İçinde rul olan 10 harfli 40 kelime var. İçerisinde RUL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rul olan kelimeler listesine ya da Sonu rul ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

L R U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

UR

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SUSTURULMA

  1. [isim] Susturulmak işi

KOŞTURULMA

  1. [isim] Koşturulmak işi veya durumu

DURDURULMA

  1. [isim] Durdurulmak işi

DOĞRULTMAÇ

  1. [isim] İki yönlü bir dalgalı akımı, bir yönlü doğru akıma çevirmeye yarayan aygıt, redresör

DOĞRULTMAN

  1. [isim] Bir nokta veya bir çizginin hareketine yön vererek bu hareketi yöneten şey
  2. Çizgi oluşturan noktanın veya yüzey oluşturan çizginin yönelmesi gereken doğrultuyu gösteren çizgi veya düzlem

DUYURULMAK

  1. [-e] Duyulmasını sağlamak
  2. İlan edilmek

DOLDURULMA

  1. [isim] Doldurulmak işi

YORULMASIZ
...
DURULAŞMAK

  1. [nsz] Duru bir duruma gelmek

DOĞRULATMA
...
DOĞRULANMA

  1. [isim] Doğrulanmak işi

SOĞURULMAK

  1. [nsz] Soğurma işi yapılmak, absorbe olmak

DOĞRULAYIŞ
...
GURULDATMA
...
YAVRULAMAK

  1. [nsz] Hayvan, doğurmak

GURULDAMAK

  1. [nsz] Sindirim yollarından bir sıvı geçerken "gur gur" diye ses çıkarmak
    • "Sonunda açlıktan guruldamaya başlayan mideme iki lokma bir şey girecekti." (Ahmet Ümit)

HORULDAMAK

  1. [nsz] Horlamak (I)

SOMURULMAK

  1. [nsz] Somurma işi yapılmak veya somurma işine konu olmak
    • "Seninki gibi altı yedi seneliği, en ince elyafına kadar rahiyası somurulmuş, artık kalbe, damağa bir şey ihsan etmeyen bayat bir çiçektir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

DOĞRULTMAK

  1. [-i] Doğrulmasını sağlamak, doğru duruma getirmek
    • "Aralarında bellerini doğrultamayacak kadar yaşlıları da vardı." (Tarık Buğra)
  2. Düzeltmek
    • "Yanlışları doğrultmak."
  3. Yöneltmek
  4. Yön bulmak
    • "Karşıki tepeye bakarak yolu doğrultup geldim."
  5. Para sağlamak, kazanmak
    • "Bütçemizi doğrultur, pansiyoner olmaktan vazgeçeriz." (Atilla İlhan)

DOĞRULAMAK

  1. [-i] Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
    • "Olup bitenler ve başka kaynaklardan alınan haberler Ali Yusuf'u daima doğruluyordu." (Tarık Buğra)
  2. Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü