İçinde tan olan 6 harfli 48 kelime var. İçerisinde TAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tan olan kelimeler listesine ya da Sonu tan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ANT, TAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇATANA
-
-
[isim]
Filika büyüklüğünde, islimle işleyen deniz teknesi, küçük vapur, istimbot
- "Süslü, hususi birçok çarklı çatanalar geçer." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Filika büyüklüğünde, islimle işleyen deniz teknesi, küçük vapur, istimbot
- TANZİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sıraya koyma, sıralama
-
Düzeltme, düzenleme, düzen verme, yoluna koyma
- "Beş on dakikada tanzim olunan ateş yağmurundan daha ulvi bir manzara..." (Aka Gündüz)
- "Memlekete su getirmek, elektrik yapmak için müthiş projeler tanzim ediyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Sıraya koyma, sıralama
- MUTANT
- ...
- TANITI
-
-
[isim]
İletişim araçları yoluyla tanıtma işi
-
Duvar duyurusu
-
[isim]
İletişim araçları yoluyla tanıtma işi
- KAFTAN
-
-
[isim]
Çoğu ipekten yapılan, bir çeşit uzun, süslü üst giysisi
- "Başkasına ait sırmalı kaftanı giymektense kendi malım olan eski hırkayı tercih ederim." (Ömer Seyfettin)
-
Padişahların, gönül almak, ödüllendirmek için birine giydirdikleri değerli kumaş veya kürkten yapılmış giysi, hilat
-
[isim]
Çoğu ipekten yapılan, bir çeşit uzun, süslü üst giysisi
- BÜHTAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kara çalma, iftira
-
[isim]
Kara çalma, iftira
- ŞEYTAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hz. Âdem'e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah'ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis
- "Gül tenli, kor dudaklı, kömür sürmeli / Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kere öpmeli." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Ama çocukluk işte, şeytan dürttü, ya herrü ya merrü diyerek birden yukarı baktım." (Haldun Taner)
- "Birden, şeytan geçmiş gibi bir sükût oldu." (Haldun Taner)
- "Şeytan kulağına kurşun, hiçbirimiz hasta olmadık."
-
Kötü düşünceli, kötü niyetli kimse
- "O gecenin sabahı şeytanın aldattığı vücudunu soğuk suda temizlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Çok kurnaz, uyanık (kimse)
-
[isim]
Hz. Âdem'e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah'ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis
- TANELİ
-
-
[sıfat]
Tanelerden oluşmuş
-
Çeşitli boylarda tanesi olan
- "İri taneli büyük ve siyah binlik dergâh tespihini çekmeye başladığı zaman..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Tanelerden oluşmuş
- TANDEM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki kişilik bisiklet
-
İki kişilik yamaç paraşütüyle yapılan uçuş
-
Futbolda savunmanın gerisinde görev yapan oyuncunun arkasındaki tek kişi
-
Kürek sporunda ikişer kürek kullanılarak yapılan tekne yarışı kategorisi
-
[isim]
İki kişilik bisiklet
- FİSTAN
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Tek parça kadın giysisi
- "Büyük balerinler gibi tülden, kısa bir fistanı var." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
İskoç, Arnavut ve Yunan erkeklerinin giydikleri kısa, pilili eteklik
-
[isim]
Tek parça kadın giysisi
- TANZİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Benzetme
-
Divan edebiyatında bir şiiri örnek alarak ona benzer bir örnek kaleme alma
-
[isim]
Benzetme
- İNTANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Mikropla oluşan, mikroplu
-
[sıfat]
Mikropla oluşan, mikroplu
- TANNAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tınlayan, çınlayan
-
[sıfat]
Tınlayan, çınlayan
- DESTAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiir, epope
- "Manas, Şehname, İlyada, Kalevala birer destan örneğidir."
-
Bir kahramanlık hikâyesini veya bir olayı anlatan, koşma biçiminde, ölçüsü on bir hece olan halk şiiri
-
Çağdaş Türk edebiyatında biçim ve içerik yönünden, geleneksel destanlardan ayrılık gösteren uzun kahramanlık şiiri
- "Üç Şehitler Destanı. Çanakkale Destanı."
-
[isim]
Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiir, epope
- LANTAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 57, atom ağırlığı 138,9, yoğunluğu 6,1 olan, beyaz, havada çabuk oksitlenen, parlak bir alevle yanan, seyrek bulunur bir element (simgesi La)
-
[isim]
Atom numarası 57, atom ağırlığı 138,9, yoğunluğu 6,1 olan, beyaz, havada çabuk oksitlenen, parlak bir alevle yanan, seyrek bulunur bir element (simgesi La)
- BHUTAN
- ...
- OKTANT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Özellikle denizcilikte 450 C'lik yükseklikteki cisimleri gözlemeye yarayan alet
-
Dairenin sekizde biri
-
[isim]
Özellikle denizcilikte 450 C'lik yükseklikteki cisimleri gözlemeye yarayan alet
- TANKER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Petrol, benzin gibi akaryakıt ürünleriyle, sanayi ile ilgili yağ, şarap vb. sıvı maddeleri taşıyan gemi veya kamyon
-
[isim]
Petrol, benzin gibi akaryakıt ürünleriyle, sanayi ile ilgili yağ, şarap vb. sıvı maddeleri taşıyan gemi veya kamyon
- TANSIK
-
-
[isim]
İnsan aklının alamayacağı, şaşırtıcı, olağanüstü olay, mucize
- "Bir gün Oğuz Atay'ın bir tansık gibi edebiyatımızdan geçtiğini kavrayacağız." (Selim İleri)
-
[isim]
İnsan aklının alamayacağı, şaşırtıcı, olağanüstü olay, mucize
- KAPTAN
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemi yönetimiyle ilgili en yüksek görevli
- "Raşit çocuk Denizyolları vapurlarından birinde kaptandı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Takım oyunlarında takımı temsil eden kimse
-
Kaptan pilot
-
Yolcu otobüsü sürücüsü
-
Balkanlarda çete savaşı yapan milis gücünde çarpışan kimse, efe
- "Yaşar Kaptan dedikleri bir sarı yılan / Kayalar kadısını durdurur divan." (Halk türküsü)
-
[isim]
Gemi yönetimiyle ilgili en yüksek görevli