İçinde sın olan 7 harfli 15 kelime var. İçerisinde SIN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sın olan kelimeler listesine ya da Sonu sın ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I N S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
IS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ISINMAK
-
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- "Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar." (Burhan Felek)
-
Üşümesini gidermek
- "Hele işini biraz bırak da şöyle sobanın yanına otur, biraz ısın, dinlen..." (Refik Halit Karay)
-
Yadırgamaz olmak, hoşlanır olmak, alışmak, benimsemek
- "Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi." (Necati Cumalı)
-
Var olan gerginlik sona ermek
- "Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- SINAYIŞ
-
-
[isim]
Sınama işi veya biçimi
-
[isim]
Sınama işi veya biçimi
- SINATMA
-
-
[isim]
Sınatmak işi
-
[isim]
Sınatmak işi
- SINIFLI
-
-
[sıfat]
Sınıfı olan
-
[sıfat]
Sınıfı olan
- KISINTI
-
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
- KISINMA
-
-
[isim]
Kısınmak işi
-
[isim]
Kısınmak işi
- KASINTI
-
-
[isim]
Giyeceği daraltmak veya kısaltmak için yapılan eğreti dikiş
- "Bu kolun kasıntısını sökmeli."
-
Büyüklenme, kurum, gurur
-
[sıfat]
Büyüklenen, gururlanan ve bunu davranışlarıyla belli eden (kimse)
-
[isim]
Giyeceği daraltmak veya kısaltmak için yapılan eğreti dikiş
- KASINMA
-
-
[isim]
Kasınmak işi
-
[isim]
Kasınmak işi
- YARASIN
-
-
"afiyet olsun" anlamında kullanılan bir söz
- "Kuru lafın işe yarayacağına hiç aklı ermedi." (Ömer Seyfettin)
- "Ona iyilik yaramaz."
-
"afiyet olsun" anlamında kullanılan bir söz
- SINIRLI
-
-
[sıfat]
Sınırı olan, bir sınırla ayrılmış olan, hudutlu
-
Sınırlanmış, belirlenmiş, belirli
- "Bizim divan edebiyatımızın da halk edebiyatımızın da konuları sınırlıdır." (Necati Cumalı)
-
Az miktarda
- "Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara yatırır." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Sınırı olan, bir sınırla ayrılmış olan, hudutlu
- SINIKÇI
-
-
[isim]
Çıkıkçı
-
[isim]
Çıkıkçı
- SINANIŞ
- ...
- YAŞASIN
-
-
[ünlem]
Yaşa, kahrolsun karşıtı
-
[ünlem]
Yaşa, kahrolsun karşıtı
- SINANMA
-
-
[isim]
Sınanmak işi
-
[isim]
Sınanmak işi
- SINAMAK
-
-
[-i]
Değerini anlamak, gerekli niteliği taşıyıp taşımadığını bulmak için birini, bir nesneyi veya bir düşünceyi yoklamak, denemek, tecrübe etmek
-
Bilgisini, yeteneğini, yeterliliğini veya niteliğini yoklamak, imtihan etmek
-
[-i]
Değerini anlamak, gerekli niteliği taşıyıp taşımadığını bulmak için birini, bir nesneyi veya bir düşünceyi yoklamak, denemek, tecrübe etmek