İçinde tün olan 5 harfli 6 kelime var. İçerisinde TÜN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tün olan kelimeler listesine ya da Sonu tün ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N T Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TÜN
2 Harfli Kelimeler
NÜ, ÜN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TÜNEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir yandan öbür yana geçebilmek için yer altında, genellikle dağların içinde açılan yol
- "Dağların içinde bir tren gidiyor. Bak! Tam tünele girmek üzere." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çevresi kapalı yol
- "Polisler, fotoğrafçılar çıkış tüneline doğru birikirler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir yandan öbür yana geçebilmek için yer altında, genellikle dağların içinde açılan yol
- TÜNEK
-
-
[isim]
Kuşların, evcil kanatlıların üzerinde tünedikleri dal veya sırık
- "Gümüş kafeslerde cennet kuşları ve abanoz tüneklerde papağanlar." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Kuşların, evcil kanatlıların üzerinde tünedikleri dal veya sırık
- BÜTÜN
-
-
[sıfat]
Eksiksiz, tam
- "Güller bütün güller bu sabah / Bir ağızdan şarkı söyler gibi açıyor her bahçede." (Necati Cumalı)
- "Meseleyi bütün çıplaklığıyla anlattım." (Mahmut Yesari)
-
Çok sayıdaki varlık ve nesnelerin hepsi
- "Bütün civar köylerde onu sevmeyen yoktu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bozuk olmayan (para)
- "Bütün para."
-
Parçalanmamış
-
[isim]
Birlik, tamlık
- "Şiirde bir bütünün lüzumuna inananlar bile mısralar arasında birtakım aralıklar kabul eder." (Orhan Veli Kanık)
-
[sıfat]
Eksiksiz, tam
- TÜTÜN
-
-
[isim]
Patlıcangillerden, birleşiminde nikotin bulunan, otsu bir bitki (Nicotiana tabacum)
- "Ben rahmetlinin tütününü tüttürmek için o rahatlığı da teptim." (Abbas Sayar )
-
Bu bitkinin kurutulup kıyılarak sigara biçiminde veya pipoyla içilen yaprağı
- "Elinin tersiyle yeleğine düşen tütün küllerini silkti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Duman
- "Tütün kokuyorsun diye beni iter." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Patlıcangillerden, birleşiminde nikotin bulunan, otsu bir bitki (Nicotiana tabacum)
- TÜNME
-
-
[isim]
Tünmek işi
-
[isim]
Tünmek işi
- ÜSTÜN
-
-
[sıfat]
Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan
- "Zekâsının işlek, hatasız ve çok üstün olduğunu bir daha anlıyorum." (Refik Halit Karay)
- "Aşk, hayatın bütün zevklerine üstün gelen ruhani bir varlıktır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik
- "Aliço'nun bir gömlek üstün olduğu iyice belirlenmiştir." (Salâh Birsel)
-
[sıfat]
Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan