İçinde teş olan 6 harfli 18 kelime var. İçerisinde TEŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında teş olan kelimeler listesine ya da Sonu teş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ŞET
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ET, ŞE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TEŞBİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Benzetme
- "Aleyhinde şairane teşbihlerle ağır ve güçlükle yazardı." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Yazının peyda olduğu günden beri yüz binlerce şair gelmiş, her biri binlerce teşbih yapmış." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Benzetme
- TEŞHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gösterme
-
Sergileme
-
Herkese duyurma, dile düşürme
-
Bir hükümlüyü ceza olarak halka gösterme
-
[isim]
Gösterme
- SESTEŞ
-
-
Söylenişleri aynı, anlam ve kökleri ayrı olan (kelimeler), eş adlı, eş sesli, homonim
-
Söylenişleri aynı, anlam ve kökleri ayrı olan (kelimeler), eş adlı, eş sesli, homonim
- ATEŞİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
-
Ateş renginde olan
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
- ATEŞÇİ
-
-
[isim]
Fabrika, vapur, lokomotif vb. ateşle işleyen yerlerde ocaklara kömür atıp ateşin sürekli yanmasını sağlayan kimse
-
[isim]
Fabrika, vapur, lokomotif vb. ateşle işleyen yerlerde ocaklara kömür atıp ateşin sürekli yanmasını sağlayan kimse
- KÖKTEŞ
-
-
[sıfat]
Aynı kökten gelen çeşitli yapı ve görevi olan (kelimeler): Sevgi, sevinç, sevme; vergi, verim, veri; başlık, başlangıç, başkan gibi
-
[sıfat]
Aynı kökten gelen çeşitli yapı ve görevi olan (kelimeler): Sevgi, sevinç, sevme; vergi, verim, veri; başlık, başlangıç, başkan gibi
- TEŞRİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yeri onurlandırma, şereflendirme
-
Gelmesiyle bir yeri onurlandırma
- "Efendi hazretleri, nihayet teşrif edebilmişler demek?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Bir yeri onurlandırma, şereflendirme
- TEŞRİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yılın onuncu ve on birinci aylarına verilen ortak ad
-
[isim]
Yılın onuncu ve on birinci aylarına verilen ortak ad
- TEŞMİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
- TEŞVİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İsteklendirme, özendirme
- "O vakitler, bu kadarcık ümit ve teşvik, bizi heyecanlandırmaya yeterdi." (Falih Rıfkı Atay)
- "Kasketi yıpranmış bir ihtiyar programı övüyor, halkı teşvik ediyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kışkırtma
-
[isim]
İsteklendirme, özendirme
- ATEŞLİ
-
-
[sıfat]
Ateşi olan
- "Ateşli hasta."
-
Heyecanlı, coşkulu
- "Ateşli bir tartışma."
- "Arkadaşım ateşli bir Rumeli delikanlısı idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Cinsel istekleri güçlü olan
-
[sıfat]
Ateşi olan
- TEŞDİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şiddetini artırma, güç verme
-
Sağlamlaştırma
-
[isim]
Şiddetini artırma, güç verme
- TEŞRİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir sorunu veya konuyu ele alıp en ince noktalarına kadar gözden geçirerek anlatma, açımlama
-
Anatomi
-
İskelet
-
[isim]
Bir sorunu veya konuyu ele alıp en ince noktalarına kadar gözden geçirerek anlatma, açımlama
- TEŞVİŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karıştırma, bulandırma
-
[isim]
Karıştırma, bulandırma
- TEŞRİİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yasamalı
-
[sıfat]
Yasamalı
- TEŞHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kim ve ne olduğunu anlama, tanıma, seçme
- "Acaba kendiniz hakkında siz ne teşhis koymuş ve son olarak ne hüküm vermiştiniz?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Kişileştirme
-
Tanı
- "Önceden koyduğu nice teşhislerin doğruluğu sonradan kaç defa sabit olmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Kim ve ne olduğunu anlama, tanıma, seçme
- TEŞKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Oluşturma, ortaya çıkarma, meydana getirme
- "Daha düne kadar teşkiline o kadar şiddetle karşı koyduğu bir teşebbüse şimdi neden kendisini önayak etmek istiyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Tel, yirminci asır makine hâkimiyetinin esasını teşkil eder." (Refik Halit Karay)
-
Oluşum
-
Örgütleme
-
[isim]
Oluşturma, ortaya çıkarma, meydana getirme
- TEŞRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme