İçinde tü olan 5 harfli 50 kelime var. İçerisinde TÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tü olan kelimeler listesine ya da Sonu tü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TÜMEN
-
-
[isim]
Tugayla kolordu arasında yer alan birlik, fırka
- "Cehennem içinde boğuşan tümenin kurtuluşu demek olan bu haber onun tunçtan yüzünü değiştirmiyor." (Halide Edip Adıvar)
-
On bin erden oluşan asker kuvveti
-
Büyük küme, yığın
-
[sıfat]
On bin
-
[isim]
Tugayla kolordu arasında yer alan birlik, fırka
- TÜVAN
- ...
- TÜMEL
-
-
[sıfat]
Belli bir sınıfa bağlı bireylerin hepsini içine alan, külli
-
Bütün kapsamıyla alınmış olan (önerme), külli, tikel karşıtı
-
[sıfat]
Belli bir sınıfa bağlı bireylerin hepsini içine alan, külli
- TÜFEK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Savaş veya avda kullanılan, uzun namlulu ateşli silah
- "Tüfekleri çatar çatmaz ordayım." (Bekir Sıtkı Erdoğan)
-
[isim]
Savaş veya avda kullanılan, uzun namlulu ateşli silah
- TÜREM
- ...
- TÜVİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Taranmış yünden yapılan, çoğu iki renkte, spor giyecekler yapımında kullanılan kumaş türü
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış
- "Tüvit tayyör."
-
[isim]
Taranmış yünden yapılan, çoğu iki renkte, spor giyecekler yapımında kullanılan kumaş türü
- TÜRKİ
- ...
- ÇÖRTÜ
-
-
[isim]
Değirmende buğday teknesi oluğu
-
[isim]
Değirmende buğday teknesi oluğu
- ÖRTÜŞ
-
-
[isim]
Örtme işi veya biçimi
-
[isim]
Örtme işi veya biçimi
- TÜMÜR
-
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
- FETÜS
-
-
[isim]
Embriyonun gelişimini büyük ölçüde tamamladığı, bütün organ taslaklarının oluştuğu üçüncü aydan doğuma kadarki durumu
-
[isim]
Embriyonun gelişimini büyük ölçüde tamamladığı, bütün organ taslaklarının oluştuğu üçüncü aydan doğuma kadarki durumu
- KÜTÜK
-
-
[isim]
Kalın ağaç gövdesi
- "Etrafına gölge salmayan, yemiş vermeyen hangi kütük baltadan kurtulur?" (Halide Edip Adıvar)
-
Kesilmiş ağaç gövdesi
- "Kenara iri zeytin kütükleri istif edilmişti." (Refik Halit Karay)
-
Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü
- "Çamlıkları yarıyoruz, ağaçların kütüklerinden atlıyoruz, ne bir köy ne bir ses var." (Memduh Şevket Esendal)
-
Asma fidanı
- "Kütüklerin üstündeki koruklara otlar tırmanan bahçeyi bir daha geçiyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
-
Resmî kayıt defteri, ana defter
-
Nüfus kütüğü
-
Kütük demir
-
Görgüsüz, kaba kimse
- "Biraz sonra bizim kütük kanepenin üstüne oturmuş, ayaklarıyla yerdeki yaprakları eziyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Kalın ağaç gövdesi
- ÖTÜRÜ
-
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, bir şey yüzünden, dolayı, naşi
- "Sonunda biz bu hareketimizden ötürü on bir ay hapse mahkûm olduk." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, bir şey yüzünden, dolayı, naşi
- ÜTÜCÜ
-
-
[isim]
İşi kumaş, giysi, çamaşır vb. ütülemek olan kimse
-
[isim]
İşi kumaş, giysi, çamaşır vb. ütülemek olan kimse
- MÜFTÜ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dinî konularda fetva veren kimse
-
İl ve ilçelerde Müslümanların din işlerine bakan görevli
-
[isim]
Dinî konularda fetva veren kimse
- ÖRTÜK
-
-
[sıfat]
Örtülü, kapalı
-
[sıfat]
Örtülü, kapalı
- TÜRBE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genellikle ünlü bir kimse için yaptırılan ve içinde o kimsenin mezarı bulunan yapı
- "Çekirge'de Hüdavendigâr türbesini ziyaret ettim." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Genellikle ünlü bir kimse için yaptırılan ve içinde o kimsenin mezarı bulunan yapı
- NATÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tabiat, doğa
-
[isim]
Tabiat, doğa
- TÜTSÜ
-
-
[isim]
Dinî törenlerde çevrenin güzel kokmasını sağlamak, büyü veya ilaç yapmak amacıyla yakılan kokulu madde
- "Arziya Hanım da perilerle mutat olan konsültasyonu yaptıktan sonra bana bir tütsü verdi. Nazar değmiş olduğunu ve fazla çalıştırmamalarını tavsiye etti." (Haldun Taner)
-
İçki
-
[isim]
Dinî törenlerde çevrenin güzel kokmasını sağlamak, büyü veya ilaç yapmak amacıyla yakılan kokulu madde
- TÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Çok çeşitli özellikleri olan, çeşit çeşit, muhtelif
-
[isim]
Çeşitli sebzelerle pişirilen yemek
-
[sıfat]
Çok çeşitli özellikleri olan, çeşit çeşit, muhtelif