İçinde sarı olan 7 harfli 21 kelime var. İçerisinde SARI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sarı olan kelimeler listesine ya da Sonu sarı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I R S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ASIR, SARI, SIRA
3 Harfli Kelimeler
ARI, ASI, IRA, SIR
2 Harfli Kelimeler
AR, AS, IR, IS, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SARILIK
-
-
[isim]
Sarı olma durumu
-
Sarı renk
-
Derinin, dokuların ve organizmadaki sıvıların sarı bir renk almasıyla beliren hastalık
-
[isim]
Sarı olma durumu
- SARIÇAM
- ...
- SARIKLI
-
-
[sıfat]
Başına sarık sarmış olan, sarığı olan
- "Aralarında iki asker, birkaç da sarıklı efendi var." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Müslüman din adamı, hoca
-
[sıfat]
Başına sarık sarmış olan, sarığı olan
- SARINIŞ
- ...
- SARILIŞ
-
-
[isim]
Sarılma işi veya biçimi
-
[isim]
Sarılma işi veya biçimi
- SARIYER
- ...
- SARIAĞI
-
-
[isim]
Kışın yapraklarını döken, sarı çiçekli ve çalı görünüşünde bir bitki, sifin, zifin (Rhododendron luteun)
-
[isim]
Kışın yapraklarını döken, sarı çiçekli ve çalı görünüşünde bir bitki, sifin, zifin (Rhododendron luteun)
- SAPSARI
-
-
[isim]
Çok sarı veya her yanı sarı
- "Yüzüm de sapsarı mı, kâğıt gibi beyaz mı? Bilmiyorum, aynaya bakmaktan çekiniyorum." (Refik Halit Karay)
- "Heyecandan dudakları titriyordu ve benzi sapsarı kesilmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Çok sarı veya her yanı sarı
- SARIKÇI
-
-
[isim]
Sarık için gerekli tülbent, abani vb. kumaşları satan kimse
-
Çeşitli biçimlerde sarık saran kimse
-
[isim]
Sarık için gerekli tülbent, abani vb. kumaşları satan kimse
- SARICIK
-
-
[isim]
Sarıasma
-
[isim]
Sarıasma
- SARIFİĞ
-
-
[isim]
Sarı renkli fiğ
-
[isim]
Sarı renkli fiğ
- SARIMLI
-
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- "Sarımlı emniyet kemeri."
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- SARINMA
-
-
[isim]
Sarınmak işi
-
[isim]
Sarınmak işi
- SARIKIZ
-
-
[isim]
Esrar
-
İnek
-
[isim]
Esrar
- SARIGÖL
- ...
- SARILMA
-
-
[isim]
Sarılmak işi
-
[isim]
Sarılmak işi
- SARIMSI
-
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- "Sarımsı pürüzsüz meyve tazeliğinde teni meydana çıktı." (Cahit Uçuk)
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- SARIGÖZ
-
-
[isim]
İzmaritgillerden, rengi altın sarısı olan, Atlantik Okyanusu'nda ve Akdeniz'de yaşayan bir balık (Sargus salvieri)
-
[isim]
İzmaritgillerden, rengi altın sarısı olan, Atlantik Okyanusu'nda ve Akdeniz'de yaşayan bir balık (Sargus salvieri)
- PUSARIK
-
-
[sıfat]
Puslu, puslanmış, sisli
-
[isim]
Serap
-
[sıfat]
Puslu, puslanmış, sisli
- SARIŞIN
-
-
[sıfat]
Sarı saçlı ve ak tenli (kimse)
- "Yanındaki kapılardan biri açıldı, içeriye sarışın bir taze girdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Sarıya yakın renkli
- "Sarışın bir kış güneşi maviyi billurlaştırıyor, bulutları pamuk yığınlarına çeviriyordu." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Sarı saçlı ve ak tenli (kimse)