-
[isim]
Havlama işi veya biçimi
- CAVLAMAK
-
-
[nsz]
Kavlamak, tüyünü dökmek, çıplak kalmak
-
[nsz]
Kavlamak, tüyünü dökmek, çıplak kalmak
- EGAVLAMA
- ...
- HAVLANMA
-
-
[isim]
Havlanmak durumu
-
[isim]
Havlanmak durumu