İçinde uğ olan 7 harfli 18 kelime var. İçerisinde UĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uğ olan kelimeler listesine ya da Sonu uğ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- UĞRANMA
-
-
[isim]
Uğranmak işi
-
[isim]
Uğranmak işi
- UĞRAMAK
-
-
[-e]
Yola devam etmek üzere, bir yerde kısa bir süre kalmak
- "Üç günde yalnız üç vapur iskeleye uğradı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir yerin yanından, yakınından, içinden geçmek
- "Ona kapıdan şöyle bir uğramak isterdim." (Haldun Taner)
-
Fırlayarak çıkmak, dışarı çıkmak
- "Zelzele çığlığıyla beraber hepsi evden dışarı uğradılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Kötü duruma konu olmak
- "Öldüreceğiz diyenlere karşı, ölmeyeceğiz diye harbe girebiliriz. Lakin millet hayatı tehlikeye uğramadıkça harp bir cinayettir." (Atatürk)
-
Yaklaşmak
- "Erkek misafir geldiği zaman Despina'dan başka kimse salona, kapının yanına uğramayacaktı." (Ömer Seyfettin)
-
Karşılaşmak, maruz kalmak
- "Millî Mücadele'nin başından o güne kadar Atatürk'ün en hafif bir sitemine uğramamıştım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Cin, peri çarpmak
-
[-e]
Yola devam etmek üzere, bir yerde kısa bir süre kalmak
- SOLUĞAN
-
-
[sıfat]
Nefes darlığına tutulmuş
-
[isim]
Uzaklarda esen rüzgârdan sonra başlayan dalga hareketi
- "Adaların kıyılarına gürleyen açık deniz soluğanları, ıssız koylara ak bir çizgi çekmişler." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Sık soluyan (hayvan)
-
[sıfat]
Nefes darlığına tutulmuş
- MUĞLALI
- ...
- YATUĞAN
-
-
[isim]
Kanun, santur vb. sazların ortak adı
-
[isim]
Kanun, santur vb. sazların ortak adı
- BUĞUEVİ
-
-
[isim]
Hastalık dolayısıyla mikroplu sayılan eşyanın sıcak buğu ile temizlendiği yer, tephirhane
-
[isim]
Hastalık dolayısıyla mikroplu sayılan eşyanın sıcak buğu ile temizlendiği yer, tephirhane
- TUĞRALI
-
-
[sıfat]
Tuğrası olan
-
[sıfat]
Tuğrası olan
- UĞUNMAK
-
-
[nsz]
Büyük bir üzüntü veya acıdan kıvranmak, soluğu tıkanmak, ağlaya ağlaya bayılmak
-
İsteksiz davranmak, savsaklamak
- "Gönülsüz yazıyorum. İstemediğim için, çevresinde dolanıp uğunuyorum." (Nezihe Meriç)
-
[nsz]
Büyük bir üzüntü veya acıdan kıvranmak, soluğu tıkanmak, ağlaya ağlaya bayılmak
- UĞRUNDA
-
-
[zarf]
Önünde
- "Kışlanın uğrunda bir ufak mezar / Anama söylemen bağrını ezer." (Halk türküsü)
-
[zarf]
Önünde
- UĞURSUZ
-
-
[sıfat]
Kendinde uğursuzluk bulunan, yomsuz, kadersiz, meymenetsiz, menhus, musibet, meşum
- "Kendince uğursuz saydığı işlerden birini işlemiş olmasından korktu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Kendinde uğursuzluk bulunan, yomsuz, kadersiz, meymenetsiz, menhus, musibet, meşum
- UĞRANIŞ
- ...
- UĞRATMA
-
-
[isim]
Uğratmak işi
- "Gece kendiliğinden çıtırdayan merdiven tahtaları onu yalın ayak odasından uğratmaya yetiyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Uğratmak işi
- TUĞLACI
-
-
[isim]
Tuğla yapan veya satan kimse
-
[isim]
Tuğla yapan veya satan kimse
- UĞRATIŞ
- ...
- UĞRAYIŞ
- ...
- UĞRULUK
-
-
[isim]
Uğrunun yaptığı iş, hırsızlık, sirkat
-
[isim]
Uğrunun yaptığı iş, hırsızlık, sirkat
- UĞRAŞMA
-
-
[isim]
Uğraşmak işi
- "Çetin bir uğraşma pahasına mesleğimde muvaffak oluyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Uğraşmak işi
- UĞURLUK
-
-
[isim]
Uğur sayılan kimse, hayvan veya nesne, maskot
-
[isim]
Uğur sayılan kimse, hayvan veya nesne, maskot