İçinde rüt olan 8 harfli 10 kelime var. İçerisinde RÜT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rüt olan kelimeler listesine ya da Sonu rüt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
R T Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TÜR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Çürümesine sebep olmak
-
Eti bayatlatıp gevrek bir duruma getirmek
-
Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak
-
[-i]
Çürümesine sebep olmak
- TEFERRÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tek, yalnız olma, herkesten uzaklaşarak yalnız kalma
-
Benzeri bulunmama, benzersiz olma, sivrilme
-
[isim]
Tek, yalnız olma, herkesten uzaklaşarak yalnız kalma
- TEMERRÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dikkafalılık, kafa tutma, direnme
-
Ek faiz ödememe durumu
-
Herhangi bir sebebe dayanmaksızın borcu ödememekte direnme, direnim
-
[isim]
Dikkafalılık, kafa tutma, direnme
- ZÜMRÜTSÜ
-
-
[sıfat]
Zümrüdü andıran, zümrüde benzeyen, zümrüt gibi
-
[sıfat]
Zümrüdü andıran, zümrüde benzeyen, zümrüt gibi
- YÜRÜTÜCÜ
-
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
- TERÜTAZE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Çok taze, körpe
- "Frenk illerinde ... tenorların akbabaya dönmüş, kartlaşmışlarına bile terütaze kızlar gönül verirlermiş." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Çok taze, körpe
- TECERRÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Her şeyden uzaklaşma, sıyrılma, soyutlanma
- "İlk gençlik yılları da aynı hâlet ve tecerrüt içinde geçti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Her şeyden uzaklaşma, sıyrılma, soyutlanma
- SÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Sürüme işini yaptırmak
-
[-i]
Sürüme işini yaptırmak
- RÜTBESİZ
-
-
[sıfat]
Rütbesi olmayan, kıdemsiz
-
[sıfat]
Rütbesi olmayan, kıdemsiz
- YÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak
-
Gerektiği gibi yapmak, uygulamak
- "İşlerini eskisi gibi yürütüyorlar."
-
Bir yargıyı yerine getirmek, uygulamak
-
[nsz]
Kabul edilmesi veya tartışılması için bildirmek, açıklamak, öne sürmek
- "Mütalaa yürütmek. Muhakeme yürütmek."
-
İşinden veya bulunduğu yerden çıkarmak
- "Seni, teğmene bel bağlayıp girdiğin bisküvi fabrikasından nasıl yürüttülerdi." (Haldun Taner)
-
Habersiz olarak almak, çalmak
- "Bizim kalemi yürütmüşler."
-
[-i]
Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak