İçinde uk olan 6 harfli 105 kelime var. İçerisinde UK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uk olan kelimeler listesine ya da Sonu uk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KARTUK
-
-
[isim]
Büyük tarla tarağı
-
[isim]
Büyük tarla tarağı
- KAUÇUK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gövdesi odunsu, öz suyu yapışkan, süt kıvamında, yaprakları oval biçimli, parlak ve kalın, sıcak ülke bitkisi, lastik ağacı (Ficus elastica)
-
Amerika, Asya ve Afrika'nın çeşitli ağaçlarından, özellikle lastik ağacından veya bazı petrol artıklarının birleşiminden elde edilen, dayanıklı ve esnek madde
-
[sıfat]
Bu maddeden yapılmış
- "Kış ortasında hâlâ kauçuk altlı bez ayakkabılar vardı ayağında." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Gövdesi odunsu, öz suyu yapışkan, süt kıvamında, yaprakları oval biçimli, parlak ve kalın, sıcak ülke bitkisi, lastik ağacı (Ficus elastica)
- NANSUK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir cins ince, sık dokunmuş patiska
- "Annesine gelince şu anda nansuk üzerine pembe pamukaki ile fisto yapmakta." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir cins ince, sık dokunmuş patiska
- ZORLUK
-
-
[isim]
Sıkıntı veya güçlükle yapılma durumu, zor olma, güçlük
- "Seyfi, zorluk karşısında kalırsa birini yakalayıp silah atmadan buraya dönecek." (Samim Kocagöz)
-
[isim]
Sıkıntı veya güçlükle yapılma durumu, zor olma, güçlük
- FOLLUK
-
-
[isim]
Tavukların yumurtlaması için hazırlanmış yer
-
[isim]
Tavukların yumurtlaması için hazırlanmış yer
- ABUKÇA
-
-
[zarf]
Abuğa yakışır bir biçimde
-
[zarf]
Abuğa yakışır bir biçimde
- KOLTUK
-
-
[isim]
Omuz başının altında, kolun gövde ile birleştiği yer
- "Gazetelerini bir koltuğunun altına koydu, zayıf kollarıyla kutulara sarıldı." (Halide Edip Adıvar)
- "Nihayet sonbaharın yağmurlu, serin bir günü koltuğa giriyorum." (Ömer Seyfettin)
- "Ercüment, memurluk hayatında her oturduğu koltuğu doldurmuş..." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Ben de aç duracak değilim ya! Bizim orada senin gibi bir ağa yok ki koltuğunun altına sığınalım." (Memduh Şevket Esendal)
-
Kol dayayacak yerleri olan geniş ve rahat sandalye
- "Ta yan beline kadar gömüldüğü koltuğunun içinden ileriye doğru uzandı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Eski düğünlerde damatla gelinin eve girerken konuklar arasından kol kola geçmeleri töreni
- "Babamız, annemizi gelin geldiği ilk gün şu merdivenin alt başında karşılamış, 'koltuk' yapılmıştı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Yapıcılıkta yan destek
-
Demirledikten sonra gemiyi iskeleye, rıhtıma veya başka bir gemiye bağlayan ip
-
Koltuklama veya koltuklanma
- "O koltuktan hoşlanmaz."
-
Kayırma, destek
- "Dayısının koltuğunda sırtı yere gelmez."
-
Yüksek mevki, makam
- "Koltuk kavgası."
-
Genelev
- "Burası Mesut Bey adında bir herifin koltuğudur." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Mısır ve buğday fidesinin yanlarından çıkan filizler
-
Kenar, tenha yer
-
[isim]
Omuz başının altında, kolun gövde ile birleştiği yer
- YONTUK
-
-
[isim]
Yontulmuş yer
-
Yontulmuş parça
- "Yontukları süpürüp atın."
-
[sıfat]
Yontulmuş olan
- "Yontuk kalem."
-
[isim]
Yontulmuş yer
- BOPLUK
-
-
[sıfat]
Bop tutarında olma
- "On bopluk kıymeti yoktu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Bop tutarında olma
- FUKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yoksul, fakir
- "Biriktirdiği bütün parasını sadaka olarak fukaraya verir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Derviş
- "Bir Bektaşi fukarası."
-
Zavallı
- "Bu karışık ve çok fukara bir kumpanyaydı." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Yoksul, fakir
- SELÇUK
- ...
- BUZUKİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bağlamaya benzer, bozuk düzen çalınan bir Yunan çalgısı
-
[isim]
Bağlamaya benzer, bozuk düzen çalınan bir Yunan çalgısı
- TOYLUK
-
-
[isim]
Toy (I) olma durumu veya toyca davranış, acemilik
- "Biz size göstereceğiz, dedi. Toyluğuna verdim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Toy (I) olma durumu veya toyca davranış, acemilik
- KOÇLUK
- ...
- KARLUK
- ...
- PULCUK
- ...
- SOSLUK
-
-
[isim]
Sos konulmak için kullanılan kap
-
[isim]
Sos konulmak için kullanılan kap
- ÇULLUK
-
-
[isim]
Çullukgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika'da yaşayan, 32 cm uzunluğunda, tüyleri kahverengi ve kül rengi, göçebe, eti için avlanan, uzun gagalı, göçmen bir kuş, bekas (Scolopax rusticola)
-
[isim]
Çullukgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika'da yaşayan, 32 cm uzunluğunda, tüyleri kahverengi ve kül rengi, göçebe, eti için avlanan, uzun gagalı, göçmen bir kuş, bekas (Scolopax rusticola)
- YOZLUK
-
-
[isim]
Yoz olma durumu, tereddi
-
[isim]
Yoz olma durumu, tereddi
- BONCUK
-
-
[isim]
Cam, taş, sedef, tahta, plastik vb. maddelerden yapılan, ortası delik, çoğu yuvarlak ve renkli süs tanesi
- "Havadaki heyecana kapılmak şöyle dursun hatta uykusu gelmiş, gözleri boncuk gibi küçülmüş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Cam, taş, sedef, tahta, plastik vb. maddelerden yapılan, ortası delik, çoğu yuvarlak ve renkli süs tanesi