İçinde olan 10 harfli 28 kelime var. İçerisinde RÇ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rç olan kelimeler listesine ya da Sonu rç ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YÜRÜRÇALAR

  1. [isim] Pille çalışan kulaklık aracılığıyla müzik dinlemeye yarayan, insanın üzerinde taşıyabileceği teyp

PARAMPARÇA

  1. [sıfat] Pek çok parçaya ayrılmış, parça parça olmuş
    • "Yalnız paramparça gömleğinin üstünde kocaman bir kırmızı kravat var." (Reşat Nuri Güntekin)

PARÇALATMA

  1. [isim] Parçalatmak işi

ÇIRÇIRLAMA

  1. [isim] Çırçırlamak işi veya durumu

PARÇALANMA

  1. [isim] Parçalanmak işi

SÜRÇTÜRMEK

  1. [-i] Sürçme işini yaptırmak

YAZARÇİZER

  1. [sıfat] Yazarlıkla uğraşan (kimse)

PARÇACILIK

  1. [isim] Parçacının işi

PARÇACIKLI
...
BORÇSUZLUK

  1. [isim] Borçsuz olma durumu, beraatizimmet

FIRÇALATMA

  1. [isim] Fırçalatmak işi

FIRÇALANMA

  1. [isim] Fırçalanmak işi

KARAPÜRÇEK
...
PARÇALANIŞ

  1. [isim] Parçalanma işi veya biçimi

KARABURÇAK

  1. [isim] Baklagillerden, hayvan yemi ve gübre olarak kullanılan bir tür, küşne (Ervum ervilla)

PARÇALAMAK

  1. [-i] Parçalara ayırmak, bütünlüğünü bozmak, parça parça etmek
    • "Biraz iyi bakınca gördüm ki kuş, yılanı parçalayıp yiyor." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Birliği bozmak amacıyla bölmek

ÇERÇEVESİZ

  1. [sıfat] Çerçeve içinde olmayan
    • "Duvarda Nadir'in pastelle yapılmış çerçevesiz bir portresi." (Peyami Safa)

BİRÇOKLARI

  1. [zamir] Çok sayıda olan kimse veya şey
    • "Birçokları onu memleketin mukadderatına yabancı bulmuşlardır." (Abdülhak Şinasi Hisar)

BORÇLANMAK

  1. [nsz] Karşılığını sonra vermek şartıyla birinden para veya bir şey almak
    • "Daha sonra Mayıs Ayı Notları'nı borçlanarak bastırmıştım 1947'de." (Necati Cumalı)
  2. Manevi bir yükümlülük altına girmek

FIRÇALAMAK

  1. [-i] Temizlemek veya parlatmak için fırça ile sürtmek
  2. Sık ve bataklık ormandan geçmek
  3. Bir kimseyi çok azarlamak, fırça çekmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü