İçinde tan olan 8 harfli 73 kelime var. İçerisinde TAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tan olan kelimeler listesine ya da Sonu tan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ANT, TAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MUTANTAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Görkemli, şatafatlı
- "Salih Paşa'ya, uğrayacağı iskelelerde mutantan istikballer yapılması hakkında talimat verilmişti." (Atatürk)
-
[sıfat]
Görkemli, şatafatlı
- FİSTANLI
-
-
[sıfat]
Fistan giymiş
- "... bol kollu, parlak fistanlı çigan çalgıcıları." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Fistan giymiş
- KOMPETAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Uzman
-
[sıfat]
Uzman
- BOSTANCI
-
-
[isim]
Bostan işleriyle uğraşan kimse
-
Osmanlılarda sarayın korunmasına ve şehrin güvenliğine bakmakla görevli olan erlerden her biri
-
[isim]
Bostan işleriyle uğraşan kimse
- TANILMAK
-
-
[nsz]
Tanınmak, bilinmek
-
[nsz]
Tanınmak, bilinmek
- SATANİZM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şeytana tapma
-
[isim]
Şeytana tapma
- ÇATANACI
-
-
[isim]
Çatana işleten kimse
-
[isim]
Çatana işleten kimse
- ŞARLATAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- "Kim namuslu, kim dalavereci, kim şarlatan, laf ebesi ve dalkavuk, biliyordu." (Tarık Buğra)
-
Bilir geçinen kimse
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- SABAHTAN
-
-
[zarf]
Sabahleyin, sabah sabah
- "Sabahtan keçiyi o tarafa, yeni biçilmiş buğday tarlasına bağlamıştı." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Sabahleyin, sabah sabah
- İNTANİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mikropla bulaşan hastalıklar
-
[isim]
Mikropla bulaşan hastalıklar
- YELYUTAN
-
-
[isim]
Atlarda hava yutmanın yol açtığı bir hastalık
-
[isim]
Atlarda hava yutmanın yol açtığı bir hastalık
- KAYTANLI
-
-
[sıfat]
Kaytanı olan, kaytanla dikilmiş
- "Sonunda, koynundan kaytanlı bir muska çıkardı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Kaytanı olan, kaytanla dikilmiş
- TANSIKSI
-
-
[sıfat]
Tansığa yakın, tansığa benzer
- "Yola çıkan barbar, o tansıksı kentle karşılaştığında geçmiş değerleri alımlayacaktır." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Tansığa yakın, tansığa benzer
- DOĞAÇTAN
-
-
[zarf]
Doğaçlama
-
[zarf]
Doğaçlama
- TANRILIK
-
-
[isim]
Tanrıya özgü olan varlık, nitelik, uluhiyet
-
[isim]
Tanrıya özgü olan varlık, nitelik, uluhiyet
- TANSİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanın damarlara içeriden yaptığı basınç, kan basıncı
- "Kocasının hiddetten tansiyonu yükseldi." (Haldun Taner)
- "Yüreği dinledi, kaygısı arttı. Tansiyonu ölçtü, telaşa düştü." (Atilla İlhan)
-
Gerilim
- "Hiç değilse önde gelen fırkacıların tansiyonunu düşürmeyi de ümit etmişti." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Kanın damarlara içeriden yaptığı basınç, kan basıncı
- TANRISAL
-
-
[sıfat]
İlahî
-
[sıfat]
İlahî
- DESTANCI
-
-
[isim]
Destan yazan veya anlatan kimse
-
[isim]
Destan yazan veya anlatan kimse
- KAFTANCI
-
-
[isim]
Kaftan yapan veya satan kimse
-
[isim]
Kaftan yapan veya satan kimse
- ÇOĞALTAN
-
-
[isim]
Çarpan
-
[isim]
Çarpan