İçinde rtı olan 7 harfli 51 kelime var. İçerisinde RTI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rtı olan kelimeler listesine ya da Sonu rtı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I R T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TIR
2 Harfli Kelimeler
IR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LAKIRTI
-
-
[isim]
Söz, laf
- "Biz burada lakırtıya başlayalı iki dakika ya oldu ya olmadı." (Peyami Safa)
- "Sonra tahsisat yoktur, gelecek sene bütçesine para konulacak diye lakırtı çıkardılar." (Memduh Şevket Esendal)
- "Bir gün sinirli olur da ters bir lakırtı ederse ben susarım." (Memduh Şevket Esendal)
- "Birbirine lakırtı yetiştirmeye, cevap bulmaya çalışıyorlar ." (Memduh Şevket Esendal)
-
Boş söz, dedikodu, laf
- "Lakırtıdır o, aldırma!"
-
[isim]
Söz, laf
- FIŞIRTI
-
-
[isim]
Fışırdama sesi
-
[isim]
Fışırdama sesi
- ŞAŞIRTI
- ...
- ABARTIK
-
-
[sıfat]
Abartılmış
- "Bu sözler, günümüz için eskimiş ve abartık edalı olabilir." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Abartılmış
- FISIRTI
-
-
[isim]
Fısıltı
-
[isim]
Fısıltı
- HIŞIRTI
-
-
[isim]
İnce cisimler hışırdarken çıkan ses, hışırdama sesi
- "Sade dalgaların sesini veya yaprakların hışırtısını duyayım." (Haldun Taner)
-
[isim]
İnce cisimler hışırdarken çıkan ses, hışırdama sesi
- TIPIRTI
-
-
[isim]
Tıpırdayan şeyin çıkardığı ses, tıpırdama sesi
- "Ürkek ayak tıpırtıları kesilip hepsi de çıktıktan sonra Küçük Ağa belli belirsiz 'of' çekerek doğruldu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Tıpırdayan şeyin çıkardığı ses, tıpırdama sesi
- AYARTIŞ
-
-
[isim]
Ayartma işi veya biçimi
-
[isim]
Ayartma işi veya biçimi
- FIRTINA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr
- "Fırtına gibi geldi gitti."
- "Fırtına kopmadan epey önce köpek balıkları açık denizlere kaçarlar." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Bu rüzgârın denizde veya kum çöllerinde yarattığı dalgalanma
- "Dalgadan kimsenin eli tahlisiyeye değmeden bereket fırtına dindi." (Burhan Felek)
- "Fırtına gibi adam."
-
Güç atlatılan kötü durum
- "Fırtınanın yaklaştığını anladığı hâlde anlamamış görünüyor, şarkısını mırıldanıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Karşıt düşünce veya durumların yarattığı karışıklık, sıkıntı
- "Kâmuran'ın ağlamasının kalbimde uyandırdığı fırtınaya kendim de şaşıyorum." (Halide Edip Adıvar)
-
Saatteki hızı 70 mil olan rüzgâr
-
[isim]
Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr
- TAPIRTI
-
-
[isim]
Yürürken çıkan ayak sesini andırır ses
- "Arkalarında at ayakları tapırtıları duydular." (Yahya Kemal)
-
[isim]
Yürürken çıkan ayak sesini andırır ses
- MORARTI
-
-
[isim]
Morluk
-
[isim]
Morluk
- ÇATIRTI
-
-
[isim]
Çatırdama sesi
- "Az sonra tutuşan çalıların çatırtısı sağanak sesini bastırmıştı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Çatırdama sesi
- ŞIKIRTI
-
-
[isim]
Şıkırdama sonucu çıkan ses
- "Birden denizin oradan, öteden, su şıkırtısına benzer bir ses çalınıyor kulağına." (Zeyyat Selimoğlu)
-
[isim]
Şıkırdama sonucu çıkan ses
- TARTILI
-
-
[sıfat]
Tartılmış
-
Ölçülü, dengeli
- "Tartılı bir davranış. Tartılı bir söz."
-
[sıfat]
Tartılmış
- KIPIRTI
-
-
[isim]
Hafif ve sürekli kımıldanma, kımıltı
-
[isim]
Hafif ve sürekli kımıldanma, kımıltı
- KITIRTI
-
-
[isim]
Kıtırdama sesi
-
[isim]
Kıtırdama sesi
- ÇIKARTI
-
-
[isim]
Boşaltım ile vücuttan dışarı çıkan madde, ıtrah maddesi
-
[isim]
Boşaltım ile vücuttan dışarı çıkan madde, ıtrah maddesi
- BAĞIRTI
-
-
[isim]
Bağırma sesi
-
[isim]
Bağırma sesi
- SARARTI
-
-
[isim]
Sarı olma durumu
- "... bir ütü sarartısına benzer bir sarılıkta, gri renkteydi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Sarı olma durumu
- ŞAPIRTI
-
-
[isim]
Öperken veya yemek yerken çıkan ses, şapırdama sesi
- "Bir müddet yalnız dudakların şapırtısı işitildi." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Öperken veya yemek yerken çıkan ses, şapırdama sesi