İçinde süz olan 7 harfli 23 kelime var. İçerisinde SÜZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında süz olan kelimeler listesine ya da Sonu süz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

S Z Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

SÜ, ÜS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SÜRÜSÜZ
...
ÖMÜRSÜZ

  1. [sıfat] Ömrü kısa olan
  2. Kısa süren, yararsız

SÜZÜLÜŞ

  1. [isim] Süzülme işi veya biçimi

ÜZGÜSÜZ

  1. [sıfat] Üzgü vermeyen, eziyetsiz

SÜZÜŞME
...
ÖRGÜSÜZ

  1. [sıfat] Örgüsü olmayan

ÖDÜNSÜZ

  1. [sıfat] Ödün niteliğinde olmayan, ödün vermeksizin yapılan, ivazsız
  2. Ödün vermeyen (kimse)

ÜZÜMSÜZ

  1. [sıfat] İçinde üzüm olmayan

USULSÜZ

  1. [sıfat] Yöntemsiz
  2. Yasalara aykırı olan

ÜNSÜZLÜ

  1. [sıfat] İçinde ünsüz harf bulunan (söz)

BÜYÜSÜZ

  1. [sıfat] Büyüsü olmayan

ÜRKÜSÜZ

  1. [sıfat] Ürkü vermeyen

ÖTÜMSÜZ

  1. Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, tonsuz, sedasız, sert

ÖLÜMSÜZ

  1. [sıfat] Hiçbir zaman ölmeyecek olan, ebedî, layemut
    • "Nerede o süngü takmış birliğinin önünde ölümsüz gibi saldıran genç subay?" (Atilla İlhan)
  2. Hiç unutulmayacak, daima anılacak olan, ebedî

FÖTRSÜZ
...
ÖZÜRSÜZ

  1. [sıfat] Özrü olmayan
  2. [zarf] Özrü olmaksızın
    • "Özürsüz geç kalanlar."

SÜZÜNTÜ

  1. [isim] Bir sıvıyı süzerek elde edilen tortu
  2. Vücut suyunun dışarı atılması sırasında böbrekte kıvrımlı kanalcıklara geçen ve içinde çeşitli kimyasal maddeler bulunan sıvı

ÖLÇÜSÜZ

  1. [sıfat] Ölçülmemiş, ölçüsü alınmamış olan
  2. [zarf] Nereye varacağı düşünülmeksizin, yerli yersiz
    • "Ölçüsüz konuşmak."
  3. Pek çok, aşırı, gelişigüzel, rastgele
    • "Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı." (Peyami Safa)
  4. Ölçüsü olmayan, vezinsiz

FAULSÜZ

  1. [sıfat] Faulü olmayan, faul yapmayan
  2. [zarf] Faul yapmadan
    • "Daha o yaşta, sert, hızlı fakat faulsüz oynardı." (Haldun Taner)

ÖRTÜSÜZ

  1. [sıfat] Örtüsü olmayan
  2. Örtülmemiş
    • "İşte yalının penceresinde yengemin örtüsüz başı renkli bir demet..." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Açık seçik, gizlenmeyen
    • "En ciddileri bile cıvıtan meclis, örtüsüz telmihlere, taşkın hareketlere de müsamaha etmeye başlamıştı." (Peyami Safa)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü