İçinde tah olan 6 harfli 27 kelime var. İçerisinde TAH bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tah olan kelimeler listesine ya da Sonu tah ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A H T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
HAT
2 Harfli Kelimeler
AH, AT, HA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TAHRAN
- ...
- TAHVİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Devletin veya özel bir kuruluşun ödünç para almak için çıkardığı, yıllık faiz getiren yazılı senet
- "Bu da derde deva olmayınca zemin katını bakkal dükkânına tahvil etti." (Ömer Seyfettin)
-
Değiştirme, çevirme, döndürme, dönüştürme
-
[isim]
Devletin veya özel bir kuruluşun ödünç para almak için çıkardığı, yıllık faiz getiren yazılı senet
- TAHKİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kuvvetlendirme, sağlamlaştırma
-
Anlaşmazlıkların hakem yoluyla çözülmesi yöntemi
-
[isim]
Kuvvetlendirme, sağlamlaştırma
- KÜSTAH
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
Saygısız, kaba, terbiyesiz (kimse)
- "Babasının koltuğuna küstah bir tarzda oturmuş, bacaklarını, yatar gibi uzatmış ve laubali şeyler söylüyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Saygısız, kaba, terbiyesiz (kimse)
- TAHSİN
- ...
- TAHFİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hafifletme, yükünü azaltma
-
[isim]
Hafifletme, yükünü azaltma
- SİFTAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İlk alışveriş
- "Daha sabahtan beri siftahım yok!" (Necati Cumalı)
- "Bu vakit kim gelecek? Her günkü gibi siftahı sen ediyorsun?" (Ercüment Ekrem Talu)
-
[zarf]
İlk kez
- "Bu haberi siftah ondan duydum."
-
[isim]
İlk alışveriş
- TAHLİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kurtarma
-
[isim]
Kurtarma
- TAHRİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin aslını bozma, kalem oynatma, değiştirme
- "Ben sözleri tahrif ederek tercüme ettim." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Bir şeyin aslını bozma, kalem oynatma, değiştirme
- TAHLİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çözümleme
- "Duyduklarımı tahlil etmek lazımsa sevinç, keder gibi hisler değildi." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Kalabalığı kısa ve kuş bakışı bir tahlilden geçirelim." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Çözümleme
- TAHRİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yıkma, kırıp dökme, harap etme, bozma
- "Ormanları beyhude yere kesilmekten, tahripten kurtaracağım." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Grev hakkı ve lokavt ... millî serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz." (Anayasa)
-
[isim]
Yıkma, kırıp dökme, harap etme, bozma
- TAHDİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sınırlama, çevreleme, çevresini daraltma
-
[isim]
Sınırlama, çevreleme, çevresini daraltma
- TAHRİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yazma, kitabet, kompozisyon
-
[isim]
Yazma, kitabet, kompozisyon
- TAHSİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyi bir kimseye veya bir yere ayırma
- "Bana üst kattaki yazlık odayı tahsis etmişlerdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Bir şeyi bir kimseye veya bir yere ayırma
- TAHNİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bozulmaması için ölüyü ilaçlama
-
[isim]
Bozulmaması için ölüyü ilaçlama
- MİFTAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anahtar
-
[isim]
Anahtar
- TAHKİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aşağılama, onur kırma, onuruna dokunma
- "Onu tahkir etmeye hatta dövmeye kalkıyorlar." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Aşağılama, onur kırma, onuruna dokunma
- TAHSİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Parayı alma, toplama
- "İcra yoluyla tahsile gideriz, o sonra parasını geri alır." (Burhan Felek)
- "Önce vergiyi kolay tahsil etmenin vesilesini hazırlasınlar." (Burhan Felek)
- "İyi tahsil görmüş gençlerden bir grup meydana getiririz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Öğrenim
- "Oğullarının birini tahsil için İstanbul'a göndermiş, ikisini yanında alıkoymuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Parayı alma, toplama
- TAHRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cinsel isteği, duyguları uyandırma
-
Bir kimseyi kötü bir iş yapması için ileri sürme, kışkırtma
- "Zamanımızın sanatkârını en çok tahrik eden budur." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yola çıkartma, hareket ettirme, kımıldatma
-
[isim]
Cinsel isteği, duyguları uyandırma
- TAHİNİ
- ...