İçinde vazi olan 21 kelime var. İçerisinde VAZİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vazi olan kelimeler listesine ya da Sonu vazi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

VAZİFELENDİRMEK

14 Harfli Kelimeler

VAZİFELENDİRME, VAZİFEŞİNASLIK

12 Harfli Kelimeler

VAZİFESİZLİK

11 Harfli Kelimeler

VAZİFELİLİK, VAZİFEŞİNAS

10 Harfli Kelimeler

KRUVAZİYER

9 Harfli Kelimeler

BURJUVAZİ, MÜTEVAZİN, NEVAZİŞLİ, NÜVAZİŞLİ, SVAZİLAND, VAZİFESİZ

8 Harfli Kelimeler

MÜTEVAZİ, VAZİFELİ

7 Harfli Kelimeler

NEVAZİL, NEVAZİŞ, NÜVAZİŞ, VAZİYET

6 Harfli Kelimeler

MUVAZİ, VAZİFE




Kelime bulma makinesi

A V Z İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

İVAZ, VAİZ

3 Harfli Kelimeler

VAZ

2 Harfli Kelimeler

AV, AZ, İZ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

VAZİFELENDİRMEK

  1. [-i] Ödevlendirmek
  2. Görevlendirmek

VAZİFEŞİNASLIK
...
VAZİFELENDİRME

  1. [isim] Vazifelendirmek işi

VAZİFESİZLİK

  1. [isim] Vazifesiz olma durumu

VAZİFELİLİK
...
VAZİFEŞİNAS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ödevine, işine bağlı

KRUVAZİYER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Büyük gezinti gemisi

BURJUVAZİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Burjuva sınıfı, kent soyluluk

SVAZİLAND
...
NÜVAZİŞLİ
...
MÜTEVAZİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Birbirine uyan, oranlı

VAZİFESİZ

  1. [sıfat] Ödevi, görevi olmayan

NEVAZİŞLİ
...
VAZİFELİ

  1. [sıfat] Ödevli
  2. Görevli
    • "Bu sırada vazifeli polisler, şehrin her köşesinde işbaşında idiler." (Haldun Taner)

MÜTEVAZİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Birbirine paralel olan

NEVAZİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nezle
    • "Sabah erkenden ayaza çıkarsan nevazil olursun..." (Burhan Felek)

NÜVAZİŞ
...
VAZİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Konum
    • "Kasaba coğrafi vaziyeti yüzünden lodosu, poyrazı pek az tutan bir limanda kurulmuştur."
    • "İşgalden sonra Rumların bize karşı nasıl bir vaziyet aldıklarını da pekâlâ biliyorduk." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Karısı ve arkadaşı da bir müddet sustular, galiba bir şeyler düşündüler. Vaziyeti yine genç diplomat kurtardı." (Refik Halit Karay)
  2. Durum, tavır, hâl
    • "Vaziyetimi söyleyiniz, hemen gelir beni kurtarır." (Aka Gündüz)

NEVAZİŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İltifat, gönül alma, okşama
    • "Vaktiyle en tatlı iltifatları, en sıcak nevazişleri ondan işittim." (Orhan Seyfi Orhon)

VAZİFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ödev
    • "Şimdi artık vazife bitmiş, gülüp eğlenmeye sıra gelmiştir." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Geçici Bakanlar Kurulu, seçim süresince ve yeni Meclis toplanıncaya kadar vazife görür." (Anayasa)
    • "Biz burada beklemişiz, onun vazifesi mi?"
  2. Görev
    • "Nedim bugün vazifesine geç geldi." (Aka Gündüz)
  3. Günlük ücret, yevmiye

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü