İçinde ur olan 6 harfli 157 kelime var. İçerisinde UR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ur olan kelimeler listesine ya da Sonu ur ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KANCUR
-
-
[isim]
İzmarit balığının küçüğü
-
[isim]
İzmarit balığının küçüğü
- URUMCA
- ...
- BİLLUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bazı cisimlerin aldıkları geometrik biçim
- "Su buharı billur durumunda donunca kar olur."
-
Kesme cam, kristal
- "Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Bu maddeden yapılmış
- "Su sesi ve kanat şakırtısından / Billur bir avize Bursa'da zaman." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Koç yumurtası
-
[sıfat]
Duru, temiz ve akıcı
- "Onu görmek, billur sesini dinlemek, elinden bir şey içmek." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Bazı cisimlerin aldıkları geometrik biçim
- BURÇAK
-
-
[isim]
Baklagillerden, taneleri hayvan yemi olarak kullanılan yıllık bir yem bitkisi (Vicia ervilia)
-
Bu bitkinin mercimeğe benzeyen ve genellikle hayvan yemi olarak kullanılan tanesi
-
[isim]
Baklagillerden, taneleri hayvan yemi olarak kullanılan yıllık bir yem bitkisi (Vicia ervilia)
- UYDURU
- ...
- ASURCA
- ...
- URAĞAN
-
-
[isim]
Beraberinde yağmur getirmeyen güçlü fırtına
-
[isim]
Beraberinde yağmur getirmeyen güçlü fırtına
- DÜSTUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genel kural
-
Yasaları içine alan kitap
-
[isim]
Genel kural
- GURUBİ
- ...
- KAMBUR
-
-
[isim]
Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur
- "Mavi gözlü, köse, kamburu çıkmış bir ihtiyardı." (Ömer Seyfettin)
-
Bazı hayvanların sırtındaki çıkıntı
- "Gümüş saplı bastonuna dayanarak yürüyen kamburu çıkmış kadit bir âyan azası misali, ağır ağır bizim tarafa geçti." (Haldun Taner)
-
Yapı veya eşyada dışarıya doğru eğrilme
-
[sıfat]
Vücudunda bu tümsek bulunan (kimse)
-
Sıkıntı, dert
-
[isim]
Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur
- TURHAL
- ...
- AJURLU
-
-
[sıfat]
Her yanı ajur biçiminde işlenmiş bulunan, gözenekli
- "Ajurlu çorap."
-
[sıfat]
Her yanı ajur biçiminde işlenmiş bulunan, gözenekli
- ONURLU
-
-
[sıfat]
Onuru olan veya onurunu üstün tutan, şerefli, gururlu
- "Hint kızları onun için şaşılacak derecede mahcup, çekingen ve onurludur." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Onuru olan veya onurunu üstün tutan, şerefli, gururlu
- BURALI
-
-
[isim]
Bu memleketli, bu yerin halkından olan kimse
- "Siz buralıya benzemiyorsunuz." (Peyami Safa)
-
[isim]
Bu memleketli, bu yerin halkından olan kimse
- MURANA
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Yılan balığına benzeyen, çok yırtıcı, sıcak denizlerde yaşayan, göğüs yüzgeci olmayan, eti beğenilen bir deniz balığı (Muraena)
-
[isim]
Yılan balığına benzeyen, çok yırtıcı, sıcak denizlerde yaşayan, göğüs yüzgeci olmayan, eti beğenilen bir deniz balığı (Muraena)
- SİMURG
- ...
- MAĞDUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın
- "Efendiler, asırlardır şarkta mağdur ve mazlum olan milletimiz..." (Atatürk)
-
[sıfat]
Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın
- BURASI
-
-
[isim]
Bu yer, bura
- "Burası Şakir Mustafa Bey'in yalısı değil mi, efendim?" (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Bu yer, bura
- BURKMA
-
-
[isim]
Burkmak işi
-
[isim]
Burkmak işi
- KURNAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz
- "Nedim kurnaz, benden iki gün evvel izin aldı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz