İçinde tas olan 8 harfli 30 kelime var. İçerisinde TAS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tas olan kelimeler listesine ya da Sonu tas ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AST, TAS
2 Harfli Kelimeler
AS, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TASARRUF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyi istediği gibi kullanma yetkisi, kullanım
- "Vücudum artık irademin tasarrufundan çıkmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Tutum
-
Para biriktirme, artırım
- "Böylece temizleyici giderlerinden tasarruf ettiklerini sanırım." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir şeyi istediği gibi kullanma yetkisi, kullanım
- KOTASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Geçer değer
-
[isim]
Geçer değer
- PAFTASIZ
-
-
[sıfat]
Paftası olmayan
-
[sıfat]
Paftası olmayan
- POTASYUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 19, atom ağırlığı 39,10, yoğunluğu 0,87 olan, 62,5 °C'de eriyen, 15 °C'de mum gibi yumuşak, soğukta sert ve kırılgan, potasyum hidroksit içinde bulunan bir element (simgesi K)
-
[isim]
Atom numarası 19, atom ağırlığı 39,10, yoğunluğu 0,87 olan, 62,5 °C'de eriyen, 15 °C'de mum gibi yumuşak, soğukta sert ve kırılgan, potasyum hidroksit içinde bulunan bir element (simgesi K)
- TASLAMAK
-
-
[-i]
Taşçılıkta bir taşın kaba bölümlerini, çıkıntılarını almak
-
Kendinde olmayan bir değeri varmış gibi göstermek
- "Düne kadar kibir onların, büyüklük taslamak onların." (Necati Cumalı)
-
Gözetlemek, gizlice izlemek
-
[-i]
Taşçılıkta bir taşın kaba bölümlerini, çıkıntılarını almak
- TASALLÜP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Katılaşma
-
[isim]
Katılaşma
- CONTASIZ
- ...
- TASDİKLİ
-
-
[sıfat]
Onaylanmış
-
Doğrulanmış, geçerli, onaylı, tasdik edilmiş
-
[sıfat]
Onaylanmış
- TASLATMA
- ...
- NOTASYON
- ...
- KAFATASI
-
-
[isim]
İnsanda ve omurgalılarda içinde beyin bulunan, başın kemik bölümü, kafa içi
-
[isim]
İnsanda ve omurgalılarda içinde beyin bulunan, başın kemik bölümü, kafa içi
- TASIMSAL
-
-
[sıfat]
Tasımla ilgili
-
[sıfat]
Tasımla ilgili
- İSTASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tren, metro durağı
- "Hep birlikte ilk istasyonda inerek karakola gitmişlerdi." (Çetin Altan)
- "Bir geçitte bir dakika kadar istasyon yaparak geçit bekçisiyle yarenlik ettik." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Araştırma kuruluşu
- "Meteoroloji istasyonu. Tohum ıslah istasyonu."
-
Satış, bakım, aşı vb. işler yapılan kuruluş veya yer
- "Trafik muayene istasyonu. Aşı istasyonu."
-
[isim]
Tren, metro durağı
- NÜTASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üğrüm
-
[isim]
Üğrüm
- TASAVVUF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı'nın niteliğini ve evrenin oluşumunu varlık birliği anlayışıyla açıklayan dinî ve felsefi akım
- "Bu dil derindir ve birçok tasavvuf deyimleri ile zengindir de!" (Falih Rıfkı Atay)
-
Kur'an'da önerilen ve peygamberin hayatında uygulamaları görülen hayat tarzını yaşama gayreti, İslam gizemciliği
-
[isim]
Tanrı'nın niteliğini ve evrenin oluşumunu varlık birliği anlayışıyla açıklayan dinî ve felsefi akım
- NOKTASIZ
-
-
[sıfat]
Noktası olmayan
-
[sıfat]
Noktası olmayan
- ÇANTASIZ
-
-
[sıfat]
Çantası olmayan
-
[sıfat]
Çantası olmayan
- VASİSTAS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pencere veya kapının üst yanında bulunan ve oda havasının değiştirilmesine yarayan, açılır kapanır bölüm
- "Başucundaki vasistası açar, kapıyı da aralık bırakırdı cereyan yapsın diye." (Ayşe Kulin)
-
[isim]
Pencere veya kapının üst yanında bulunan ve oda havasının değiştirilmesine yarayan, açılır kapanır bölüm
- TASAVVUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Göz önüne getirme, hayal etme, zihinde canlandırma
- "Yaya kaldırımlarını tasavvur ettiği kadar kalabalık bulmadı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Tasarım
-
Düşünce, amaç, niyet, maksat, plan
- "Bütün bu tasavvurlar iskambilden bir kule gibi bir anda yıkılıvermişti." (Haldun Taner)
-
[isim]
Göz önüne getirme, hayal etme, zihinde canlandırma
- METASTAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yayılma
-
[isim]
Yayılma