İçinde rme olan 8 harfli 166 kelime var. İçerisinde RME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rme olan kelimeler listesine ya da Sonu rme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E M R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ER, ME, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BİNDİRME
-
-
[isim]
Bindirmek işi
-
Birbiri üzerine gelerek eklenen levha, kiremit, ahşap parçalarının durumu
-
Çıkarma harekâtına katılacak birliklerin, çıkarma yerine gitmek için kendilerine ayrılan deniz araçlarına binmeleri
-
[isim]
Bindirmek işi
- YETİRMEK
-
-
[-i]
Bitirmek, tamamlamak
-
Besleyip büyütmek, yetiştirmek
-
Yetiştirmek, idare etmek
- "Parayı yetirmek."
-
[-i]
Bitirmek, tamamlamak
- ALIVERME
-
-
[isim]
Alıvermek işi
-
[isim]
Alıvermek işi
- GİRMELİK
-
-
[isim]
Giriş ücreti
-
[isim]
Giriş ücreti
- BEZDİRME
-
-
[isim]
Bezdirmek işi
- "Naim'in bir an önce edebiyata dönmesi için onu, kazıklar atarak bezdirmeye çalışırlar." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Bezdirmek işi
- FERMEJÜP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çıtçıt
-
[isim]
Çıtçıt
- İNFORMEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Biçimsel olmayan
-
Resmî olmayan
-
[sıfat]
Biçimsel olmayan
- ÖTTÜRMEK
-
-
[-i]
Ötmesini sağlamak veya ses çıkarttırmak
- "Uyuma be Şahin Ağa, öttür şu zurnayı!" (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Ötmesini sağlamak veya ses çıkarttırmak
- HÖYKÜRME
-
-
[isim]
Tarikattaki kimselerin dua ederken kendilerinden geçerek hep bir ağızdan yüksek sesle bağrışmaları
-
[isim]
Tarikattaki kimselerin dua ederken kendilerinden geçerek hep bir ağızdan yüksek sesle bağrışmaları
- SÖNDÜRME
-
-
[isim]
Söndürmek işi
-
[isim]
Söndürmek işi
- ÖPTÜRMEK
-
-
[-i]
Öpme işini yaptırmak veya öpmesine izin vermek
- "Onu karga tulumba edince yanıma getirdiler ve zorla ona elimi öptürdüler." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Öpme işini yaptırmak veya öpmesine izin vermek
- ÇÖĞDÜRME
-
-
[isim]
Çöğdürmek işi
-
[isim]
Çöğdürmek işi
- GÖSTERME
-
-
[isim]
Göstermek işi
-
Teşhir, sergileme
-
[isim]
Göstermek işi
- YÜZDÜRME
-
-
[isim]
Yüzdürmek işi
-
[isim]
Yüzdürmek işi
- ÇÖZDÜRME
-
-
[isim]
Çözdürmek işi
-
[isim]
Çözdürmek işi
- PİŞİRMEK
-
-
[-i]
Bir besin maddesini gerektiği kadar ısıda tutarak yenebilecek bir duruma getirmek
- "Kahvesini de pekâlâ kendi pişirebilecekken eşinin önüne getirmesini bekler." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Isı etkisiyle belirli bir kullanıma elverişli duruma getirmek
- "Tuğla pişirmek. Çömlek pişirmek."
-
Çalışarak öğrenmek
-
Olgunlaştırmak
- "Feleğin nice cevir ve mihneti, nice aldanışlar, nice hayal ve ümit kırılışları beni pişirmeye kâfi gelmedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bunaltacak kadar ısıtmak, yakmak
- "Bu ceket beni pişirdi."
-
[-i]
Bir besin maddesini gerektiği kadar ısıda tutarak yenebilecek bir duruma getirmek
- BİTİRMEK
-
-
[-i]
Bitmesini sağlamak, sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak
- "Bu işi sonuna kadar bitirmek lazım." (Peyami Safa)
-
Güçsüz düşürmek, bitkin duruma getirmek, yormak
- "Onu en çok bitiren Filistin, Irak cepheleri oldu." (Aka Gündüz)
-
Onulmaz duruma getirmek, mahvetmek
- "Yetişir koştuğum aşkın peşi sıra / Bitirdi beni bu içki, bu kumar." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[-i]
Bitmesini sağlamak, sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak
- EMDİRMEK
-
-
[-i]
Emmesini sağlamak
-
[-i]
Emmesini sağlamak
- GÖRMEMİŞ
-
-
[sıfat]
Birdenbire ulaştığı iyi duruma uymayan, görgüsüzce davranan
-
[sıfat]
Birdenbire ulaştığı iyi duruma uymayan, görgüsüzce davranan
- ÇEVİRMEN
-
-
[isim]
Bir yazıyı veya konuşmayı bir dilden başka bir dile çeviren kimse, çevirici, dilmaç, tercüman, mütercim
- "Çevirmen güncel çalışmaları nedeniyle bu romandan sık sık uzaklaşmak durumunda kalıyordu." (Selim İleri)
-
[isim]
Bir yazıyı veya konuşmayı bir dilden başka bir dile çeviren kimse, çevirici, dilmaç, tercüman, mütercim