İçinde ste olan 9 harfli 49 kelime var. İçerisinde STE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ste olan kelimeler listesine ya da Sonu ste ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SET
2 Harfli Kelimeler
ES, ET, SE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AHESTELİK
-
-
[isim]
Aheste olma durumu
-
[isim]
Aheste olma durumu
- BAŞHOSTES
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Hosteslerin en deneyimlisi
-
[isim]
Hosteslerin en deneyimlisi
- BESTELEME
-
-
[isim]
Bestelemek işi
- "O zaman her opereti İsmail Hakkı Bey'in bestelemesi lazımdı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bestelemek işi
- İSTEMSEME
-
-
[isim]
İradeyi etkileyebilecek güçte olmayan, gelip geçici isteme
- "Kararsızlık, ard arda gelen birbirine karşıt birtakım istemsemelerden oluşan bir durumdur."
-
[isim]
İradeyi etkileyebilecek güçte olmayan, gelip geçici isteme
- GÖSTERTME
-
-
[isim]
Göstertmek işi
-
[isim]
Göstertmek işi
- SİSTEMSİZ
-
-
[sıfat]
Düzensiz
-
Belirli kural ve ilkelere uymayan, dizgesiz
-
[sıfat]
Düzensiz
- LİSTELEME
-
-
[isim]
Listelemek işi veya durumu
-
[isim]
Listelemek işi veya durumu
- SESTEŞLİK
-
-
[isim]
Sesteş olma durumu, eş adlılık, eş seslilik
-
[isim]
Sesteş olma durumu, eş adlılık, eş seslilik
- STEREOTİP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Basımcılıkta, matris kâğıdı kullanarak formaları, klişeleri ve metinleri çoğaltmaya yarayan yöntem
-
[isim]
Basımcılıkta, matris kâğıdı kullanarak formaları, klişeleri ve metinleri çoğaltmaya yarayan yöntem
- MÜSTEHCEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız
- "Müstehcen yayın."
-
[sıfat]
Açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız
- ÜSTELEMEK
-
-
[nsz]
Bir düşünce veya istek üzerinde durmak, direnmek, ısrar etmek, tekit etmek
- "Ahmet Kerim bu yeni tutumun sebebini mutlaka öğrenmek istedi ve o kadar üsteledi ki Samim cevap vermek zorunda kaldı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Hastalık yeniden ortaya çıkmak, depreşmek
- "Sıtması üsteledi."
-
[-i]
Bir isteği, bir buyruğu tekrarlamak, tekit etmek
-
[-e]
Bir şeyin üstüne eklenmek, katılmak, inzimam etmek
- "Sıkıntıya bir de hastalık üsteleyince."
-
[nsz]
Bir düşünce veya istek üzerinde durmak, direnmek, ısrar etmek, tekit etmek
- GÖSTERMEK
-
-
[-i]
Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek
- "Vitrindeki oyuncağı parmağıyla gösterdi."
-
[-i]
Görülmesini sağlamak, görmesine yol açmak
- "Size kitaplarımı göstereyim."
-
Belirtmek, anlatmak
- "Bu söz onun iyi niyetini gösteriyor."
-
[-e]
Bir şeyin etkisi altında tutulmak
- "Güneşe göstermek. Aleve göstermek."
-
[-e]
Kanıtla inandırmak
- "Bunun böyle olduğunu size göstereceğim."
-
[nsz]
Öğretmek, açıklamak
- "Yol göstermek."
-
[-e]
Yapmasını söylemek, görevlendirmek
- "Size ne iş gösterdiler?"
-
Güzelliğini ortaya çıkarmak, temsil etmek
- "Bu seni ablandan daha şirin gösteriyor, emin ol!" (Reşat Nuri Güntekin)
-
Herhangi bir biçimde değerlendirmeye yol açmak
- "Gerçekleri çarpıtarak gösteriyor."
-
[nsz]
Görünmek, benzemek
-
[yardımcı fiil]
Etmek
- "İtaat göstermek. Dayanışma göstermek."
-
[-e]
Sert bir biçimde karşılık vermek
- "Anası da babasının küfürlerini tekrarlıyor, evde ona göstereceğini söylüyor, gözlerini açıyor, başını sallıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek
- ANESTEZİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Eter, kloroform gibi uyuşturma özelliği olan
-
[isim]
Eter, kloroform gibi uyuşturma özelliği olan
- DEFROSTER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bakınız buzçözer
-
[isim]
Bakınız buzçözer
- MÜSTENKİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Oy vermekten veya bir karara katılmaktan çekinen, çekimser
-
[sıfat]
Oy vermekten veya bir karara katılmaktan çekinen, çekimser
- OERSTEDİT
- ...
- ESTETİKÇİ
-
-
[isim]
Estetikle uğraşan kimse
-
[isim]
Estetikle uğraşan kimse
- MÜSTENSİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İstinsah eden, kitap vb. eserleri yazarak kopya eden kimse
-
Yazıları çoğaltma makinesi, teksir makinesi
-
[isim]
İstinsah eden, kitap vb. eserleri yazarak kopya eden kimse
- KİNESTEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Devin duyumu
-
[isim]
Devin duyumu
- TESTERELİ
-
-
[sıfat]
Testere biçiminde dişleri olan
- "Testereli bıçak."
-
[sıfat]
Testere biçiminde dişleri olan