İçinde rp olan 7 harfli 27 kelime var. İçerisinde RP bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rp olan kelimeler listesine ya da Sonu rp ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜRPRİZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Beklenmeyen ve insanı şaşırtarak sevindiren veya üzen olay, beklenmedik durum
- "Kocam bugün gazeteci arkadaşlarına bir sürpriz parti vermek istiyor." (Burhan Felek)
-
[isim]
Beklenmeyen ve insanı şaşırtarak sevindiren veya üzen olay, beklenmedik durum
- ÇARPILI
-
-
[sıfat]
Çarpı işareti konmuş
-
[isim]
Bir tür olta iğnesi
-
[sıfat]
Çarpı işareti konmuş
- HIRPANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Perişan kılıklı, derbeder
- "Yanımıza elleri saygı ile göbeğinin altına bağlı, hırpani bir delikanlı yanaştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Perişan kılıklı, derbeder
- ÇARPMAK
-
-
Hızla değmek, vurmak
- "Ahmet şaşkınlığından bir kestane yığınına çarptı, canı acıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Etkisiyle birdenbire hasta etmek
- "Güneş çarpmak. Kömür çarpmak."
-
[-i]
Varlığına inanılan bir gücün öfkesine uğramak
- "Yeşildirek'te yatan evliya hepinizi çarpar." (Kemal Tahir)
-
[-i]
El çabukluğu ile çalmak, dolandırarak elde etmek
- "Köprüden denizi seyredenlerin cüzdanını hep çarparlar." (Burhan Felek)
-
[-i]
Kurnazlıkla, zorla ele geçirmek
- "İhtiyarın üç aylıkları aldığı günler çıkagelir, allem edip kallem edip zavallının yarı maaşını çarpar kaçar." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Kalp, hızlı hızlı vurmak
-
[-i]
Biri çarpılan, öbürü çarpan denilen iki sayı verildiğinde çarpanı çarpılandaki birim kadar çoğaltarak çarpım adı verilen bir üçüncü sayıyı elde etmek, darp etmek
-
[-i]
Çekiciliğiyle etkilemek, şaşırtmak
- "Güzel halk türkülerinde beni çarpan şey bunların hepsinin arkasında bir vaka, bir macera, nihayet bir insan bulunmasıdır." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Hızla değmek, vurmak
- USTURPA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
İnce bir halatın ucuna bir kurşun parçası bağlanarak yapılan bir çeşit kırbaç
- "Hele Üsküdar gibi bıçkını fazla semtlerde on çocuktan üç dördünde bir bıçak, bir sustalı, bir usturpa hatta bir saldırma bulunurdu." (Burhan Felek)
-
[isim]
İnce bir halatın ucuna bir kurşun parçası bağlanarak yapılan bir çeşit kırbaç
- SARPLIK
-
-
[isim]
Sarp olma durumu
-
[isim]
Sarp olma durumu
- ARPAÇAY
- ...
- ÜRPERTİ
-
-
[isim]
Ürperme duygusu veya durumu
- "İncir ağacının altında her zamanki isimsiz ürpertiyle titriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Ürperme duygusu veya durumu
- SIRPLIK
- ...
- ARPAMSI
-
-
[sıfat]
Arpayı andıran, arpaya benzeyen, arpa gibi
-
[sıfat]
Arpayı andıran, arpaya benzeyen, arpa gibi
- PIRPIRI
-
-
[isim]
Yeniçeri salma erlerinin giydikleri kırmızı çuhadan yapılmış cübbe, pirpiri
-
Bir tür Bizans altını
-
[sıfat]
Uçarı, hovarda
-
[isim]
Yeniçeri salma erlerinin giydikleri kırmızı çuhadan yapılmış cübbe, pirpiri
- ÇARPICI
-
-
[sıfat]
Etkili
-
[zarf]
Etkili bir biçimde
- "Ne kadar küçük olursa olsun, bu ona pek çarpıcı ve aydınlatıcı geliyordu." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Etkili
- KIRPMAK
-
-
[-i]
Parçalara ayırmak, kesmek, kırkmak
-
Göz kapaklarını açıp kapamak, kıpmak
- "Az lakırtı söyler, sık ve siyah kaşlarının altında asla kırpmadığı iri, parlak, sabit ve siyah gözlerini hep önüne dikerdi." (Ömer Seyfettin)
-
[-den]
Kesinti yapmak, tutumlu davranmak
- "Her hafta bu dergileri alabilmek için küçücük gündeliğimden bir parçasını, öğle yemeklerinden kırparak biriktiririm." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[-i]
Parçalara ayırmak, kesmek, kırkmak
- TÖRPÜLÜ
-
-
[sıfat]
Törpülenmiş
-
[sıfat]
Törpülenmiş
- ARPALIK
-
-
[isim]
Arpa ekilen yer, arpa tarlası
- "Hüseyin'i köyün kenarında, arpalık hendeğinin içinde öldürülmüş buldular." (Memduh Şevket Esendal)
-
Arpa konulan yer
-
Hayvanın dişinde bulunan ve hayvan yaşlandıkça silindiği için yaşını belli eden bir nişan
-
Karşılıksız yarar sağlanılan yer veya kimse, yemlik
-
Başmaklık
-
Müftü, kazasker vb. din görevlilerine aylık yerine verilen giyecek, yiyecek vb. şeyler veya para
-
[isim]
Arpa ekilen yer, arpa tarlası
- PİRPİRİ
-
-
[isim]
Pırpırı
-
[isim]
Pırpırı
- ÇIRPMAK
-
-
[-i]
Halı, kilim vb. şeyleri hızla ve kesik kesik silkelemek
-
[nsz]
Kanatları hızla ve kesik kesik hareket ettirmek
- "Kanat çırparken birden durulur, suya konarlar." (Haldun Taner)
-
İki şeyi birbirine çarpmak
- "Ali Bey ellerini çırptı: -Elif Hanım, hepimize kahve, diye seslendi." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir şeyin ucundan bir parça kesmek
- "Ağacın dallarını çırpmak."
-
Sulu yiyecekleri hızla ve sürekli olarak çatal, kaşık vb. ile karıştırmak
-
Çalmak, hırsızlık etmek
-
Güreşte rakibinin kollarını beli hizasında sımsıkı kavrayarak minderde kendi üzerinden sağa ve sola sırtüstü savurmak
-
[-i]
Halı, kilim vb. şeyleri hızla ve kesik kesik silkelemek
- TIRPANA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Öz kedi balığıgillerden, yan kanatları vücuduna yapışık, uzun kuyruklu, iri bir balık, rina (Raja batis)
-
[isim]
Öz kedi balığıgillerden, yan kanatları vücuduna yapışık, uzun kuyruklu, iri bir balık, rina (Raja batis)
- ARPAĞAN
-
-
[isim]
Yabani arpa
-
[isim]
Yabani arpa
- TORPİDO
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Otomobillerde, içinde sürücü için gerekli şeylerin bulunduğu kapaklı küçük bölme, torpido gözü
-
Torpido bot
- "Torpido ile hücum edip de Frenk zırhlısını batıranlar içinde Ahmet de vardı." (Aka Gündüz)
-
Torpil
-
[isim]
Otomobillerde, içinde sürücü için gerekli şeylerin bulunduğu kapaklı küçük bölme, torpido gözü